Bulunmaz, oğlu Cemal'le "Kışlık Saray"ın önünde (Fotoğraf: Yulia Hudyakova)
Bazı ülkeler vardır; o ülkelere gittiğinizde, kendi ülkenizi daha yakından tanıma fırsatı bulursunuz mutlaka. Bazı kentler vardır; bu kentlerde yaşamaya başladığınızda, doğup büyüdüğünüz kenti daha derinden duyumsamaya başlarsınız. Benim gidip gördüğüm ülkeler içerisinde, beni derinden etkileyen ülkeler sıralamasında Rusya, önemli bir yere sahip olmakla birlikte, bu ülkenin ikinci büyük kenti olan Petersburg, benim kültürel, sanatsal ve yazınsal dünyamda olağanüstü bir yıldız gibi parlamaya devam ediyor hâlâ.
Ben, ne zamanki bir başka ülkeye, bir başka kente, bir başka doğaya, özellikle Rusya'ya gidip geldiğimde, kendimi müthiş derecede yenilenmiş ve barışçıl bir insan olarak duyumsamaya başlıyorum. Kışın kışlığını yaptığı bir zamanda gittiğim Petersburg, birer saksı çiçeği olarak değil, birer kır çiçeği gibi yetiştirmiş olduğu yazarlarıyla, bana ve benim konumumdaki entelektüel insanlara, olağanüstü değerde bir düşünsel düzlem inşa etmeyi başarıyor...
Beni bu kadar çok yenileyen, bu kadar rahatlatıcı bir ruh âlemine sürükleyen Petersburg kentiyle birlikte, başka Moskova olmak üzere üç beş kenti gezmek, uzun yıllardır okumuş olduğum has yazarları derinden, daha derinden düşünmeme neden oluyor...
Caddelerinde, kafeteryalarında, toplumsal hayatın büyük bir hızla aktığı sokaklarında birer imge yığını hâlinde akıp gidiyormuşum gibi heyecan verici sert bir algıya neden olan Dostoyevski, Gogol, Gonçarov, Gorki, Puşkin gibi şair ve yazarlar, sadece yapıtlarıyla değil, sanki bedenleriyle de hâlâ yaşıyorlarmış gibi geliyor bana...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
Bazı ülkeler vardır; o ülkelere gittiğinizde, kendi ülkenizi daha yakından tanıma fırsatı bulursunuz mutlaka. Bazı kentler vardır; bu kentlerde yaşamaya başladığınızda, doğup büyüdüğünüz kenti daha derinden duyumsamaya başlarsınız. Benim gidip gördüğüm ülkeler içerisinde, beni derinden etkileyen ülkeler sıralamasında Rusya, önemli bir yere sahip olmakla birlikte, bu ülkenin ikinci büyük kenti olan Petersburg, benim kültürel, sanatsal ve yazınsal dünyamda olağanüstü bir yıldız gibi parlamaya devam ediyor hâlâ.
Ben, ne zamanki bir başka ülkeye, bir başka kente, bir başka doğaya, özellikle Rusya'ya gidip geldiğimde, kendimi müthiş derecede yenilenmiş ve barışçıl bir insan olarak duyumsamaya başlıyorum. Kışın kışlığını yaptığı bir zamanda gittiğim Petersburg, birer saksı çiçeği olarak değil, birer kır çiçeği gibi yetiştirmiş olduğu yazarlarıyla, bana ve benim konumumdaki entelektüel insanlara, olağanüstü değerde bir düşünsel düzlem inşa etmeyi başarıyor...
Beni bu kadar çok yenileyen, bu kadar rahatlatıcı bir ruh âlemine sürükleyen Petersburg kentiyle birlikte, başka Moskova olmak üzere üç beş kenti gezmek, uzun yıllardır okumuş olduğum has yazarları derinden, daha derinden düşünmeme neden oluyor...
Caddelerinde, kafeteryalarında, toplumsal hayatın büyük bir hızla aktığı sokaklarında birer imge yığını hâlinde akıp gidiyormuşum gibi heyecan verici sert bir algıya neden olan Dostoyevski, Gogol, Gonçarov, Gorki, Puşkin gibi şair ve yazarlar, sadece yapıtlarıyla değil, sanki bedenleriyle de hâlâ yaşıyorlarmış gibi geliyor bana...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz