5 Mart 2012 Pazartesi

Bulunmaz, bugün (5 Mart 2012) "T.C. İSTANBUL 8. SULH CEZA MAHKEMESİ YARGIÇLIĞI'na" verdiği savunma dilekçesinin bir bölümünde şu önemli sözleri de dile getirmeye asla çekinmedi: "Mehmet Bozkır, kendisinin anlattığı gibi biri değil, 'LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ LİDERİ' Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın yönlendirdiği 'LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ ÜYESİ'dir. Bunu nereden biliyorum? Deliller kısmında belirtmiş olduğum gibi, bana karşı düzenledikleri 'LİNÇ KAMPANYASI' belgeleri incelendiğinde, Mehmet Bozkır'ın, Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın başlatmış olduğu kampanya içerisinde bulunduğu derhal anlaşılacaktır."

T.C.
İSTANBUL
8. SULH CEZA MAHKEMESİ YARGIÇLIĞI'na

Mehmet Bozkır'ın şikâyeti sonucu Soma Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2011/1811 soruşturma numarasıyla hakkımda başlatılan kamu davası nedeniyle suçlanmaktayım. Mehmet Bozkır, kendisinin anlattığı gibi biri değil, "LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ LİDERİ" Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın yönlendirdiği "LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ ÜYESİ"dir. Bunu nereden biliyorum? Deliller kısmında belirtmiş olduğum gibi, bana karşı düzenledikleri "LİNÇ KAMPANYASI" belgeleri incelendiğinde, Mehmet Bozkır'ın, Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın başlatmış olduğu kampanya içerisinde bulunduğu derhal anlaşılacaktır.

Ben, Mehmet Bozkır'a hiçbir zaman için hakaret etmedim, hakaret etme amacıyla bir eylemlilik içerisine girmemekle birlikte, hakaret isteğinde bile asla ve kesinlikle bulunmadım. Ben, bir edebiyat ve tiyatro sanatçısı olduğum için, sözcükleri, tümceleri, paragrafları, günlük kullanım biçiminde değil, entelektüel düzlemde ve imgelemsel anlamda kullanıyorum. Örnekse ben, Mehmet Bozkır için, varsayalım ki; "güçlü değil de gariban bir yazar olduğunu" dile getirmiş olduğumda, Mehmet Bozkır'la alay etmek, ona hakaretamiz davranmak düşüncesinde olmuyorum. Bu sözü ettiğimde, aynı zamanda bir yazarlık dersi veren eğitmen olduğum için, Mehmet Bozkır'ın güçlü bir bir yazar olmasını arzu ediyorum anlamıyla hedefime ulaşmak istiyorum. Ben, durduk yerde, hiçbir nedeni yokken, neden Mehmet Bozkır'a yada herhangi bir kişiye hakaret etme kastı taşıyayım ki? Tabii ki, Mehmet Bozkır, kendisi "LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ ÜYESİ" olduğu için, kendesine karşı en hafif sözleri bile kullanmış olsam, suçluluk psikolojisi içerisinde olduğundan, en hafif sözleri bile ağır bir hakaret ögesi olarak algılamak zorunda kalıyor.

Mehmet Bozkır, herhangi bir özgünlük içeren yazılar yazmak yerine, ilköğretim öğrencisi düzeyinde yazılar kaleme almaktadır. Dolayısıyla, iddia ettiği gibi özgün yazılar yazabilecek düzeyde olmadığı için, onun yazılarını yayınlamakla, herhangi bir yazınsal değeri kullanmış olmuyorum. Ben, Mehmet Bozkır'ın acemi bir yazar olduğunu ve kendisini geliştirmesini sürekli olarak vurgulayan bir yazarım. Ben, kırk yıldır yazarlık yapan ve aynı zamanda Türkiye Yazarlar Sendikası üyesi bir insan olarak, nasıl ki, kendi tiyatromda yazarlık dersi veriyorsam, Mehmet Bozkır'a da yazarlık dersi verme gereksinimi duyuyorum.

Ben, Mehmet Bozkır'ın iddia ettiği gibi, onunla ilgili yazıda herhangi bir "ayı fotoğrafı" değil, "pasta yiyen köpek fotoğrafı" kullandım. Bu fotoğrafı kullanmaktaki amacım, herhangi bir dalga geçme, hakaret etme değil, yazının imgelemini geliştirmek düşüncesidir.

Mehmet Bozkır, avukatlık esnaflığı yaparken, müşteri sayısını ve dolayısıyla gelir kaynaklarını artırabilmek için, benim gibi ünlü bir tiyatrocunun adını kullanma yoluna gitmektedir. Mahkemeniz, Mehmet Bozkır'ın ciddiyetten uzak emellerine alet olmamalıdır.

SONUÇ VE İSTEM:

T.C. