Hürriyet treni sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster
Hürriyet treni sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster

6 Haziran 2008 Cuma

Akbank Çocuk Tiyatrosu Hürriyet İnsan Hakları Treni'nde...

Akbank, klasik müzikten caza, tiyatrodan modern dansa, Karagöz gösterilerinden çağdaş sanat sergilerine sanatın her alanında sanatçıya ve sanata verdiği desteği bir sosyal sorumluluk misyonu olarak sürdürmektedir.

Türkiye'de ve yurtdışında çeşitli ilkleri gerçekleştiren Akbank, bu ilklerden birini de Türkiye'nin en uzun soluklu çocuk tiyatrosu olan Akbank Çocuk Tiyatrosu ile gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz yıl 35. yılını kutlayan Akbank Çocuk Tiyatrosu Türkiye turnesiyle 35 ilde on binlerce çocuğa ulaşarak bir sosyal sorumluluk projesine imza atmıştır.

Akbank Çocuk Tiyatrosu bu kez Hürriyet Gazetesi'nin, "Hürriyet Hakkımızdır" sloganı altında gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projesiyle seyircileriyle buluşuyor. Akbank'ın sosyal sorumluluk etkinlikleri kapsamında desteklediği proje Kars'tan Edirne'ye uzanan bir yol izliyor.

30 Haziran'da hareket edecek olan Hürriyet İnsan Hakları Treni ile Türkiye'yi dolaşacak olan Akbank Çocuk Tiyatrosu kendisi için özel tasarlanmış olan "sahne vagonda" oyunlarını sahneleyecek.

Akbank Çocuk Tiyatrosu, Işıl Kasapoğlu'nun yazıp yönettiği "Masal Masal İçinde" oyunu ile seyircileri ile buluşacak. "Şiddetten Uzak Yaşamak", "Ayrımcılığa Son", "Eğitim Hakkı" gibi mesajlar içermekte olan oyun, çocuklara masallar aracılığı ile sunulacaktır. Akbank'ın sporsorluğu ile hazırlanan "Çocuk Masalı" kitabı, Akbank ve Hürriyet gazetesi tarafından çocuklara hediye edilecek.

Geçmişten günümüze yüz binlerce çocuğa ulaşan Akbank Çocuk Tiyatrosu zaman içinde sadece geleneksel Türk masallarına getirdiği yeni bakış açısı ve profesyonel oyuncu kadrosu ile değil aynı zamanda seyircinin de oyunun bir parçası olarak yer aldığı "interaktive" oyun biçimiyle Türk çocuk tiyatrosu adına birçok ilki gerçekleştirmiştir. Yıllar içinde ülkemizde potansiyel bir tiyatro seyircisinin oluşmasına önemli katkıları olan Akbank Çocuk Tiyatrosu, bir kez daha sosyal sorumluluk projesi kapsamında Hürriyet İnsan Hakları Treni'nin deki yerini alıyor.

Daha Ayrıntılı Bilgi için; Nilgün Unur nilgunu@strateji.com Nihan Çağlayan nihanc@strateji.com 0212 286 26 90

(Kaynak: tiyatronline)

21 Ağustos 2008 Perşembe

Hürriyet'ten fotoğraf, tavır'dan yazı...

Foto: Hürriyet, YEŞİLÇAM'IN CÜRETKAR KIZLARI


Bugün tavır dergisindeki "bu tren, hiç de hoş gelmiyor!.." yazısını okurken, kısa bir düşünme molası verdim ve Hürriyet gazetesinin sanal alemine daldım...

Sanal aleme dalmadan önce, tavır dergisinde mola verdiğim yerdeki bölümden tadımlık sunmak istiyorum (HB):


Kadına yönelik şiddete karşı ilerliyormuş Hürriyet Treni. Kadına yönelik şiddette, belki de en çok paya sahip olan; üçüncü sayfa haberleriyle bunu adeta teşvik eden; kadını cinsel meta olarak gören ve gazete sayfalarında, gazetenin internet sitesinde çarşaf çarşaf kadın eti sergileyen kendileri değilmiş gibi...

(Kaynak: tavır, ağustos / 2008)

***

Ayrıca bakınız: "Hürriyet Treni")

10 Ekim 2011 Pazartesi

Alman Emperyalizmi'nin iliğine kadar sömürdüğü için, hayatları gri renkli kıstırılmışlıklara tutsak edilen işçilerimizin sömürülmesi kutlanıyormuş!

LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından tiyatronline.com sitesinden alıp, olduğu gibi aşağıya aktardığımız haberi, biz, dangalak yazar LİNÇÇİ Yaşam Kaya'nın editörü olduğu LİNÇÇİ tiyatronline.com gibi değerlendirmiyoruz.

Çünkü...

Biz, kopyala-yapıştır dangalaklığı ile yayıncılık yapan LİNÇÇİ bir site değiliz. Biz, işçi sınıfının iktidar özlemini diri ve sıcak tutmak için tiyatro sanatını kullanan bir avuç insanın ürettiği bir yayın organıyız. Kendimizi işçi sınıfının iktidar özlemine yakın hissettiğimiz için, yaptığımız her yayınımızı bu rotaya göre ayarlıyoruz.

Örnekse, bize, hemen hemen her etkinlik programını gönderen AKBANK'ın sanatsal duyularını ya hiç duyurmuyor yada eleştirel bir sunuşla duyuruyoruz.

400 yıldır dünya tiyatro sahnelerini kirleten sahte duygular mimarı William Shakespeare'i dünya halklarına kakalayan en büyük estetik diktatör Goethe'nin adını taşıyan Goethe Enstitüsü, bize herhangi bir sanatsal etkinlik programı göndermemesine karşın, biz, bu kurumla ilgili bir haber gördüğümüzde, eğer o an için müsait bir zamanımız varsa, bu etkinlik programını eleştirel bir dille okurlarımıza duyuruyoruz. Şimdi yaptığımız gibi...

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz


***


TÜRKİYE’DEN ALMANYA’YA GÖÇÜN 50. YILI…


Goethe Enstitüsü, Almanya ve Türkiye arasında imzalanan İşçi Alımı Anlaşması’nın 50. yılını, 20 Ekim - 10 Aralık 2011 tarihleri arasında gerçekleştireceği kültür ve sanat etkinlikleriyle kutluyor! 50 yıllık birlikteliğin kültürel, politik ve toplumsal yansımaları; sergi, film, okuma, konferans, konser, atölye ve tiyatro etkinlikleriyle gündeme getirilecek...

Goethe Enstitüsü, Almanya ve Türkiye arasında imzalanan İşçi Alımı Anlaşması’nın 50. yılını, 20 Ekim - 10 Aralık 2011 tarihleri arasında gerçekleştireceği kültür ve sanat etkinlikleriyle kutluyor! 50 yıllık birlikteliğin kültürel, politik ve toplumsal yansımaları; sergi, film, okuma, konferans, konser, atölye ve tiyatro etkinlikleriyle gündeme getirilecek.

Bu etkinliklerin ana projelerinden “Fiktion Okzident” başlıklı sergi; Türkiye-Almanya ilişkilerini kalıcı olarak, yeni bir toplumsal ve politik temele dayandıran, Türkiye’den Almanya’ya işçi göçünün 50. yıldönümü nedeniyle özel olarak tasarlandı. Türkiye ile Almanya arasındaki kültürel diyaloga, umut verici özlemlerle birlikte, ön yargılar damgasını vurmuştur. Her iki kültürde de bu duygularla var olan kurgulanmış dünyalar; kültürel, toplumsal ve düşünsel ortak yaşamın temelini belirlemede önemli bir rol oynar. İstanbul’da MSGSÜ Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşecek “Fiktion Okzident” sergisi; on sekiz sanatçının yapıtlarıyla, zihinlerimizde var olan ve gündelik hayatımıza yansıyan olguları, değişik açılardan, sanatçıların gözüyle ele alıyor. “Fiktion Okzident” sergisinde eserleriyle yer alacak sanatçılar; Banu Birecikligil, Altan Çelem, Neco Çelik, Timur Çelik, Nezaket Ekici, Esra Ersen, Ali Kepenek, Azade Köker, Sedat Mehder, Kınay Olcaytu, İrfan Önürmen, Denizhan Özer, Ferhat Özgür, Şener Özmen, Esat Tekand, Cengiz Tekin, Nurseren Tor, Vahit Tuna ve Hanefi Yeter.

Serginin içeriği, iki kültür politikası alanına dayanıyor. Birinci alan, Almanya’ya göç ve toplumsal değişimleri konu edinen ve bu değişimleri dillendiren verimli bir Türkiye-Almanya sanat gelişimi ile tanımlanıyor. İkinci alan ise, Türkiye’de Batı’nın algılanışı ile globalleşme ve göç sonucunda kültürel ve toplumsal değişimlere odaklanıyor. Kuratörlüğünü Çetin Güzelhan, Johannes Odenthal ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğretim üyesi Emre Zeytinoğlu’nun üstlendiği sergi; Goethe Enstitüsü ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi işbirliğinde, T.C. Turizm ve Kültür Bakanlığı ve Stiftung Mercator’un değerli destekleriyle gerçekleştiriliyor. Stiftung Mercator, sergiye paralel olarak gerçekleştirilen bir eğitim programını teşvik ediyor. Özel turlar, etkinlikler ve eğitim malzemeleri içeren bu program, Türkiye ile birlikte Almanya’da da kültürel politik ve pedagojik alanda özellikle öğrencilere, öğretmenlere ve kültür elçilerine hitap ediyor. 30 Ekim Pazar günü saat 16:00’da Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde açılacak olan “Fiktion Okzident” sergisi, 26 Kasım’a dek ziyaret edilebilecek.

Etkinliklerin bir diğer parçası olan “Karşıdan Bakış – Göç ve Sinema” film seçkisi; tarafların, “diğer”inin gözünde nasıl temsil edildiğini gözler önüne seriyor. Goethe Enstitüsü ve İstanbul Modern işbirliğiyle düzenlenen film gösterimleri; 20 – 30 Ekim tarihleri arasında İstanbul Modern’de gerçekleşecek.

Türkiye ile Almanya arasında mekik dokuyan rap sanatçısı SultanTunç, İstanbul’da yaşayan gençlerle HipHop müziğinin farklı biçimleri üzerine 25 Ekim Salı günü saat 13.00’den itibaren Babylon’da atölye çalışmaları yapacak. Türkiye’nin en yenilikçi HipHop şarkıcıları arasında sayılan sanatçının en son albümü Hürriyet Gazetesi tarafından Türkiye’de yapılan “En İyi HipHop Albümü” seçildi. Goethe Enstitüsü ve Babylon işbirliğiyle düzenlenen atölye, gençlerle gerçekleşecek bir parti ile sona erecek.

TRT Türk’ün, göçün 50. yılı kapsamında gerçekleştirdiği “Gidenlerin Öyküsü” başlıklı etkinliğinde, 26 Ekim Çarşamba günü; yolcuları arasında sanatçıların, edebiyatçıların, gazetecilerin ve ilk göç eden ailelerin birinci jenerasyonundan kişilerin bulunduğu bir tren, Sirkeci Garı’ndan Münih’e uğurlanacak. Tren; 30 Ekim günü, Münih Tren İstasyonu’na, 50 yıl önce Almanya’ya ilk göç edenleri taşıyan treninin vardığı 11. perona yanaşacak. Treni uğurlama töreninde; Türkiye’nin en başarılı ilk kadın rap sanatçısı Ayben ile Almanya, Türkiye ve İtalya’dan müzisyenlerin oluşturduğu, 1989 yılında Köln’de kurulan rap grubu Microphone Mafia; Goethe Enstitüsü ve Türkiye-Almanya Kültür Forumu işbirliğiyle, Istanbul Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle, saat 11:00’de birlikte mini bir konser verecek. Ayben ve Microphone Mafia daha sonra saat 15:00’te; farklı okullardan davet edilen öğrencilere verecekleri konserde de beraber sahne alacaklar.

Uluslararası alanda tanınan bilim insanları ve genç araştırmacıların bir araya gelerek Türkiye-Almanya transnasyonel göçünü, hem Almanya hem de Türkiye açısından inceleyecekleri “Ulusaşırı Göç” konferansı; Istanbul Goethe Enstitüsü, Orient-Institut ve Bilgi Üniversitesi işbirliğiyle, 31 Ekim – 2 Kasım tarihlerinde Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü’nde gerçekleşecek.

Etkinliklerde yer alan bir diğer konferans ise; “Göç ve Edebiyat” başlığıyla, 3 Kasım tarihinde saat 16:00’da, Goethe Enstitüsü ve Bilgi Üniversitesi işbirliği ile Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü’nde gerçekleşecek. Selim Özdoğan, Zafer Şenocak, Yüksel Pazarkaya, Prof. Nilüfer Kuruyazıcı, Prof. Mahmut Karakuş, Dr. Pınar Uyan’ın katıldıkları konferansta; göç deneyiminin edebiyatı nasıl etkilediği, göçmen edebiyatının Almanya’da nasıl geliştiği ve nasıl algılandığı tartışılacak.

Goethe Enstitüsü göçün 50. yılı kapsamında düzenlenen etkinlikler çerçevesinde, kendileri ya da aileleri Türkiye’den Almanya’ya göç etmiş üç edebiyatçının okuma ve söyleşilerine de ev sahipliği yapacak. Göç geçmişine sahip edebiyat kuşağının önde gelen isimlerinden Aras Ören, Zafer Şenocak ve Selim Özdoğan’ın, “birden çok dünyada yaşamak” üzerine yapacağı söyleşiler; 1 – 3 Kasım tarihleri arasında Sirkeci Garı’nda gerçekleşecek.

Okuma etkinlikleri çerçevesinde Goethe Entitüsü, 4 Kasım Cuma günü, uzun yıllardır Almanya’dan yaşayan ve öncelikle kadınların durumunu anlatan eserler veren yazar Saliha Scheinhardt’ı konuk edecek. Saliha Scheinhardt ile 4 Kasım Cuma günü saat 19:00’da Goethe Enstitüsü Kütüphanesi’nde bir okuma ve söyleşi etkinliği gerçekleştirilecek.

Berlinli yazar, gazeteci ve tiyatro yazarı Anja Tuckermann ile oyuncu ve tiyatro yönetmeni Haluk Yüce tarafından hazırlanan “Yaşamayı Beklerken…” adlı müzikli tiyatro oyunu ise; Goethe Enstitüsü’nün göçün 50. yılı nedeniyle düzenlediği İstanbul programının kapanış etkinliği olarak, 10 Aralık Cumartesi günü saat 20:30’da Beyoğlu Kumbaracı 50’de sahnelenecek.


Bilgi İçin: Goethe-Institut İstanbul
Yeni Çarşı Cad. 32
34433 Beyoğlu - İstanbul, Türkiye
Tel: +90 212 2492009
Faks: +90 212 2525214
info@istanbul.goethe.org
www.goethe.de/istanbul

13 Ağustos 2008 Çarşamba

Finans kapital, kapitalist seyirciler yetiştiriyor!..

Devrimci tiyatro eyleminin engellendiği bir süreçte, finans kapital, elini kolunu sallaya sallaya, bankalarına itaat edecek seyirci yetiştiriyor. Tiyatro... Tiyatro... dergisi patronu Mustafa Demirkanlı'dan tutun, Semaver Kumpanya patronu Işıl Kasapoğlu'na dek, tüm kapitalist tiyatro esnafının destek sunduğu AKBANK, işi çocukların düşlerini kapitalize etmeye dek vardırdı. AKP'nin vitrini Zaman gazetesine yansıyan haberden bir paragrafla birlikte, haberin linkini veriyoruz:


"Geleceğin tiyatro seyircilerini yetiştiriyoruz"

Akbank Sanat Çocuk Tiyatrosu, 36. yılında Anadolu turuna çıktı. Hürriyet Gazetesi'nin 60. Yıl Treni ile 45 il dolaşacak olan tiyatro, dün Sirkeci Garı'ndaydı. 'Masal Masal İçinde' adlı oyununu 43. durağında da sahneleyen grup, Türkiye'nin en uzun süreli çocuk tiyatrosu aynı zamanda.

(Bakınız: Zaman)