T.C.
İSTANBUL
35. SULH CEZA MAHKEMESİ YARGIÇLIĞI'NA
DOSYA NO: 2013/311 Esas
KONU: Gülhan Avşar Demirkanlı ile Reyhan Kayışlı'nın, hukuku ve kanunu kendi çıkarları için kullanmasına hukukî ve kanunî karşı çıkış!
Tiyatro oyun yazarı Coşkun Büktel ile benim sanatsal ve yazınsal ifade olanaklarımızı ilelebet ilga ve imhâ etmek için bir araya gelen 1100 kişi tarafından düzenlenmiş "ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" eyleminin öncü başlatıcısı ve temel sponsoru Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Sahibesi Gülhan Avşar Demirkanlı ve Tiyatro... Tiyatro... Dergisi vekili avukat Reyhan Kayışlı, hukuku, kanunu, mevzuatı hiçe sayıp, adliyeyi yanıltmak için, Sayın Savcı Muzaffer Pişirici'nin önüne çiğ bir eklektik metin sunmuşlardır. Sayın Pişirici, adliyenin yoğunluğu ve kendisinin yorgunluğu sonucunda hatâlı bir iddianame hazırlayıp size sunmuştur.
LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Sahibesi Gülhan Avşar Demirkanlı ve tiyatro sanatına sürekli olarak hep zarar veren derginin vekili avukat Reyhan Kayışlı, "MÜŞTEKİ" hânesine "Gülhan Demirkanlı" adını yazdırmış olsalar bile hukuku, kanunu ve mevzuatı yüzeysel çıkarlarına yönelik kullanmak için, gerçek anlamıyla Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'ni yine "MÜŞTEKİ" olarak sunabilme kurnazlığı yoluna sapmışlardır!...
Tüzel kişinin "HAKARET" suçlamasıyla "KAMU DÂVÂSI" açtırma yoluna sapması asla tartışılmayacak kadar absürt bir durum olmasına karşın, savcı ve yargıçların yorgunluğundan, adliyenin yoğunluğundan yararlanan Demirkanlı / Kayışlı ikilisi, sürekli olarak yaptıkları hukukî ve kanunî kurnazlıkları yeniden yineleme operasyonu başlatmışlardır!
Daha önce, yine sizin inisiyatifiniz içerisindeki mahkemenizde başlayıp süren dâvâlar ve benim tarafı bulunduğum dâvâ dosyalarının içerikleri UYAP yardımıyla getirtildiği zaman tam 1100 kişilik "ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" eyleminin nasıl da ciddî bir örgütlülük içinde bulunduğu ve aslında, bu örgütlenmenin, tipik bir "SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜT KURMA" işlevine sahip olduğu anlaşılabilir!...
Benimle hukukî karşıtlıklar içerisine girip, bir "HUSUMET" oluşturan (ki benim, kendilerine yönelik olarak hiçbir "HUSUMET" yaklaşımım yoktur) Demirkanlı / Reyhanlı ikilisi, bir müvekkil / vekil kavramından uzaklaşarak, canları sıkıldıkça bana karşı dayanaksız suçlamalarla türlü dâvâlar açıyorlar. Dayanaksız dâvâlarla yetinmeyen Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, "T.C. İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI ÖZEL SORUŞTURMA BÜROSU" makamına "ASILSIZ İHBAR" yaptı...
LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Sahibesi Gülhan Avşar Demirkanlı ve Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın birlikte kurduğu 1100 kişilik "ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ", liderlerinin yönlendirmesi sonucu benim hakkımda hep dayanaksız dâvâlar açtılar. Benim hakkımda sürekli dayanaksız şikâyette bulunanlar da şunlardır:
Ahmet Cüneyt Yalaz, Burhan Gün, Bülent Sezgin, Duygu Dalyanoğlu, Eyyüp Fırat Kuyurtar, Fırat Güllü, Gülhan Avşar Demirkanlı, Kemal Aydoğan, Levent Çağlayan, Mehmet Bozkır, Mustafa Şükrü Demirkanlı, Nihat Haluk Bilginer, Nurhan Tekerek, Oyun Atölyesi, Ömer Faruk Kurhan, Reyhan Kayışlı, Sevil Deniz Karahaliloğlu, Süleyman Anıl, Uğur Demirci Tosun...
Bana karşı asılsız ihbarda bulunarak, dayanaksız dâvâ açmakla birlikte, yasalara aykırı bir biçimde şikâyette bulunanların da içinde bulunduğu yukarıda sunduğum listedeki kişiler, hiçbir zaman için, hiçbir kimseyi "DÂVÂ VE ŞİKÂYET" etmeyeceğim sözümden yararlanıp, adliyeyi gereksiz yere meşgûl etme suçu işlediler. Ancak, benim sürekli olarak yinelediğim; "Bana noter onaylı ihtarname gönderene ben de noter onaylı ihtarname gönderirim, beni savcılığa şikâyet edeni ben de savcılığa şikâyet ederim, benim hakkımda tazminat dâvâsı açana ben de tazminat dâvâsı açarım..." sözümü asla ve kesinlikle hiçbir zaman için ciddîye almayan 1100 kişilik "ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ" sözümün hep arkasında durduğumu ve savcıların sürekli bir biçimde hep kendilerinin aleyhine, hep benim lehime "KAMU DÂVÂSI" açmalarıyla birlikte ne yapacaklarını şaşırdıkları için artık ellerindeki tek koz olarak hukuku ve kanunu saptırma yoluna yöneldiler. İşte şu ânda görülmekte olan dâvâ dosyasının içeriği de, sizin muhakeme etme sürecinizden dönmese bile, mutlaka Yargıtay'dan dönecektir. Buna kesinkes eminim... Bu nedenle, "TÜRK CEZA KANUNU / CEZANIN ERTELENMESİ - CEZA MUHAKEMESİ KANUNU / HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI" önerisini kabûl etmiyor, reddediyorum!... Suç işlemediğim için, herhangi bir "AF" önerisini elimin tersiyle itiyorum...
Benim, "1100 örgüt üyeleri"ne açtı(r)ğım dâvâlar şunlardır:
Gülhan Avşar Demirkanlı
24. Asliye Ceza Mahkemesi - 2013/201
24. Asliye Hukuk Mahkemesi - 2013/205
İsmail Can Törtop
2. Sulh Ceza Mahkemesi - 2013/523
23. Asliye Hukuk Mahkemesi - 2013/230
Levent Çağlayan
8. Sulh Ceza Mahkemesi - 2013/843
Mustafa Şükrü Demirkanlı
2. Sulh Ceza Mahkemesi - 2012/663
12. Sulh Ceza Mahkemesi - 2013/664
22. Sulh Ceza Mahkemesi - 2013/551
27. Sulh Ceza Mahkemesi - 2012/943
40. Asliye Ceza Mahkemesi - 2013/399
6. Asliye Hukuk Mahkemesi - 2012/481
23. Asliye Hukuk Mahkemesi - 2013/205
SONUÇ VE İSTEM: Karşımdaki tam tamına 1100 kişiden oluşmuş
"ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ" eylemcilerinin hukuku, kanunu, mevzuatı hiçe saydıklarını görüp, benim "BERAAT" etmemi, onların ise yargılanmalarını saygılarımla arz ve talep ederim!... 23/10/2013
HÜSEYİN HİLMİ BULUNMAZ