Bu fotoğraf, 6 Mayıs 2013 günü adını öğrenmediğim bir esrarkeş tarafından çekildi!
Ben, yaptığım her işi, devletin, emekçi halkın ve tüyü bitmemiş yetimin sömürülmesini engelleyebilmek için yapıyorum. Devletin, halkın, tüyü bitmemiş yetimin çıkarlarının karşıtlık taşıması yerine gerçek bütünlük içermesi gerektiğini düşündüğüm için, devleti, halkı ve tüyü bitmemiş yetimi bu düşüncem doğrultusunda daima zorluyorum. Bu zorlamadan rahatsız olan kişiler, kuruluşlar ve kurumlar, düşüncemin ilga ve imha edilmesi için, son derecede büyük bir çaba harcıyorlar. Benim yaptığım hiç de kolay değil. Ben kolayı sevmem. Kolayı sevenler o kadar çok ki!...
Devletin, halkın ve tüyü bitmemiş yetimin çıkarlarının ortak bir bilinçte örgütlenmesi yerine, karşıtlıklar içermesini isteyenler ve bu doğrultuda emek harcayan düzenbazlar, statünün korunması için, şaşırtıcı düzeyde gariplikler yapıyorlar. Biz doğruları söylerken, onlar yalan söylüyorlar...
Doğruyu, gerçeği, güzeli ve iyiyi savunan insanların az olması ve yanlışı, yalanı, çirkini ve kötüyü savunan insanların çokluğu karşısında şaşırıp kalmıyorum. Zâten bu hep böyledir... Dünya kuruldu kurulalı, ilk insan oluştu oluşalı, durum hep aynıydı ve hâlâ aynı. Kara kalabalıklar yalana teşne olurken, entelektüel kişiler, hep doğruyu söylerler! Adliyelerdeki gerçekle yalan karşıtlığına tanık oldukça, şimşek hızıyla düşünüyorum!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
Ben, yaptığım her işi, devletin, emekçi halkın ve tüyü bitmemiş yetimin sömürülmesini engelleyebilmek için yapıyorum. Devletin, halkın, tüyü bitmemiş yetimin çıkarlarının karşıtlık taşıması yerine gerçek bütünlük içermesi gerektiğini düşündüğüm için, devleti, halkı ve tüyü bitmemiş yetimi bu düşüncem doğrultusunda daima zorluyorum. Bu zorlamadan rahatsız olan kişiler, kuruluşlar ve kurumlar, düşüncemin ilga ve imha edilmesi için, son derecede büyük bir çaba harcıyorlar. Benim yaptığım hiç de kolay değil. Ben kolayı sevmem. Kolayı sevenler o kadar çok ki!...
Devletin, halkın ve tüyü bitmemiş yetimin çıkarlarının ortak bir bilinçte örgütlenmesi yerine, karşıtlıklar içermesini isteyenler ve bu doğrultuda emek harcayan düzenbazlar, statünün korunması için, şaşırtıcı düzeyde gariplikler yapıyorlar. Biz doğruları söylerken, onlar yalan söylüyorlar...
Doğruyu, gerçeği, güzeli ve iyiyi savunan insanların az olması ve yanlışı, yalanı, çirkini ve kötüyü savunan insanların çokluğu karşısında şaşırıp kalmıyorum. Zâten bu hep böyledir... Dünya kuruldu kurulalı, ilk insan oluştu oluşalı, durum hep aynıydı ve hâlâ aynı. Kara kalabalıklar yalana teşne olurken, entelektüel kişiler, hep doğruyu söylerler! Adliyelerdeki gerçekle yalan karşıtlığına tanık oldukça, şimşek hızıyla düşünüyorum!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz