Bir haftadır boş konuşan Ali Sürmeli'ye benden bir replik önerisi: "Edep, ahlak, sahnede kadın bedeni gibi boş laflarla medyayı uyutmaya kalktım, gerçekte sevgilimi kıskandım deme yürekliliğini gösteremediğim için gidip bakkaldan yumurta aldım."
Hayatında bir kere bile Strindberg -ya da Ibsen ya da Tennessee Williams ya da Schiller... liste bitmez- oynamamışken, klasiklerden ya da Nietzche'den atıp tutması abes. O yüzden burada oyunun, sınıf farkının, cinsellik ve cinsiyet üzerinden işlenmesinin ne kadar gerekli olduğunu anlatmaya çalışmayacağım. Ama bu yarı aydın davranışının Radikal'de tam sayfa yayımlanması da üzücü. Bunlara hiç girmek istemezdim ama "Yumurtayı yönetmene atacaktım ama Sultan'a geldi" türü yalanlar sıktı artık. O gün, sahnelediğim başka bir oyunla İsveç ve Almanya turnesindeydim. Ne tesadüftür ki olaydan iki gün önce de Stockholm'de Strindberg'in evindeydim. Yani çok uzağa atması gerekirdi yumurtayı. Ama zaten olaydan birkaç hafta önce oyunu ilk seyretmeye geldiğinde salondaydım. O zaman atsaydı? Yumurta her saatte yenebilir.
Sultan Ertuğrul'un canlandırdığı karakterin adı Christine. Christ'dan geliyor. İsa. Oyunda ve hayatta inancın, erdemin ve muhafazakârlığın simgesi. Nişanlısı Jean evin kızı Julie ile sevişince "Artık bu evde yaşayamam, burada saygı kalmadı" diyen bir karakter. Bu üç kişilik oyunda cinsellik varsa, cinsellikten nasibini almayan tek karakter Christine. Oyunda nişanlısıyla öpüşüyor.
Peki delikanlı Ali, neden yumruğu kız tarafına atıyor? Jean'ı canlandıran yağız delikanlı Teoman Kumbaracıbaşı'ya niye bir tane çakmıyor? İki sebep düşünülebilir. Birincisi, yemiyor; ikincisi, âdettendir, suçlu kadındır, kuyruk sallamıştır. Ama hayır, gerçek sebebi herkes tahmin edebiliyor -facebook'taki Kurtlar Vadisi hayranları hariç: 'Helal olsun Ali Abi’ciler'. Herkes iyi biliyor ki aramızda sadece bir ahlak bekçisi yok. Kıskanç bir sevgili var.
Birkaç saçmalamasına denk geldim, kendini aklamayı başaramadığı televizyon röportajlarında: Her gece 'edepli tiyatro' yaptım diyen Sürmeli, "Üç katlı evimi Talimhane Tiyatrosu'na verdim ofis yapsınlar diye; ceketimi alıp çıktım" diyor. Gerçek: Yüz metre ilerde otel inşaatı yapan Sürmeli grubu orayı da yıksın diye boşalttığı apartmanda Talimhane'ye iki ay süre verdi. Ceketini alıp çıkmış. Yalan. O metruk evde oturmuyordu ki. Sevgilisini oturtuyordu o ayrı - o da oyunun prömiyerinden sonra "Çık evimden" diyene kadar.
"Kadın vücudunun hoyratça kullanılmasına ve edepsizliğe karşıyım" diyen Ali Sürmeli, tiyatromuzun 'Önce Bir Boşluk Oldu Kalp Gidince Ama Şimdi İyi' oyununu seyrettikten sonra tiyatromuzun hayranı olduğunu defalarca belirtti. Oyunda yarı çıplak soyunup müşterileriyle sevişen, fahişeliğe zorlanan kadının vajinasından çıkarttığı kondom kendisini hiç rahatsız etmedi. Yönetmeni de (beni), oyuncuyu da (eşimi) defalarca tebrik etti. Bir başka Talimhane yapımı olan 'Pippa', Pippa Bacca tecavüzü üzerine kuruluydu.
Kadını ve cinselliği kendisi gibi hoyrat erkeklere karşı savunan bir tiyatro ve televizyonlarda 'hasta ruh' olarak tanımladığı yönetmen daha önce de 'Pippa'nın yazarı Deniz Altun'un Güldünya'nın yaşamını aktaran -evet yine kendi kafalı erkekler tarafından dize getirilmeye çalışan bir kadın hikâyesi- 'Gül’e Ağıt'ı sahnelemiştir.
'Matmazel Julie'den Esinti' oyunu çıkışı tiyatro elemanlarından birine, "Senin karın böyle bir rol oynasa ne yapardın?" diye sordu. Kendisi cevabı biliyormuş: Yumruğuna yumurta koyup kafasına vururmuş. Vurdu da. Kayıtlar savcıda.
Erdemli ve edepli tiyatro yapmak için cinsellikten uzak kalmak yetseydi keşke ama bir de son numarasına dikkat çekelim Sayın Sürmeli’nin: ‘Yumurta Operasyonu’nun hemen öncesi uzun süreli bir doktor raporu alarak Devlet Tiyatroları’nda oynamakta olduğu ‘Antigone’ oyununu durdurdu. Vergilerimizle işleyen bir kurumun işleyişini bozarak kamuyu zarara soktu. Bunu kim ödeyecek?
Bir haftadır boş konuşan Ali Sürmeli’ye benden bir replik: “Edep, ahlak sahnede kadın bedeni gibi boş laflarla medyayı uyutmaya kalktım, gerçekte sevgilimi kıskandım deme yürekliliğini gösteremediğim için gidip bakkaldan yumurta aldım.”
Olay budur! Uzatmayalım artık.”
Neler olmuştu?
1 Mart akşamı Teoman Kumbaracıbaşı ve Sultan Ertuğrul’un yer aldığı, Nilüfer Sanat Tiyatro’nun ‘Matmazel Julie’den Esinti’ adlı oyunu, Ali Sürmeli’nin yumurtalı protestosuna tanıklık etmişti. Sürmeli, Radikal’e gönderdiği mektubunda o gece gişe uğruna kadın bedeni hoyratça sergilendiği için yönetmen Mehmet Ergen’i aradığını ama bulamadığını, sonuçta yumurtaları eski sevgilisi Sultan Ertuğrul’a attığını iddia etmişti. Kumbaracıbaşı, Özder ve Ertuğrul’un avukatı ise yaşananların, içerikten rahatsız bir sanatseverin yumurtalı protestosu değil bir kıskançlık eylemi olduğunu söylemişti. Sürmeli, katıldığı bir programda “Yumurtayı vurmakla aslında ten incinmez. Ruhen incindiyse özür dilerim” demişti.
(Kaynak: Radikal)
***
Ayrıca bakınız:
Avrupa Birliği Emperyalizmi ile Amerikan Emperyalizm'i kıskacında ülke olma niteliğine bile sahip olamayacak kadar kişiliksizleştirme ameliyatına tabi tutulan Makedonya'nın tiyatrosu, şimdi de LİNÇÇİ Kenan Işık'ın "Antigone"si ile iyice anti-sosyalist hâle gelecek!
Türk dizi, tiyatro ve sinema oyuncusu Elif Özge Özder'den tweet...
H. Bulunmaz diyor ki: "'Avukatların çoğu güvenilmezdir genellikle...' diye düşünsem bile, Av. S. Sera Kadıgil'in iddiasını sunuyorum!..."
Ali Sürmeli'nin, Sultan Ertuğrul'a yumruklu ve yumurtalı saldırısını, bakalım hangi tiyatro dergileri ciddiye alıp sayfalarına taşıyacak?!
LİNÇÇİ Kemal Aydoğan, Büktel'den çaldığı imgeyi okuruna satıyor
Ali Adana, Ali Can, Ali Candar, Ali Ersan Karadeniz, Ali Hakan Beşen, Ali İhsan Özdemir, Ali Karnap, Ali Kırkar, Ali Lie, Ali Özgür, Ali Rıza Ünal, Ali Saysel, Ali Sercan Balcıoğlu, Ali Şendağ, Ali Üstün, Ali Yalçıner gibi LİNÇÇİ Ali'ler LİNÇ KAMPANYASI için imza atarken, Ali Sürmeli, böyle bir alçaklık metnine asla imza atmadı!...
