7 Eylül 2015 Pazartesi

Tiyatro... Tiyatro... Dergisi vekili Avukat Reyhan Kayışlı yine yenilecek!...

YARGITAY İLGİLİ DAİRESİNE GÖNDERİLMEK ÜZERE

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ YARGIÇLIĞI'NA


DOSYA NO: 2014/468 Esas - 2015/213 Karar


İCRÂNIN ERTELENMESİ İSTEMLİ TEMYİZ DİLEKÇESİDİR...

KONU: 6100 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'na aykırı karara itiraz

Mahkemenin verdiği bu hüküm biçimsel olarak hukuk usûlü ve hukuk yasasına uygun görünmekle birlikte (muhakeme) çoğul, genel, nesnel ve tümel olarak değil de, tekil, özel, öznel ve tikel olarak edilebilmiştir!...


1 - Mustafa Şükrü Demirkanlı tam 1100 kişilik "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" örgütü kurucusu, yöneticisi ve yürütücüsü ve 1100 kişilik imzacı listesinin hazırlanmasını sağlayan olarak hukukun üstünlüğü anlayışıyla değil, "ALTERNATİF HUKUK" anlayışıyla bu sürece dahil olmuştur! Kendisini savunabilmekten, hattâ basit bir dilekçeyi bile yazabilmekten yoksun olduğu, "iki kere iki dört eder" kesinliğinde saptanmasına, bu saptama, işbu mahkemenin dâvâ dosyasında varlığını sürdürmesine karşın, Sayın Mahkeme Yargıcı işinin yoğunluğundan, yılların vermiş olduğu hukuk yorgunluğundan, ânında, ivedilikle reddedilmesi gereken bu hukuk dışı dâvâyı, reddetmediği gibi, kabûl de etmiştir... Aristo mantığının dayattığı denklemle muhakemede bulunan Sayın Mahkeme Yargıcı, "diyalektik hukuk" mantığına asla sahip olmadığından "neden-sonuç" gerçekliğini değil de soğuk bir ruh taşıyan 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu eksikliğine dayandı!...


Çağımıza aykırı bu kararı, asla ve kesinlikle kabûl etmiyoruz!


2 - UYAP'taki izleme olanağından yararlanıp Mustafa Şükrü Demirkanlı başta olmak üzere, 1100 kişilik "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" örgütü elemanlarının "hukuk dışı" dâvâlarını "hukuka aykırı bir dil"le savunan, "ALTERNATİF HUKUK" formu ve normu oluşturmaya eğilimli avukatların eylemleri çok yakın incelemeye alınmalıdır. UYAP'daki "Hüseyin Hilmi Bulunmaz" dâvâ dosyaları mercek altına alındığında, kanıksanmış anlamda olmasa bile, günümüz gerçeği içerisinde, "SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜT KURMA SUÇU" (Türk Ceza Kanunu'nun 220. Madde) işlendiği net bir biçimde anlaşılacaktır. Yerel mahkemede sonuçlanarak, Yargıtay sürecine giren "dâvâ dosyası" öznel, tekil, tikel bir mantıkla değil, nesnel, çoğul, tümel bir mantıkla değerlendirilip, "diyalektik hukuk" bağlamında masaya yatırılmalıdır. Bu yapılmazsa, (söylemeden edemeyeceğim) emperyalist bir yapılanmanın izdüşümü olan "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi"ne gitmek zorunda kalıp, "diyalektik hukuk" anlayışını onlara rahatça anlatacağından, ülkemin zarar göreceğinden büyük endişe duyuyorum. Dünyanın her yerini defalarca gezip, bütün dünya hukuk kültüründen haberdar olan bir sanatçı olarak, ülkemin garipsenmesini garipseyecek olduğumu, şimdiden kayıt altına almak istiyorum... Bu bir "hukuksal tehdit" değil, bu bir duygusal ve entelektüel uyarıdır. Sizi uyarıyorum!


3 - Yazılı anlatım zinhar yeterli olmayacağı için, "İLGİLİ YARGITAY HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI"nda sözlü ifade vererek, olayları, nesnel, çoğul, tümel dille, "diyalektik hukuk"la anlatmak istiyorum.


Gereğinin yapılmasını saygılarım arz ve talep ederim... 8 Eylül 2015



HÜSEYİN HİLMİ BULUNMAZ