21 Nisan 2010 Çarşamba

Livaneli tarafından yazılıp Tiyatro Kare'nin Kültür Bakanlığı çanağı yalayarak sahneleyeceği Leyla'nın Evi'nde dramaturg olan Ö. Kurhan yazı yazmış(!)

Riya Sanatı


LİNÇÇİ (İngilizce: LYNCHER) Ömer Faruk Kurhan
21 Nisan 2010


Nedim Saban, Birgün’de yayınlanan ve LİNÇÇİ (İngilizce: LYNCHER) MİMESİS sitesine de taşınan Ahmet Türk’ün Yumruk Yemesini İstemiyor musunuz? adlı yazısında, sanat alanında muhalefetin demokrasi özürlü olma tehlikesi yaşadığını şu sözlerle ifade etti:

“Savaş istemiyoruz, barış istiyoruz, demokrasi istiyoruz, özgür düşünce, ifade özgürlüğü istiyoruz demek iyi hoş ama bunları kendiniz için değil, başkaları için de istemek, paylaşmayı bilmek lazım!”

Nedim Saban basit bir karşılaştırma yaptı. Afyon (Hatay) Dörtyol kaymakamlığının (Kaymakamlığı'nın) “Miğfer” adlı çocuk oyunun (oyununun) yasaklanması karşısında meydana gelen ve şaşırtıcı bulduğu örgütsel reflekslerin hız ve çeşitliliğine dikkat çekti. Gerçekten de, “Miğfer”in yasaklanması karşısında, beş tiyatro örgütünün (LİNÇÇİ -İngilizce: LYNCHER- TTB, LİNÇÇİ -İngilizce: LYNCHER- OYÇED, ASSITEJ, LİNÇÇİ -İngilizce: LYNCHER- TOBAV ve ÇDD) açıklama yaptığını gördük. Kaymakamlık geri adım atmasa, başka örgütlerin (örgütler) de açıklama yapacaktı, hatta mesele belki de uluslararası platformlara taşacaktı diyebiliriz. Oyunun devlet tiyatroları (Devlet Tiyatroları) repertuarında yer alıyor olmasının kaymakamlığı zor durumda bıraktığını da eklemek lazım.

Buna karşılık, Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Batman Bahar Kültür Merkezi’nde faaliyetlerini sürdüren 13 müzisyen ve tiyatrocuya beş yıl sanat yapmama yasağı konulması örgütsel reflekslerin kaybedildiği bir duyum haline geldi. En fazla, duyumun kaynağı olan haberler kopyalanıp oraya buraya yapıştırıldı. Ne de olsa FACEBOOK kültürü muhalif duruşumuzu fazlasıyla etkiler hale gelmiş durumda. Kopyala, yapıştr; ne gereği var beyinsel aktiviteye zaman ayırıp olayı anlayıp yorumlamaya çalışmanın.

Sonuç: Mağduriyetlere (Mağduriyetleri) adil bir şekilde sahiplenme yok. Bir adım daha atarak sanat alanındaki muhalefetin Kürt meselesi karşısında etkili olamadığını ve oto sansürü çoktandır alışkanlık haline getirdiğini tespit etmek gerekiyor. Bu bir tez konusu ve bildiğim kadarıyla, hemüz (henüz) kimse bu konuya el atmış değil. Nazım (Nâzım) Hikmet ve Can Yücel dahi paylarını aldılar bu doğallaştırlan sansürden.

Zaman zaman önemli çıkışlar yapan Barış İçin Sanat Girişimi bu duruma aykırılık oluştursa bile, başbakanla (Başbakan'la) barış için kahvaltı masasına oturulmaz diyen, hatta işçi sınıfı adına karşı kahvaltılar tertip eden sol muhalif “aydın” görünümler, eşyanın tabiatı gereği Kürt coğrafyasındaki sanatsal hal ve gidişatı teğet geçiyor. Asırlık komünist yazar Vedat Türkali’nin uyarıları da bu demagojinin, insana ve hayata bu denli uzaklaşmanın / yabancılaşmanın önüne geçemiyor.

Bahar aylarını yaşıyoruz. Tiyatromuz için bunun anlamı yaygın bahar şenlikleri; yani cıvıl cıvıl olmamız lazım. Fakat ülkemizin olağanüstü bir bölümü için bahar aylarının anlamı şiddet döngüsünün kat be kat artacağı ve ölümün hayata bir kez daha üstünlük kuracağı. “Sanata, Tiyatroya Dokunma!” demeye çalışıyoruz. Fakat adresini açıkça gösterip “Savaşa Hayır! Barışa Evet!” diyemediğimizde, komik duruma düşüyoruz. 13 Kürt sanatçısına 5 yıl sanat yapma yasağı konulması, bu ülkede Kürt meselesi olduğunu, savaşın devam ettiğini, bunları teğet geçen sanatın ancak riya sanatı olabileceğini gösteriyor.

(Kaynak: LİNÇÇİ Ömer F. Kurhan TİYATRO YAZILARI)


***


Oyun'un notu: Yukarıdaki yazı(!)da bulunan LİNÇÇİ adların önlerine, analarının ak sütü gibi helal olan LİNÇÇİ sıfatlarını biz ekleyip, bu adların üzerlerini kırmızı renkle biz belirginleştirdik. Ayrıca, yazı(!)daki bariz yazım yanlışlarını kırmızı renkle belirtip, doğrularını yeşil harflerle biz yazdık!

Ayrıca bakınız:

LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından ve bu kampanyanın "1 No'lu sanığı" 3. Abdülhamid Ertuğrul Timur düzenlediği ankette bile öznesiz tümce kullanıyor!

LİNÇÇİ Ertuğrul Timur'un (nam-ı diğer 3. Abdülhamid) anketör olduğunu kimseye söylemeyin. O, kendini bir Internet sitesinde tiyatro yayıncısı sanıyor!

Boğaziçi Üniversitesi "militanı" ve LİNÇÇİye Örenkaya suçlaması: "Ömer Faruk Kurhan'ın bu yazısı daha en baştan yalan ve dezenformasyon içermektedir."

Umarız LİNÇÇİLERİN yeni bir oyunuyla karşı karşıya kalmayız yada A. Sultan Örenkaya olduğunu iddia eden birinden gelen e-posta...

Doğal tiyatral gündemleri yapay gündemler oluşturarak hiçimsemeye çalışan LİNÇÇİ Kurhan, nerede antifaşist bir durum oluşursa, orayı karalamak istiyor

"Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat İçin Vakıf'ın (TAKSAV) 12 Mart Faşizmi Kültür Bakanı Talât Sait Halman’a verdiği 'Emek Ödülü' haber linkleri"

TAKSAV'ın, 12 Mart Faşizmi Kültür Bakanı Halman'a "Emek Ödülü" vermesine karşı çıktığımızda bize teşekkür etme inceliğini gösteren E. Timur'un haberi!

TAKSAV'ın 12 Mart Faşizmi Kültür Bakanı Halman'a "Emek Ödülü" vermesine ilk karşı çıkan sosyalist sanatçı Hilmi Bulunmaz'la birlikte tepkiler büyüyor!

Sosyalist sanatçı Hilmi Bulunmaz yargılanıyor!

Hüseyin Hilmi Bulunmaz yargıç karşısına çıktı!

MÜTTEFİKLERİ AHMET ERTUĞRUL TİMUR (NAM-I DİĞER 3. ABDÜLHAMİD) VE YALAN MAKİNESİ MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI İLE KÖPRÜLERİ ATAN Ö. F. KURHAN'IN ÇÖP KUTUSU

LİNÇ KAMPANYASI ANA SPONSORLARINDAN AHMET ERTUĞRUL TİMUR (NAM-I DİĞER 3. ABDÜLHAMİD) İLE İTTİFAKINA SON VEREN LİNÇÇİ ÖMER FARUK KURHAN'IN ÇÖP KUTUSU!

LİNÇÇİ Ömer Faruk Kurhan, LİNÇÇİ olmayan Nedim Saban'a dramaturgluk yapıyor!

LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından, sansürcü, iftiracı yayıncı Ahmet Ertuğrul Timur'la (nam-ı diğer 3. Abdülhamid) en son haberleşmemizin anatomisi!

LİNÇÇİ Ertuğrul Timur, öznesiz tümce kuruyor!

Yalan makinesi ve küfürbaz Mustafa Demirkanlı'nın sözde küfre karşı kampanyasına alet olanların imzaladıkları metni ve alet olanları teşhir ediyoruz!

Linç imzacıları listesi