Türkiye tiyatrosu, şimdiye dek hiç olmadığı denli büyük bir kan kaybı yaşıyor. Türkiye tiyatrosu, iç kanama geçirdiği için, döktüğü kanın rengini göremiyoruz.Türkiye tiyatrosunun iç kanama yaşamasına neden olan kişiler, "çok önemli kişi" (Very Important Person) sıfatını "hak ettikleri" için, bu kanamanın önemi bir kat daha artıyor.
Türkiye tiyatrosunun en ünlü profesörü ve "çok önemli kişi"si Özdemir Nutku, göz göre göre, Devlet Tiyatroları'nın resmi toplantısında, hiç utanmadan, Coşkun Büktel'in Theope oyununun önünü kesmek için iftira atıp, ismiyle müsemma "Özdemir Nutku skandalı"na neden olabiliyor.
Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat İçin Vakıf'ın (TAKSAV) 11 kişiden oluşan Danışma Kurulu, 13. Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali'nde, 12 Mart Faşizmi Kültür Bakanı Talât Sait Halman'a "Emek Ödülü" verip, Talât Halman'ın ismiyle müsemma "Talât Halman skandalı"na neden olabiliyor.
"Özdemir Nutku skandalı","Talât Halman skandalı" gibi skandallar yalnız ve mahzun kalmasın diye, başka skandallar da üretilip, gerçek tiyatro aydınlarının gayretleri, bu skandallar batağının "küf yeşili"ne dönüştüğü gayya kuyusunda iğdiş edilmek isteniyor.
Neyse ki, bu "çok önemli kişi"lere karşı çıkabilecek yürekli tiyatro aydınları var ve bu karşı çıkışlarında çok inatçılar. Ali Sürmeli gibi "ABD" plakasıyla kendilerini bağlamayan bu tiyatro aydınları, gerçeğin ve/ya sosyalizmin peşinden gidiyorlar.
Coşkun Büktel ve Feridun Çetinkaya gibi "gerçekçi" tiyatro aydınlarının yanı sıra, "sosyalist" tiyatro aydını Hilmi Bulunmaz'ın varlığı, skandallar bataklığının ölülere hükmeden Hades'lerinde ürküye bulanmış korku oluşturuyor.
Başta "besleme basın"cı Mustafa Demirkanlı ve yeni yetme yaverleri olmak üzere, "Hades Ülkesi"nin tüm zavallıları, "gerçekçi" ve "sosyalist" tiyatro aydınlarına saldırmayı bir meslek haline getiriyorlar.
Türkiye tiyatrosunun skandallar bataklığında yüzdüğü bir süreçte, bu tiyatronun aynaya yansıyan bir sureti olan Ali Sürmeli'den düzey belirten sözleri, Milliyet gazetesinden aktarıyoruz. (HB)
Ali Sürmeli'den tartışılan sözler
Eray ARPAŞİN / İZMİR, (DHA)
TİYATRO ve sinema oyuncusu Ali Sürmeli İzmir'de düzenlenen ‘Yürek Harmanı’ adlı projenin tanıtım toplantısında “Artık tek vatan tek yürek tek bayrak gibi kavramları geçelim. Çünkü ben çoğulculuktan yanayım. Benim arabamın plakası bile 34 ABD 13. Anadolu Birleşik Devleti kuralım” sözleri tartışma yarattı. Toplantıyı bazı işadamları protesto edip terkederken Sürmeli daha sonra yanlış anlaşıldığını savundu, “Ben espri yaptım. Siyasetten hiç anlamam. Espri yaptım beni yanlış anladılar. Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim. Bundan sonra espri yapmayacağım. Espriyi Cem Yılmaz yapsın” dedi.
Türkiye'nin doğu ve batı bölgesinde yaşayan gençleri kaynaştırmak ve kültürel paylaşımı sağlamak amacıyla Anadolu Birliği Derneği ile Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ‘Yürek Harmanı’ adıyla hazırladığı proje için İzmir Ticaret Odası (İTO) Sergi Salonu'nda kokteyl düzenledi. Törende Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'yu bir hafta boyunca gezip fotoğraflayan ve tiyatro oyunu yazan beş öğrenci plaketlerini aldı. Ödül törenine katılanlar arasında Anadolu Birliği Derneği üyeleri ile DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyelerinin yanı sıra Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar ve İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Necip Kalkan da yeraldı. Anadolu Birliği Derneği Onursal Başkanı Koç Ali Al projenin İzmir'den Anadolu'ya bir ışık olacağını dile getirdi, “Sergideki fotoğrafların hepsini İzmirli işadamlarına, sanayicilere ve esnafa kapı kapı dolaşıp tanesini 500 TL'den satacağım. Bundan elde edilecek gelirle Anadolu'daki maddi durumu kötü olan çocuklarımız okuyacak” dedi. İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Necip Kalkan da “Bu projede anlatılmak istenen Türkiye'nin doğusuyla batısıyla bölünmez bir bütün olduğunu göstermektir” dedi. EBSO Başkanı Ender Yorgancılar da “Tek vatan, tek toprak ve tek bayrak altında birlik içindeyiz” dedi.
Daha sonra sahneye tanınmış tiyatro sanatçısı ve projenin yönetmenliğini üstlenen Ali Sürmeli çıktı. Ancak Sürmeli'nin “Artık tek vatan tek yürek tek bayrak gibi kavramları geçelim. Çünkü ben çoğulculuktan yanayım. Benim arabamın plakası bile 34 ABD 13. İstanbul da polis beni çevirip ‘Bu ne plaka diye sorduğunda' verdiğim cevap Anadolu Birleşik Devletleri'nin plakası oldu. ABD kurucularının ise 13'üncü temsilcisiyim. Anadolu Birleşik Devleti kuralım. Biz Osmanlı torunlarıyız. Padişah torunlarıyız. Büyük düşünmeliyiz. Şu Osmanlının torunları biraz daha ufuklara doğru baksa ve biraz daha kucaklayıcı olsa daha mutlu olurum” sözleri salonda buz gibi hava estirdi.
İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Necip Kalkan, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ile birçok davetli tepki gösterip salonu terk ettiler. Olayın yatışmasının ardından Ali Sürmeli yanlış anlaşıldığını öne sürdü, “Ben espri yaptım. Siyasetten hiç anlamam. Espri yaptım beni yanlış anladılar. Amerika Birleşik Devletleri dünyaya hükmediyor ya ben de politikadan anlamadığım için Anadolu Birleşik Devleti kavramını doğru anlatamadım. Politikadan anlamadığım ortada. Politik adamlar ‘Bu ne biçim kouşma ya’ diyip çıktılar. Halbuki ‘bu geceyi düzenleyen Anadolu Birleşik Derneği oluyor. Anadolu Birleşik Devleti olsa daha iyi olur’ demek istedim. Daha büyük devletler topluluğu oluruz anlamında anlatmaya çalıştım. Ama başka bir şey anladılar galiba. Biz birleştirmeye çalışıyoruz. Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim. Birleşik olsun da ne olursa olsun mantığındayım. Çünkü tek tek devletler birleşince daha güçlü olur. Ben espri yapmaya çalıştım ama bundan sonra yapmayacağım. Espriyi Cem Yılmaz yapsın” dedi.
(Kaynak: Milliyet)
