27 Haziran 2009 Cumartesi

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin'den aldığı reklamlarla beslenen linççi Mustafa Demirkanlı, mirasçısı olduğu Burak Caney'e teşekkür ediyor!

Tam ortada duran Lemi Bilgin, sağına Kurtlar Vadisi oyuncusu ve İstanbul Devlet Tiyatrosu eski müdürü Osman Wöber'i, soluna Burak Caney'in mirasçısı, linç kampanyası ana sponsorlarından Mustafa Demirkanlı'yı almış!


Karanlık insan Mustafa Demirkanlı'nın kirli tarihinden sararmış bir yaprak:

"Burak Caney’in çabalarına teşekkür"


Türkiye dramatik yazarlığının Everest'i ve "Türk dilinde yazılmış en iyi oyun" olan Theope'nin yazarı Coşkun Büktel ile Bulunmaz Tiyatro yöneticisi, Avrupa Birliği emperyalizmi karşıtı, sosyalist sanatçı Hilmi Bulunmaz'ın sanatsal ifade olanaklarını imha etmek isteyen Burak Caney'in yarım bıraktığı(!) işi bitirmek için, "KINIYORUZ!" başlıklı aldatıcı bir linç kampanyası başlatan yalan makinesi, küfürbaz, linç kampanyası ana sponsorlarından Mustafa Demirkanlı, yıllardır doğal mirasçısı olduğu Burak Caney yöntemiyle çalışıyor.

Aşağıda bulunan Demirkanlı'ya ait yazıdaki linklerin çalışmaması, bizimle ilgili değil; Burak Caney mantığıyla yayıncılık yapan Demirkanlı'nın karanlık işçisi olmasıyla ilgili. Demirkanlı, tıpkı mirasçısı olduğu Burak Caney gibi, tıpkı kedinin bokunu örttüğü gibi ve tıpkı kemiğini saklayan köpek gibi, işine gelmeyen bazı karanlık metinlerin linklerini siliyor. Böylelikle, verdiğimiz linkler çalışmayınca, bizi de yalancı durumuna düşürmüş oluyor.

"Burak Caney’in çabalarına teşekkür" etmek için her türlü olanağı sonuna dek kullanan Demirkanlı'nın bu çabasının küçük bir örneğini okurlarımıza sunuyoruz. Günümüze ışık tutan Mustafa Demirkanlı'ya ait karanlık metni okuyunuz. (HB)


"Büktel'in Saçmalıkları
Neden bu linki sunuyorum? Sırça köşke çıkıp, elle tutulur –doğru veya yanlış- hiçbir şey üretememiş, kendi hayal dünyalarında önüne gelen herkese küfreden Coşkun Büktel ve onun kuyumcu arkadaşını, hiçbirimizin yapamadığı bir kararlılıkla gözler önüne seren Burak Caney’in çabalarına teşekkür için sunuyorum. Her ne kadar bugüne kadar kendisini fiziki olarak tanıma şansımız olmasa da, her ne kadar zaman zaman yaptığı yayıncılığa itirazlarımız olsa da, zaman içinde Büktel ve kuyumcu arkadaşının üslubundan sıyrıldığı için ve son saptamasını önemsediğimiz için, Büktel’in daha iyi tanınması ve kavranması için bu yazının okunmasını öneriyoruz. İki şey dikkatmizi çekti; kendilerine gelen maili okurlarından saklamaları -yani sansürlemeleri- ve Büktel'in oyunu sahnelensin umuduyla, Başbakan Erdoğan'ı bile "demokrat" tanımına ısrarla sokmaya çalışmaları, yani Büktel'in demokratlığının (!), muhalifliğinin (!) tanınması için. Ben kendi adıma sıkılmış ve ilgimi kesmiştim ama biri çıktı, eksik kaldığımız yeri tamamladı.

Coşkun Büktel yorumu için… tıklayınız."

(Kaynak: Demirkanlı, "Büktel'in Saçmalıkları")