Davacı Seval Deniz Karahaliloğlu ve onun tuttuğu avukat Murat Çoban, nesnel gerçekleri değil, öznel gerçekleri, hattâ gerçek olmayan ifadeleri mahkeme yargıcına sunarak, kendilerince beni, daha baştan mahkûm ettirebilmek için, gerçeklerin çok somut yanlarını gizlemeyi yeğliyorlar. Örnekse, birinci duruşmada net bir biçimde görüldüğü gibi, Karşıyaka 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nde bana karşı DOSYA NO: 2012/289 ile başlatılan ve benim aleyhime sonuçlanan davanın dosyası Yargıtay'da olmasına karşın, sanki o dava, tamamıyla benim aleyhime sonuçlanmış havası oluşturulmak istendi. Aslında ben araya girip de, işin gerçeğini, dava dosyasının Yargıtay'da bulunduğunu belirtmesem, Sayın Yargıç tarafından soruşturulacağını bilsem de, belki bir dalgınlığa gelinebilir ve yargılanma süreci benim aleyhime, onların lehine seyretmeye başlardı.
Daha önceki açıklamalarımda belli bir dozda ifade etmiş olabildiğim ve somut belgelerle desteklediğim süreci, dört maddeyle dile getireceğim...
YAKINDA! ÇOK YAKINDA!! PEK YAKINDA!!!
Daha önceki açıklamalarımda belli bir dozda ifade etmiş olabildiğim ve somut belgelerle desteklediğim süreci, dört maddeyle dile getireceğim...
YAKINDA! ÇOK YAKINDA!! PEK YAKINDA!!!