12 Ocak 2008 Cumartesi

Eleştiri, eleştirmenlere teslim edilemeyecek denli önemli bir iştir!

Foto: Yusuf Köksal


Aşağıda linkini verdiğimiz yazıyı, daha önce tiyatrodunyasi sitesinde görmemize karşın, okuma gereksinimi duymamıştık. Yalancı, sansürcü, iftiracı olmamasına karşın, Can Törtop'un yönettiği sitenin tüm yazılarını okumuyoruz...

İhsan Ata, önünde öykünebileceği bir eleştirmen bulamayınca, ister istemez çalakalem yazıyor. tiyatrodergisi, tiyatrom, tiyatronline gibi sitelerin; gerçeği, açıklığı, doğruları gizleyen evrenine su taşıyan eleştirmenler, İhsan Ata'nın da düzeyine etki ediyorlar!...

Coşkun Büktel'in "GÖR" dediği yazıyı okumanızı, mutlaka okumanızı öneririz... HB


Coşkun Büktel
12 Ocak 2008


Yusuf Köksal, İzmir DT'de oyuncu/yönetmen ve yönetici olarak görev yapan ve yazısıyla kanıtladığı üzere, herkesin eleştirmen sandığı pek çok cahil vatandaşımızdan çok daha iyi bir yazar. Köksal'ın eleştirmen cahilliğine müdahale etmesi, tiyatromuzda cehaletin egemenliği için oldukça tehlikeli bir sürecin başladığına (tehlike çanlarının çaldığına) işaret ediyor.

Sırf bir yerde bir köşe tuttunuz diye, artık yok öyle, Türkçe bile öğrenmeden eleştirmencilik oynamak. Yok öyle hiç araştırmadan, hiç yorulmadan, cehaletinizi hiç gidermeden, canınızın çektiği gibi, Shakespeare'in 14. Yüzyıl'da yaşadığını bile yazıp, (Bakınız:
Yaşam Kaya) yine de sanki kepaze olmamış gibi yaparak, okurlardan özür bile dilemeksizin, "yukarıdan edalarla" işkembeden sallamaya devam edebilmek. Artık eleştirmenleri eleştiren başkaları da var! Artık pabuç pahalanıyor. Suyunuz ısınıyor. Ya özeleştiri yapacak ve yanılttığınız okurlardan özür dilemeyi, insan olmayı ve Türkçe'yi öğrenecek, "hizaya geleceksiniz"; ya da okurlar tarafından ahlak ve zeka özürlü olarak mimleneceksiniz.

SAYIN İHSAN ATA'NIN "Sefalet içerisinde geçen otuz altı yıl: Bir Garip Orhan Veli" ADLI ELEŞTİRİSİNİN ELEŞTİRİSİ