1 Kasım 2013 Cuma

Asılsız İhbarcı Mustafa Şükrü Demirkanlı her köfteye maydanoz oluyor!

Sanatçılardan Koç'a tepki

Yıldız Kenter, Genco Erkal ve Ali Poyrazoğlu dahil birçok sanatçı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin'in görevden alınmasından sonra gelen istifalara destek çıktı. Kültür Bakanı Koç ise sessiz.

Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Lemi Bilgin'in görevden alınıp yerine Mine Acar'ın atanması üzerine DT'nin yönetim kadrosu ve 12 ildeki tüm bölge temsilcilerinin istifa etmesi sanat dünyasına bomba gibi düştü. İstifalar, DT tarihinde bugüne kadar yaşanan en büyük tepki hareketi olarak nitelendirilirken tiyatro çevreleri görevden alma/atamaların tamamen siyasi olduğu konusunda hemfikir. Gelişmelerle ilgili olarak tüm tiyatro dünyası Kültür ve Turizm Bakanı Atila Koç'u sorumlu tutarken Özdemir Nutku ve Tuncer Cücenoğlu gibi bakanın istifasını isteyenler de var!

Bakan Koç, dün konuyla ilgili sessizliğini bozdu. Bilgin'in görevden alınmasına ilişkin "Teftiş raporunun içeriği söylenmez, gereği yapıldı. Hukuki gereği varsa, o da yapılacaktır. 'Baskı yapılmış' diyorlar. Hayatımda yapmam. Yapılan benim zamanımda değil." açıklamasını yapan Koç, bütün istifaların kabul edildiğini ve boşalan müdürlüklere yeni atamaların yapıldığını da duyurdu. Ancak atananların kimler olduğu konusunda ne bakandan ne de bakanlıktan bir açıklama geldi. Görüşlerine başvurduğumuz tiyatro dünyası, istifa ederek tepkisini belirten DT sanatçılarına tam destek verirken, birçok kişi Bilgin'in başarılı bir yönetici olduğunun altını ısrarla çizdi. 

Yıldız Kenter (tiyatrocu): İstifa edenlerin yanındayım. İşini iyi yapan insanların yerine bu işlerden haberi olmayanları getirmek sanki son günlerde moda oldu. Bu duruma isyan ediyorum, rahatsızım. Lemi Bilgin hem bir oyuncu, hem bir yönetici olarak objektif olmayı bilen, iyi işler yapan biriydi. Neden görevden alındığını anlamak mümkün değil. Bakan Bilgin'i tanımaz, ne işler yaptığını bilmez. Çok tuhaf bir durum. Bu iktidarın amacı ne bilmiyorum. Üst üste yanlışlar yapılıyor. Ve durduğum yerde tüm gücümle istifa ediyorum. DT çalışanlarının yaptığını da takdir ediyorum. Devletle bir ilgim olsaydı, aynısını yapar onlarla istifa ederdim.

Genco Erkal (tiyatrocu): Devlet Tiyatrosu'nda ilk kez bu kadar güçlü, ilkesel bir karşı koyma görülüyor. Bu davranışı bir kazanım olarak kabul etmeli ve onları yürekten desteklemeliyiz. İktidarların olur olmaz durumlarda siyasi gerekçelerle ödenekli sanat kurumlarının işine karışması artık kabul edilmemeli. Ben oyunculardan da geniş çaplı bir protesto bekliyorum. Ancak o zaman belki Kültür Bakanlığı aldığı yanlış kararı gözden geçirmeyi düşünür.

Ferhan Şensoy (tiyatrocu): Lemi Bilgin, DT'nin boyutlarını genişletti. Ödüllendirilmesi gerekirken görevden alınması çok olumsuz ve saçma. Ayrıca Lemi Bilgin'in açıklamalarından öğrendiğime göre Bakanın bir oyunun bazı cümlelerinin çıkarılması gibi bir talebi olmuş. Kültür Bakanı konunun uzmanı değildir, orada dramaturglar ve genel müdür vardır. Bunu da çok terbiyesizce ve çirkin buluyorum.

Tilbe Saran (tiyatrocu): Olayların çok içerisinde değilim. Ciddi bir huzursuzluk var DT'de. Oradaki arkadaşlar kesinlikle uygun olmayan bir davranışla karşılaştıkları için istifa etmişlerdir. Devlet Tiyatroları'nın görev dağılımını sanatsal değerlendirmelerin dışında başka şeyler gözeterek yapmasını doğru bulmuyorum.

Prof. Dr. Özdemir Nutku (DT Edebi Kurul Başkanı): Sayın Bakan tarafından görevinden alınan genel müdür Lemi Bilgin DT'yi birçok yönden zirveye taşıyan usta bir sanatçı, iyi bir tiyatro eğitmenidir. Dürüst, tarafsız ve DT'nin özerkliğinden taviz vermeyen biri. Bugün DT karmaşanın içine itilmiştir. Bu bakımdan yanlış bir karar veren Kültür Bakanı Attila Koç istifa etmelidir.

Tuncer Cücenoğlu (Oyun yazarı): Bu gelişmeler Sayın Koç'tan iyice umut kesmemize neden oldu. Kendisine tavsiyem, ülkemizin yüz akı DT'yi çöküşe götürecek bu müdahalelerden vazgeçmesi ve yeniden sevimli/samimi bir görünüme bürünebilmesi için de hemen istifa etmesidir.

