10 Şubat 2011 Perşembe

Sosyalist sanatçı Hilmi Bulunmaz'ın kurup yönettiği Bulunmaz Tiyatro, AKP karşısında geri adım atan Müjdat Gezen'e verdiği desteği derhal geri çekti!

Şu sıralar, noter onaylı ihtarnameler, savcılığa yapılan suç duyuruları, savcıların derhal kamu davası açmaları, yargıçların "işlerini yapmaları"... nedeniyle, hayatı anlatan kitapları okumaktan uzaklaşmaya başlıyorum.

Şu sıralar, yargılamalarla uğraşmamın yoğunluğu nedeniyle, hayatı anlatan kitapları yakından inceleyemesem de, hiç olmazsa, başta Internet ortamındaki tiyatro evreninde dönen dolaplar olmak üzere, tiyatro yayınlarını izlemeye çalışıyorum.

Şu sıralar, bir yandan tiyatral dolapları izlerken, bir yandan da, Lev Tolstoy'un kaleme almış olduğu "Sanat Nedir?" adlı kitabı kaçıncı kez okuduğumu anımsamakta zorlanıyorum.

Şu sıralar, Kemalistlerin pembe renkleriyle, dinci esnafın yeşil renklerinin birbirine karışarak, alacalı bulacalı bir hâl aldığı günümüzde, "karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar" mantığıyla hareket eden onca insan varken, Kemalist Müjdat Gezen'in "kıvırma payına" pek şaşırmış değilim.

Şu sıralar, "Oyuncuların çoğu yavşaktır genellikle..." sözünü kullandıktan sonra, gelen yapay eleştiriler sonucu "çevir kazı yanmasın" mantığıyla hayatını örgütleyen Nihat Haluk Bilginer'in yüzüne "yavşaksın" sözünü haykırdığım için, noter onaylı ihtarname alıp, savcılığa yapılan suç duyurusu sonucu derhal yargılanmaya başlanmam, hattâ duruşmaya çağrılmadan dosya üzerinde mahkûm edilmem, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşamanın ne kadar zor olduğunu kanıtlıyor.

Şu sıralar, tiyatro dünyasındaki hemen herkesin, "karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar" sloganının kulpuna tutunduğu bir süreçte, ben, ne noterleri, ne savcıları, ne de yargıçları kutsallaştırıyorum.

Şu sıralar, benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin verdiği vergilerle beslenen Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bu bakanlığa bağlı kurumlara, bu kurumların LİNÇÇİ tiyatro yayınlarına reklâm adı altında avuç dolusu para (avanta, diş kirası, sadaka, sus payı) verdikleri için eleştiriler getirmem nedeniyle, 1100 alçak tarafından LİNÇ edilmek isteniyorum.

Şu sıralar, 400 yıldır dünya tiyatro sahnelerini kirleten tiyatro sahtekârı William Shakespeare'in sahte dünyasını kitlelere şırınga etmekten başka hiçbir işe yaramayan LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ (LKÖ) BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ HİZBİ (BÜH) yayın organı LİNÇÇİ Mimesis'i yakın izleme planına dahil ettiğim için, bu LİNÇÇİ sitedeki haberleri okurlarımıza sunuyorum. Aşağıdaki haberi de LİNÇÇİ Mimesis'ten alarak olduğu gibi yayınladım! (HB)


***


"Aptal Değil, Saf, Cahil"


AK Parti seçmenine ‘Aptal’ imasında bulunan tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, tepki çeken sözlerini, ‘aptal değil de saf vatandaşlarımız’ diye düzeltti. Gezen, son iki seçime göre AK Parti’nin oylarını açıkladı. Aptal mıyız diye sordu…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun destekçileri tarafından kurulan Facebook’daki gruba özel videolu açıklama yapan Müjdat Gezen, Arena programında kullandığı tepki çeken sözlerini değerlendirdi.

Anketlerin konuşulduğu Arena’da, Aziz Nesin’in yıllar önce söylediği “Türkiye’nin yüzde 60′ı aptaldır” sözünü hatırlatarak “Bir ankette AKP yüzde elli çıkmış. Aslında Aziz Nesin kriterine göre yüzde 60 çıkması lazım” diyen tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, son açıklamasında, “Benim fikrim aptal yok, kandırılmış saf vatandaşlarımız var. Onların kendi yaptırdıkları ankette de biraz daha az okumuş, daha saf ve daha geri bırakılmış, çocuklar, insanlar olduğu o ankette çıktı zaten.” diyerek yeni bir tartışmayı farklı bir boyuta taşıdı.

