Tabiî ki, Yargıtay, yine aynı tutumu gösterirse, ben de, içimden asla hiç gelmese, ülkenin hukukunu yaralayacak olsa bile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurmak zorunda kalacağım. Bu hukuk mücadelesini orada bırakmayarak, uluslararası sanat hareketine de davayı mal etmek için, her yıl en az on kez çıktığım yurt dışı gezilerimin programına bunu da eklemek durumunda kalacağım. Ben ki, 12 Eylül koşullarında haksız yere gözaltına alınarak, işkence görmenin yanında, iki ay tutuklu olarak yatmama karşın, ahlâki ve siyasi anlayışım gereği, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ne yurt içinde, ne yurt dışında yargı sürecine dahil etmedim... Coşkun Büktel'le bana karşı düzenlenmiş birtakım "ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" ve bunlara bağlı olarak onlarca haksız davayla benim hayatımı karartmaya yeltenen Türk tiyatrosundan tabiî ki hesap sorabilmek için, YARGITAY nihâi kararının benim aleyhime çıkması sonrası, ben de, en doğal hukuksal hakkım olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne mutlaka götüreceğim...
YAKINDA! ÇOK YAKINDA!! PEK YAKINDA!!!
YAKINDA! ÇOK YAKINDA!! PEK YAKINDA!!!