Dünya oluştu oluşalı beri, iki ana kitle söz konusu; emekleriyle geçinenler ve emekleriyle geçinenlerin tam ensesinde birer Kırım Kongo Kenesi gibi ikâmet edip, emekçi halkın canına okuyanlar.
Bizim işimiz tiyatro olduğuna, bizim konumuz tiyatro sanatıyla "sınırlı" olduğuna göre, bu sanat dalındaki karşıtlıkları ikide bir hızla gündeme getirmek durumunda, bu gündemi sürekli olarak sıcak tutmak zorundayız. Tiyatroda iki ana düşünce akımı söz konusu; emekleriyle geçinenlerin dünyasını sahneye taşıyan Lev Tolstoy ve emekleriyle geçinenlerin ensesinde birer Kırım Kongo Kenesi gibi ikâmet edip, emekçi halkın canına okuyanlara gusül abdesti aldırarak, bu asalakları vaftiz eden Shakespeare düşüncesi.
"Türkiye Tiyatro Tarihi" kavramı içerisindeki temel çelişkinin gelip dayandığı ikilem şudur; LİNÇÇİ olmak yada LİNÇÇİ olmamak!
Bulunmaz Tiyatro Genel Sanat Yönetmeni Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz'ı sanal âlemde de olsa, İnternet ortamında da olsa, LİNÇ etmek için başı çekenlerin hemen hemen bütününün, hepsinin, tamamının, tümünün, aynı zamanda birer Shakespeare Çocuğu, Hilmi Bulunmaz'ın bir Tolstoy Çocuğu olduğu gerçeğidir.
LİNÇ KAMPANYASI sürecinde kuramsal olarak çok sıkı bir çalışma yürütüp, küçük burjuva ruhuna sahip kaypak insanları ağır ağır ve birer birer örgütleme gücü, Shakespeare Çocukları'nın ana karargâhı, merkez üssü Boğaziçi Üniversitesi'ndeydi. Her ne kadar, Boğaziçi Üniversitesi ana karargâhı, merkez üssü, otağı, bizim verdiğimiz sert mücadele ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu tiyatro esnafının büyük biraderi LİNÇÇİ Ömer Faruk Kurhan'ın bize karşı açtığı kamu davasını çatır çatır biz kazanıp, bizim BERAAT etmemiz sonucu, zorunlu olarak geri çekilme söz konusu olunca, LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, ister istemez yalnızlaştırılmış oldu.
Özetle şunu söylemek istiyoruz: Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için gerekli ve zorunlu olan araç-gereçlerden biri de Shakespeare ögesidir. Dört yüz yıldır dünya halklarının şimşek hızıyla sömürülmesine katkıda bulunup, dünya tiyatro sahnelerini kirleten Shakespeare'in gerici rüzgârını arkasına alarak geri geri ilerleyen Boğaziçi Üniversitesi, Tolstoy'un ileri rüzgârıyla ileri ileri gerileyecektir. Bu mücadeleyi, tabii ki, söke söke biz kazanacağız!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Bizim işimiz tiyatro olduğuna, bizim konumuz tiyatro sanatıyla "sınırlı" olduğuna göre, bu sanat dalındaki karşıtlıkları ikide bir hızla gündeme getirmek durumunda, bu gündemi sürekli olarak sıcak tutmak zorundayız. Tiyatroda iki ana düşünce akımı söz konusu; emekleriyle geçinenlerin dünyasını sahneye taşıyan Lev Tolstoy ve emekleriyle geçinenlerin ensesinde birer Kırım Kongo Kenesi gibi ikâmet edip, emekçi halkın canına okuyanlara gusül abdesti aldırarak, bu asalakları vaftiz eden Shakespeare düşüncesi.
"Türkiye Tiyatro Tarihi" kavramı içerisindeki temel çelişkinin gelip dayandığı ikilem şudur; LİNÇÇİ olmak yada LİNÇÇİ olmamak!
Bulunmaz Tiyatro Genel Sanat Yönetmeni Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz'ı sanal âlemde de olsa, İnternet ortamında da olsa, LİNÇ etmek için başı çekenlerin hemen hemen bütününün, hepsinin, tamamının, tümünün, aynı zamanda birer Shakespeare Çocuğu, Hilmi Bulunmaz'ın bir Tolstoy Çocuğu olduğu gerçeğidir.
LİNÇ KAMPANYASI sürecinde kuramsal olarak çok sıkı bir çalışma yürütüp, küçük burjuva ruhuna sahip kaypak insanları ağır ağır ve birer birer örgütleme gücü, Shakespeare Çocukları'nın ana karargâhı, merkez üssü Boğaziçi Üniversitesi'ndeydi. Her ne kadar, Boğaziçi Üniversitesi ana karargâhı, merkez üssü, otağı, bizim verdiğimiz sert mücadele ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu tiyatro esnafının büyük biraderi LİNÇÇİ Ömer Faruk Kurhan'ın bize karşı açtığı kamu davasını çatır çatır biz kazanıp, bizim BERAAT etmemiz sonucu, zorunlu olarak geri çekilme söz konusu olunca, LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, ister istemez yalnızlaştırılmış oldu.
Özetle şunu söylemek istiyoruz: Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için gerekli ve zorunlu olan araç-gereçlerden biri de Shakespeare ögesidir. Dört yüz yıldır dünya halklarının şimşek hızıyla sömürülmesine katkıda bulunup, dünya tiyatro sahnelerini kirleten Shakespeare'in gerici rüzgârını arkasına alarak geri geri ilerleyen Boğaziçi Üniversitesi, Tolstoy'un ileri rüzgârıyla ileri ileri gerileyecektir. Bu mücadeleyi, tabii ki, söke söke biz kazanacağız!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız: