16 Mayıs 2014 Cuma

Kayıkçı kavgalarından uzak, Turan Emeksiz vapurunda dramatikleştim!

1. Ulusal Dramatik Yazarlık Çalıştayı'nın düzenlendiği Turan Emeksiz vapurundan!...

Türkiye tiyatrosu, tıpkı Türkiye gibi bilim, edebiyat, estetik ve sanat dışı yaşama alışkanlığı edinmiş çirkin egoların savaştığı ilkel bir alan olarak, dünyanın dibindeki yerini almış durumda!... Bu egolara izin veremeyiz!

Emekçi halk, sosyal devlet ve tüyü bitmemiş yetim anlayışı için değil de, "kendi anarşist ve narsist dünyası için ego koleksiyonu yapan" kişiliksiz kişilerin at koşturduğu tiyatro alanına çok uzun yıllardır hep müdahale ettiğimiz için, mahallenin delisi muamelesi görüyoruz! Bunca hakarete, iftiraya, yalana mâruz kalmamıza karşın, peki neden ısrarla ve de inatla mücadeleye devam ediyoruz?! Bunun bir tek yanıtı var: Sosyalist sanat yapma kararlılığı! Peki, bu kararlılık hangi işe yarıyor? Her şeyden önce emekçi halka, sosyal devlete ve tüyü bitmemiş yetime ihanet etmemeyi sağlıyor! Ha bir de Kültür Bakanlığı Çanağı yalamamayı garanti ediyor! 

Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için meta estetiği üretimine hizmet sunan imgeler yakalayıp, reklâm yazarlığını aşmayan düzeye özen göstererek, hiçbir toplumsal yararlılığı olmayan oyunlarla sahneleri kirletenlere karşı çıkabilmek için neler yapabilmek gerekir?... 

Öncelikle, bilime, edebiyata, estetiğe ve sanata önem vermek gerekir!... Yazı yazmaktan zaman bulamadığı için, kitap okumayan makyajlı yazar müsveddelerinden zinhar uzak durmak gerekir!... Hiçbir kimseye, hattâ kendisine, bir dirhem yararı dokunamayan şişkin egolu tiyatroculardan bucak bucak kaçmak yada onları bucak bucak sürekli kaçırmak gerekir.

Sanattan para kazanmak için, beden pazarlayan insan kılığında İstiklâl Caddesi dışına çıkmamaya özen gösterenlerle hesaplaşabilmek gerekir! 

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz

***

İçinde Uludağ Üniversitesi ve/ya Büktel geçen bâzı yazılar için tıklayın:

Büktel'in verdiği geçici rahatsızlık nedeniyle estetik yazılarımız gecikti...