Ben, Kültür Bakanlığı Çanağı yalamadan tiyatro sanatıyla ilgilenebilmek için, özgürlüğümü hep çalışmakta buluyorum... Kültür Bakanlığı Çanağı yalayarak ancak tiyatro yapan yada yapmaya çalışan tiyatro esnafı, cephe gerisinde ganimet bekleyen zavallı çaresizler gibi, ya izbe meyhanelerde, ya kafeteryalarda, yada kendilerine ait sığınak biçimindeki tiyatrolarda
Kültür Bakanlığı Çanağı yalama sırasını bekliyorlar... Kültür Bakanlığı, onların önlerine kemikli bir çanak koyarsa seviniyor, bir çanak koymazsa alabildiğine üzülüyorlar... Oysa, ceset durumuna gelen Türk tiyatrosunda, Kültür Bakanlığı Çanağı yalayarak tiyatro yapmak için iyice debelenenler hızla, hem de şimşek hızıyla uçuruma yuvarlanmaya devam ediyorlar!...
Ben, bugün (15 Mart 2013 Cuma) yine, özgürlüğümü elde etmenin büyük keyfini yaşadığım Litvanya / Vilnius'daki fuar alanında çalışırken, Asayiş Şube'den bir polis memuru telefonla arayarak, beni Asayiş Şube'de ifade vermeye çağırdı. Ben, Litvanya'da olduğumu söyleyince en kısa zamanda oraya gelmemi belirtti... Ancak pazartesi günü gelebileceğimi söyleyince de, salı günü beni beklediğini belirtti... İfade konusunun içeriğini sorunca, "Bir tiyatro dergisini şikayet ve dava etmişsiniz!" dedi. "Kim hakkında şikayetçi olmuşum?" diye sorunca da, polis memuru yineledi: "Bir tiyatro dergisini şikayet ve dava etmişsiniz!" Polislerdeki yineleme çok meşhur!
Ben, Türkiye'ye döner dönmez, ceset durumuna gelmiş Türk tiyatrosunun iğrenç çürümüşlüğü ve tiksinç küflenmişliğiyle uğraşmayı sürdüreceğim.
1 - 17 Mart 2013 Pazar günü, LİNÇ KAMPANYASI düzenleyicisi ve imzacısı Ömer Faruk Kurhan ve onun tuttuğu sadık avukatlar Eyyüp Fırat Kuyurtar'la Uğur Demirci Tosun'a ısrarla, inatla hukuk dersi vereceğim...
2 - 19 Mart 2013 Salı günü Asayiş Şube'de devrimci bir ifade vereceğim.
3 - 20 Mart 2013 Çarşamba günü, yeniden LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Sahibi Sayın Gülhan Avşar Demirkanlı ile ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığı'nda ifade vereceğim...
Ben bunlarla uğraşırken, tiyatro yaptığını iddia eden çürümüş tiyatro esnafı, sürekli olarak sahneleri işgal etmeye devam edip, resmi tiyatro kurumlarından aldıkları reklamla yaşayan tiyatro dergilerinde endam gösterecekler. Onlar tiyatrocu sayılacak, ben tiyatrocu sayılmayacağım.
Ben, Türk tiyatrosundan nefret ederken, kendi durumumdan memnunum.
Sosyalsit Sanatçı Hilmi Bulunmaz
