12 Kasım 2013 Salı

Reklâm kulelerine sahip çıkmayan DT, LİNÇÇİ dergiden ödül alabiliyor!

Bulunmaz, LİNÇÇİ dergiden ödül almak yerine, DT kulesinin namusunu koruyor!...

"Suç ve Ceza" sadece bir roman adı değildir. Her toplum, kendi yapısına göre suç oluşturup, bu suçu cezalandırır... Anayasa, hukuk, yasa bunun için vardır. Toplum, içinde bulunduğu üretim ilişkilerine uygun hukuk yapısı oluşturur... Kapitalizm, sanatsal anlamda meta estetiği üretirken, hukuk olarak, "haksızlıkların yasalarla korunması" için yürürlüktedir!

Kapitalist toplumda yapılan tiyatro sanatı dayanışma estetiği değil meta estetiği ürettiğinden, tiyatro alanındaki her kişi ve kuruluş kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için yöntemler belirler... Tiyatro dergilerinin varlığı, tiyatro emekçilerinin dayanışma ruhunu oluşturup, kolektif bilinç vücuda getirmek için değil de Kültür Bakanı Ömer Çelik'e şirin görünebilmek, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt'un karşısında yerlere dek eğilmek, İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürü Şakir Gürzumar'a gülücükler yağdırabilmek, İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin'e "Yürü be oğlum kim tutar seni!..." diyebilmek, Kocaeli Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Mehmet Çevik'e yağlama-yıkama yapabilmek için söz konusu. Gerisi lâf-ı güzâf!

Tiyatro dergileri, işçilerin ideolojisi bilimsel sosyalizm içeriğiyle değil de kuşe kağıda basılmış göz kamaştırıcı biçimiyle varlık gösterirken, tiyatro işçisi olmaya hak kazanmış oyuncular tarafından okunmasa bile, ödül dönemlerinde önemsenerek, emek mantığına ihanet edinilmiş oluyor...

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz