30 Temmuz 2010 Cuma

ÇOK ACAYİP BİR "GECEKONDU": Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü İstanbul Devlet Tiyatrosu reklâm panosu!

Türkiye Cumhuriyet'i sınırları içindeki tiyatral etkinliklerin tamamına yakını, devletin sıcak kollarına teslim edilmiş durumda. Bu da, son derecede doğal bir durum...

Çünkü...

Türkiye Cumhuriyeti, "devlet eliyle burjuva yetiştirme" politikasıyla kuruldu. "Burjuva yetiştirme çiftliği" olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti, ister istemez, burjuva kültürünü de kendisi hazırlamak zorundaydı. Halkın ivmelendirmesiyle, halktan gelen isteklerle değil, Kemalist ideolojinin "sınıfsız toplum" dayatmasıyla, kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için çeşitli tiyatro kurumları kuruldu.

Bunlardan biri de, Devlet Tiyatroları...

Kurulduğu günden bu yana, "Alman tınılı, bakır sesli memurların" egemenliğinde varlığını sürdüren Devlet Tiyatroları, okul bahçelerine kondurulmuş Atatürk büstlerini andıran bakışlı aktörlerle sahneleri işgal ederken, emekçilerin iktidarına giden yolda bir barikat gibi duruyor!

İnsan sıcağı imgesiyle değil, beton soğukluğuyla hareket eden gri renkli ve soğuk meze tabağı kılıklı Devlet Tiyatroları (kendilerini "tiyatro dergisi sahibi" olarak etiketleyen dilenci kılıklı adamlar sayesinde), kendini "bir şey" sanıyor.

Oysa...

Başta LİNÇÇİ Mustafa Şükrü Demirkanlı, LİNÇÇİ T. Murat Demirbaş, LİNÇÇİ Prof. Dr. Hasan Anamur olmak üzere, tiyatro dergisi sahibi ve/ya yöneticisi kaportalı, "insan çakması" kişiler, Devlet Tiyatroları'nı gaza getirmeseler, ikide bir AKP'li Ertuğrul Günay ve Günay'ın emrinde çalışan Lemi Bilgin'le röportaj adı altında "yağ satarım bal satarım, ustam ölmüş ben satarım" şarkısı söylemeseler, Devlet Tiyatroları asla hiçbir varlık gösteremez. Zâten hiçbir zaman için halkın çıkarları için değil, fraklı ve/ya arabesk politik görüşlüler için varlığını sürdüren Devlet Tiyatroları, bu yılışık ve LİNÇÇİ tiyatro dergisi sahibi zavallılar olmasa, bir saniye bile varlığını sürdüremez!

Evet...

Yukarıda fotoğrafını gördüğünüz ve herkesin, her an görebileceği bir konum ve durumda olmasına karşın, Hilmi Bulunmaz'ın ortaya çıkarıp tiyatro kamuoyunun gündemine soktuğu İstanbul Devlet Tiyatrosu reklâm panosu, Devlet Tiyatroları'na ait oyunların afişleriyle donatılacağına, çoğunlukla kapitalist şirketlerin çıkarları için "yayınını sürdürüyor"...

İstanbul Devlet Tiyatrosu'na ait reklâm panoları konusunda, Devlet Tiyatroları'ndan reklâm alabilme ihtimalini yitirmemek için, hiçbir tiyatro dergisi, kılını bile kıpırdatabilme cesareti gösteremiyorlar. Hele bir göstermeye yeltensinler, hemencecik reklamları kesiliverir!

Emekçilerin dünyasını değil, kapitalistlerin dünyasını yansıtan, yansılayan Devlet Tiyatroları, doğası gereği, tiyatro dergilerini beslemek zorunda.

Çünkü...

Bu tiyatro dergileri sayesinde kendini makyaj odasına tutsak eden Devlet Tiyatroları, kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için, başta Mustafa Şükrü Demirkanlı gibi bir LİNÇ KAMPANYASI ana sponsoru olmak üzere, tüm tiyatro dergisi sahiplerini sürekli olarak reklâmla besleyip, onlara sponsor oluyor.

Özetle...

LİNÇÇİ Mustafa Şükrü Demirkanlı ve diğer LİNÇÇİ dergiciler, LİNÇ KAMPANYASI düzenlediği için (daha önceden de aldığı gibi) Lemi Bilgin'den reklâm alıyor. Lemi Bilgin, benim, halkımın ve tüyü bitmemiş yetimin ödediği vergileri, çar çur ederek, bana, halkıma ve tüyü bitmemiş yetime asla hiçbir şey sormadan, bizden hiçbir zaman izin almadan, LİNÇÇİ Mustafa Şükrü Demirkanlı ve benzerlerine reklâm adı altında sadaka veriyor.

LİNÇÇİ Demirkanlı ve diğer tiyatro dergisi yöneticileri, aldıkları sadaka nedeniyle, İstanbul Devlet Tiyatrosu reklâm panosu faciasına asla ses çıkarmıyorlar, çıkaramıyorlar, çı-ka-ra-ma-ya-cak-lar!

Çünkü...

Tiyatro dergisi patronlarının mide değerlerinden başka düşünecekleri hiçbir değerleri yok! Asla yok!! Kesinlikle yok!!! (HB)


***


Ayrıca bakınız:

Tam bağımsız tiyatro yapabilmek için Kültür Bakanlığı çanağı yalamamak, resmî tiyatro dergisi olmamak için Devlet Tiyatroları reklâmı almamak gerekir!

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü İstanbul Devlet Tiyatrosu reklâm panosunu büyük şirketler kullanıyor

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü İstanbul Devlet Tiyatrosu, reklâm panolarına sahip çıkabilecek mi?!!

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü İstanbul Devlet Tiyatrosu reklâm panosunda VOYAGE OTELLERİ gölgesi!

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları İstanbul Devlet Tiyatrosu Sultanahmet reklam panosunda bugünkü program! (03.03.2010)

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları İstanbul Devlet Tiyatrosu Sultanahmet reklam panosunda bugünkü program! (05.03.2010)

Devlet Tiyatroları duyuru ve tanıtım panolarının reklam şirketlerine pazarlanmasına onay veren DT Genel Müdürü Lemi Bilgin'e Sanat Kurumu'ndan "Hizmet Ödülü"

Emrindeki İstanbul Devlet Tiyatrosu reklam panolarını özel şirketlerin işgal etmesine aldırmayan Lemi Bilgin, Sanat Kurumu'nun Hizmet Ödülü'nü alacak!

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, İstanbul Devlet Tiyatrosu reklam panosu! (29 Aralık 2009)

Türkiye Cumhuriyeti, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürlüğü'nün sokağa düşmüş pür hâli!

İstanbul Devlet Tiyatrosu reklam panosu, kapitalist şirketler tarafından işgal edilince, kısa bir an da olsa, Yeni Tiyatro'yla bu işgali gölgeliyoruz!

Hilmi Bulunmaz, İstanbul Devlet Tiyatrosu reklam panosunun önünde durup, reklam panosundaki figürlere ekmek dilimleri sunuyor!

Devlet Tiyatroları reklam panoları işgal altında!

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları İstanbul Devlet Tiyatrosu Sultanahmet reklam panosunda bugünkü program! (09.03.2010)

İstanbul Devlet Tiyatrosu, çok uzun zaman sonra, anasının ak sütü gibi helal olan kendilerine ait reklam panosunu nihayet eline geçirebilmeyi başardı!

İsviçre / Basel'den birkaç fotoğraf...

İsviçre / Basel'de bir "kültür reklam panosu"...

Demirkanlı'nın yönettiği Tiyatro... Tiyatro... dergisini reklamlarıyla besleyen İstanbul Devlet Tiyatrosu, nihayet kendi reklam panosuna sahip çıktı!

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun Sultanahmet semti reklam panosundaki bugünkü program!

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü İstanbul Devlet Tiyatrosu reklam panolarının kullanım hakkı kendi iradesinde değil!

Kültür Bakanlığı çanağı yalamaya mahkûm tiyatro topluluklarıyla Devlet Tiyatroları reklâm pastası yemeye mahkûm tiyatro dergilerinin göremediği konu!

Videoları izlemek için lütfen TIKLAYINIZ:
İstanbul Devlet Tiyatrosu reklâm panosu


***


LİNÇÇİ Ertuğrul Timur, öznesiz tümce kuruyor!

Yalan makinesi ve küfürbaz Mustafa Demirkanlı'nın sözde küfre karşı kampanyasına alet olanların imzaladıkları metni ve alet olanları teşhir ediyoruz!

Linç imzacıları listesi