Ali Poyrazoğlu (tiyatrocu): Olup biteni üzüntü ve endişeyle izliyorum. Siyasi otoritenin hiçbir zaman elini sanat kurumlarına uzatmaması gerekir. DT'nin özerkliğine saygı gösterilmelidir. DT iyi bir performans tutturmuştu. Mine Acar'ı duymadım, tanımıyorum.

Hasan Anamur (tiyatro eleştirmenleri Derneği): Olayı çok yadırgadım. DT yıllar sonra belirli bir sanatsal düzeyin üzerine çıkmaya başladığı huzur ortamı yaşamaya başladığı sırada bu tür girişimler yaşanması çok olumsuz.

Mustafa Demirkanlı (Tiyatro Dergisi yayın yönetmeni): İstifalar gerçekten çok şaşırtıcı, sanırım Türkiye tiyatrosundaki ilk ve en büyük tepki hareketi. Bu olayları herkesin soğukkanlılıkla değerlendirmesi gerekiyor.

Ahmet Mümtaz Taylan (DETİS Genel Sekreteri): Bilgin sudan sebeplerle görevden alındı. Bu filmi defalarca izledik. DT yasa güvencesinde özerkleştirilmediği sürece, sanat-siyaset ilişkisi, bu alaturka uygulamalara sahne olacaktır. Toplu istifa, bu kabak tadı veren siyasi müdahalelere karşı kurumdaki büyük tepkinin işareti olarak yorumlanmalı.

Sevda Şener (tiyatro kuramcısı): Bilgin'in ayrılmasına çok üzüldüm. Sık sık yönetici değiştirilmesi DT'nin aleyhine oluyor. Lemi Bilgin'in ben gerçekten çalışkan ve başarılı bir yönetmen olduğunu düşünüyorum. Özellikle tiyatronun yurt çapında yaygınlaşmasına çok katkısı oldu.

Zafer Algöz (oyuncu): Tarihinde ilk defa DT'de bir genel müdürün görevden alınmasından sonra tüm yönetim istifa ediyor. Şu anda kurumun neredeyse tamamı büyük endişe ve gerginlik içerisinde. Kurumun bir oyuncusu olarak Devlet Tiyatrosu'nun istikbali konusunda endişeler taşıyorum. İnsanların rahatsızlığı yapılan atamanın Devlet Tiyatroları'nın geleneksel yapısına uygun olmamasından kaynaklanıyor.

Sibel Arslan Yeşilay (dramaturg-eleştirmen): Siyasiler kendilerini hemen her konuda uzman görüyor. Oysa siyasetçiler unutmamalı ki, sanatta torpil ve particilik sökmez. Uzun vadede sanat kazanır, ama kısa vadede olan tiyatromuza oluyor.

Mine Acar kimdir?

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü olarak vekâleten atanan ve önceki gün yeni görevine başlayan Mine Acar, tiyatro çevrelerinde pek fazla tanınan bir isim değil. İşte eski DT Genel Müdürü Rahmi Dilligil'e yakınlığıyla bilinen Mine Acar'ın özgeçmişi: 1954 Ankara doğumlu Mine Acar, 1971 yılında Tevfik Fikret Lisesi'nden (Fransız Koleji), 1975 yılında da AÜ Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Kürsüsü'nden mezun oldu. 1976-1978 yıllarında Londra'da tiyatroyla ilgili araştırma, incelemeler yaptı. Türkiye'ye döndükten sonra iki yıl Türk Haberler Ajansı Ankara Bölge Müdür Yardımcısı, kültür ve sanat haberlerinin sorumlusu olarak çalıştı. 1980-1984 yılları arasında Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü'nde Dış İlişkiler, Basın ve Halkla İlişkiler ve Protokol işlerinden sorumlu olarak görev yaptı. 1984 yılında Devlet Tiyatroları'na dramaturg olarak giren Acar, eski genel müdür Rahmi Dilligil döneminde (1999-2000) başdramaturgluk yaptı. 2000 yılında Devlet Tiyatroları'nda açılan sınavı birincilikle kazanarak sanatçı kadrosuna geçti. Ancak Kültür-Sen sınavı dava edince mahkeme kararıyla sınav iptal edildi ve Acar yaklaşık 3 yıl sonra tekrar dramaturg kadrosuna döndü. Devlet Tiyatroları'nda 90'lı yılların başından bugüne kadar 40'ı aşkın oyunda prodüksiyon dramaturgluğu ve bir kısmında da
yönetmen yardımcılığı yapan Acar, 20 civarında değişik yönetmenle ve hemen hemen Devlet Tiyatroları'nın tüm bölgelerinde çalıştı. 2000-2001 yılında Devlet Tiyatroları'nda 'Resimli Osmanlı Tarihi' ve 'Yalancı Aranıyor' adlı oyunların yönetmenliğini yaptı. Ayrıca son 10 yıldır Ankara'daki profesyonel nitelikli özel tiyatrolarda 9 oyun sahneye koydu. 10 yıldır çeşitli üniversitelerde (Selçuk Üniversitesi, Devlet Konservatuvarı, Gazi Üniversitesi, ODTÜ) öğretim görevlisi olarak tiyatro dersi veren Acar'ın 24 yıllık eşi Doğan Acar, 15 yıldır aralıksız Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürü olarak görev yapıyor.

(Kaynak: Radikal)