Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için kullanılan televizyonda görüntü erliği yapan Engin Günaydın, para için değil; "aile ve dostluk bağlarını Kuvvetli tutmak." için oynadığını iddia ediyor!...
Allah... Allah!...
Böyle bir anlayışla görüntü erliği yapılabilir mi? Engin Günaydın'a göre yapılabilirmiş!...
Maşallah!...
Engin Günaydın, Avrupa Yakası gibi "çok insani" yeni setler bulur da, "aile ve dostluk bağlarını Kuvvetli tutmak." için yepyeni duygulara yelken açar!...
İnşallah!...
Tiyatro Dünyası sitesinden aktarıyoruz:
Engin Günaydın: Para İçin Oynamam!
EKRANLARIN SEVİLEN DİZİSİ 'AVRUPA YAKASI'NIN SEVİLEN OYUNCUSU ENGİN GÜNAYDIN PARA İÇİN TV'DE OYNAYAN TİYATROCULARA ÇATTI
'Avrupa Yakası'nın Burhan Altıntop'u Engin Günaydın, televizyonda sadece para kazanmak için çalışan oyunculara isyan etti. 'Mahalledeki esnaf mıyım ki ben, para kazanmak için çalışayım.'
Avrupa Yakası dizisinin sevilen karakterlerinden Burhan Altıntop'a hayat veren Engin Günaydın, televizyonda sadece para kazanmak için çalışan tiyatroculara veryansın etti. Hiçbir zaman sadece para için bir iş yapmadığını belirten Günaydın, bir dönem çok parasızlık çektiğini ve gelecekte yine aynı şeyleri yaşayabilme ihtimali olduğu için zor günlerinde yardım isteyebileceği aile ve dostlarına önem verdiğini söyledi.
BEN ESNAF DEĞİLİM Kİ
Televizyon dizilerinde oynayan tiyatro kökenli birçok oyuncunun bu işi sadece para kazanmak ve tiyatrolarına destek sağlamak için yaptığı açıklamalarına tepki gösteren Günaydın, şunları söyledi: 'Ben televizyonu sadece para kazanma alanı olarak görmüyorum. Ben para kazanmak için hiçbir zaman iş yapmadım. Mahallede bir esnaf değilim ki! Kalabalık bir seyirci bizi izliyor Para her şekilde gelir. Önemli olan aile ve dostluk bağlarını Kuvvetli tutmak.'
'Avrupa Yakası' dizisini hem canlı hem de üç kamerayla çekilmesinden dolayı canlı bir performans alanı gibi gördüğünü de söyleyen Günaydın, şöyle konuştu: 'Ben televizyonu bir performans alanı olarak görüyorum. 'Avrupa Yakası'nda çalışmayı çok seviyorum. Kulisinden yapımına kadar çok insani bir set. '
(Kaynak: Tiyatro Dünyası)