Gezen, 2007 seçimlerinde sandıktan yüzde 47′yle çıktığı için “her iki kişiden birinin oyunu aldı” yorumu yapılan AK Parti’nin, 70 milyonda 15 milyonun oyunu aldığını belirterek, “Türkiye’nin nüfusu 72 milyon 561 bin 312, AKP’ye oy verenlerin sayısı, 15 milyon 679 bin 71. Sayı mı saymasını bilmiyoruz, aptal mıyız? Bizi aptal yerine mi koyuyorsunuz. Hani sokaktaki iki kişiden biri AKP’liydi. 15 milyon oyunuz var. Türkiye’nin nüfusu 30 milyon mu? Kimi uyutuyorsunuz…” dedi.

“Uğur Dündar Arena’da yaptığımız sohbette, ben Aziz Nesin’in fikrini söyledim ama hala kimse benim fikrimin ne olduğunu sormadı. Benim fikrim aptal yok, kandırılmış saf vatandaşlarımız var. Onların kendi yaptırdıkları ankette de biraz daha az okumuş, daha saf ve daha geri bırakılmış, çocuklar, insanlar olduğu o ankette çıktı zaten. Ama benim fikrimiz sormadı zaten. Aptal diye nitelendirmek yerine saf ve temiz kalpliler oranı inşallah onların dediği gibi çıkmayacak. Daha düşük çıkacak. Yani ne onların anketindeki yüzde 50 gibi abartılmış ne de Aziz Abi’nin dediği gibi yüzde 60 abartılmış olmayacak. Çok düşük çıkacak inşallah. Burada rakamlar var şimdi: 2007 Genel Seçimleri’nde Türkiye’nin nüfusu 70 milyon 586 bin 256, AKP’ye oy kullananlar sayısı 16 milyon kişi. 42 milyonun 16 milyonu. Hani sokaktaki 2 kişiden biri AKP’liydi. 2009 yerel seçimleri: Türkiye’nin nüfusu 72 milyon 561 bin 312, AKP’ye oy verenlerin sayısı, 15 milyon 679 bin 71. Sayı mı saymasını bilmiyoruz, aptal mıyız? Bizi aptal yerine mi koyuyorsunuz. Hani sokaktaki iki kişiden biri AKP’liydi. 15 milyon oyunuz var. Türkiye’nin nüfusu 30 milyon mu? Kimi uyutuyorsunuz…”

Akşam

(Kaynak: Mimesis)


***


Ayrıca tıklayınız: Bulunmaz Tiyatro, Müjdat Gezen Tiyatrosu'nun yanında!


***


İçerisinde "Müjdat Gezen" adı geçen sitemizdeki bazı sayfalara bakınız:

Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için işbirliği içerisinde olan sözde karşıt güçler, yapay gündem oluşturarak ayakta durabiliyorlar!

Bir LİNÇÇİ tiyatronun patronu, bir başka LİNÇÇİ tiyatronun patronunu eleştirir gibi yaparak piyasasını artırmaya çalışan meta rolüyle sahneye çıkıyor!


"Oyuncuların çoğu yavşaktır" diyen Haluk Bilginer (yaptırıma uğramazken), kendisine YAVŞAK deme cesareti gösteren Hilmi Bulunmaz'a İHTARNAME gönderdi!


Tuncer Cüceoğlu adlı yeni bir tiyatro oyun yazarı mı yetişiyor; yoksa, Çorumlu yazar Tuncer Cücenoğlu'nun bir harfini kargalarla martılar mı yemiş?...


Müjdat Gezen'e göre "CÜCEOĞLU" olan Çorumlu yazar Tuncer Cücenoğlu'nun soyadı, LİNÇÇİ tiyatronline.com'a göre "Cüceloğlu" olarak yazılması gerekiyor!


Antalyalı ev kadınları, Müjdat Gezen Tiyatrosu'nda sahneleyecekleri "BİR EVET İKİ HAYIR ARASI HAYAT-gerçek yaşamdan sahneye" için sizi de bekliyorlar!


12 Eylül Faşizmi tarafından namlunun ucuna takılan süngünün gölgesinde faşist anayasayı kabul ettirdiği halkı aptal diye nitelemeyi doğru bulmuyoruz!