LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin bazı sayfalarında hiçbir harf bile yok. Örnekse, Ocak 2013 tarihli ve 245. sayılı LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin 19. sayfasında, 41. sayfasında hiçbir harf asla ve kesinlikle yok!...
İncecik bir kağıda basılıp, özensiz sayfa düzeniyle yayınlanmaya çalışılan LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, hiçbir düşünce yazısı içermiyor. İçerik olarak son derecede düzeysiz ve biçim olarak da estetik hiçbir değer içermeyen mantıkla piyasaya sürülen LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, abonelerine ve okurlarına güvenmek yerine, her zaman sırtını yaslamaktan hoşlandığı K. Lemi Bilgin yönetimindeki Devlet Tiyatroları ve Hilmi Zafer Şahin ile Veysel Sami Berikan yönetimindeki şehir tiyatrolarına güveniyor. Dizgi yanlışları, Türkçe hatâları ve yazım bozukluklarıyla tıka basa dolu
LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, tüm bu eksik, hatâlı ve yanlış yayıncılık anlayışına karşın, üstüne üstlük, bir de zam yapmış!...
Tam sekiz (rakamla 8) TL fiyatla satılmak istenen bu şey, tabii ki, neredeyse hiçbir abone, hiçbir okur, hiçbir oyun izleyicisi, hiçbir tiyatro sever tarafından ciddi bir biçimde asla benimsenmiyor!...
Hiçbir anlamlı düşünsel derinliği bulunmayan LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nde, deneme yazısı, düşünce ürünü, inceleme metni asla bulunmuyor. Birkaç "ahbap - çavuş" tanıtım yazısıyla birlikte, incir çekirdeğini doldurmayacak geyik muhabbeti içeren söyleşilerle tıka basa doldurulan bu incecik, bu içeriksiz şeyin okunması, neredeyse olanaksız. Neden mi? Hayır, yabancı dilde yayın yapan bir şey değil! Okunacak hiçbir değeri olmadığı için!...
Tiyatronun "t"sinden anlamayan ve/ya tiyatro sanatını sevmeyen şahısların yayınladığı bu şey, sadece ve yalnızca para kazanmak için piyasadaki raflarda yer alıyor. Hiçbir zaman için zamanında, yani ayın tam birinde yayınlanmayan bu şey, K. Lemi Bilgin, Hilmi Zafer Şahin, Veysel Sami Berikan'ın desteğiyle yayınlanabiliyor!...
Bir sanat dergisinden çok, bir piyasa fotoromanını anımsatan bu şey, tiyatroya hiçbir katkıda bulunmadığı gibi, insanlığın ürettiği tüm tiyatro zenginliklerinin içerisinin hızla, hem de şimşek hızıyla boşalmasına neden oluyor. Bu şeyi eline alıp okuyan şahıslar, bu şeyin içindekileri gerçek tiyatro sandıklarında, tabii ki, tiyatrodan, sanattan kilometrelerce uzağa fırlamaya hazırlıklı olabiliyorlar!...
Ünlü İngiliz tiyatro adamı Peter Brook'u, Rusya'nın ikinci büyük kenti Petersburg sanacak kadar cahil bir kafanın ürünü olan bu şey, tiyatro sanatına irtifa kaybettirmeye devam ediyor hâlâ!...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Petersburg nedir?... / 2
Petersburg skandalı
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz adaşı Hilmi Zafer Şahin'e sordu!
