Bu sabah uyandığımda, bahçemizden garip sesler geliyordu... İnsan gibi konuşan bir köpek, köpek gibi havlayan bir insan! Sabahları uyandığım zaman yarım saat sonra kendime gelebildiğim için düş gördüğümü yada kavramları birbirine karıştırdığımı düşündüğümden bu olaya müdahale etmek yerine, sabah jimnastiğine başladım!... Jimnastik bitmişti ve olay devam ediyordu! Elimi yüzümü yıkayarak köpeğim Toprak'ın yemeğini götürmek için bahçeye yöneldiğimde, oğlum Cemal'le köpeğim Toprak'ı sarmaş dolaş şakalaşırken gördüm... Toprak Cemal'in, Cemal Toprak'ın taklidini yapıp, sevgi gösterisinde yarışıyorlardı. Önce Toprak'a durumu sordum. Toprak, gözlerini gözlerime dikerek hüzünlü bir bakış fırlattı... Cemal'e yönlenince de, söz söylemek yerine "hav hav" dedi... Hiçbir şey sormadım. Sadece düşündüm! Rusya'dan birkaç gün önce gelen Cemal, oradan getirdiği Rusça öykü ve roman kitaplarını okumaya başlamıştı... "Köpekçikli Kadın" öyküsünün etkisinde kalan Cemal, Toprak'a ve tüm köpeklere daha büyük bir sevgi beslemeye başlamıştı... Rusça'dan Türk diline adapte edilen (Cemal, onlara "çeviri" denilmesine çok içerliyor...) öykülerin, örnekse, "Küçük Köpekli Kadın"ın değer yitirdiğini, hattâ yer yer karşıt duygular da içerdiğini belirten oğlum, Çehov'u kendi dilinden okuyarak anlayabildiği için, son derecede mutlu bir hayat sürdürüyor...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Rusya'dan yeni dönen Cemal Bulunmaz Rusça öykü / romanlar okuyor!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Rusya'dan yeni dönen Cemal Bulunmaz Rusça öykü / romanlar okuyor!