14 Nisan 2013 Pazar

Berfin Yayınları Sahibi İsmet Arslan yönetimindeki kültür dergisi Berfin Bahar, mütevazı (alçak gönüllü) yapısını, mütevazi (birbirine paralel olan) olmadan, kapitalizmle uzlaşmamaya gayret ederek sürdürüyor!...

İçeriğinin tümüne kefil olmasam, şiirlerinin çoğunu beğenmesem de, (yöneticisi İsmet Arslan'ın inatçı kişiliğiyle yayınladığı) Berfin Bahar Dergisi'nin bunca yıldır yayınını sürdürmesine şapka çıkarıyorum!...

Tiyatro sanatına bîhaber olarak yaklaşan Berfin Bahar'da yayınlanmış tiyatro yazılarının hemen hemen hepsinden nefret ediyorum... Estetik bilinci gelişmemiş kişilerce yazılan tiyatro yazılarına zaman zaman yol vererek, "tiyatro kirliliği" oluşturan Berfin Bahar Kurucusu Genel Yayın Yönetmeni Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve de "her türlü hamalı" İsmet Arslan'la çok yakın olmamıza karşın, dergisinde yayınladığı dezestetik tiyatro yazıları nedeniyle, yumuşak tonda bile olsa tartışabiliyoruz hâlâ.


Derya Kızılaslan'ın yazıp, Berfin Bahar'da yayımladığı "Testosteron Oyunu" başlıklı yazının ne kadar estetik dışı olduğunu dile getirdiğim şu geliştirici yazıyı okuduğunuzda, İsmet Arslan'ın nasıl bir dezestetik çembere alındığını, nasıl çaresizliğe sürüklendiğini hemen anlarsınız:


Berfin Bahar tiyatrodan hiç anlamayan Derya Kızılaslan'a yazı yazdırdı!


Ben, yukarıda linkini verdiğim bu geliştirici yazıyı yazıp, yayımladıktan bir ay sonra, Derya Kızılaslan bana telefon ederek, olmadık hakaretler, olmadık iftiralar, olmadık tehditlerde bulundu. Bunları burada yazmak istemememin birincil nedeni, onlarca ilginç davayla uğraşırken, bir de, tiyatrodan hiç anlamayan Derya Kızılaslan'la papaz olmamak isteğidir.

Bütün çaresizliklerine, bütün dezestetik yapısına, bütün siyasal içerik olarak anlaşmazlıklarımıza karşın, Berfin Bahar'ın bunca yıldır sürekli olarak yayınlanıyor olması bile, gayet büyük bir yayıncılık başarısıdır!...

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz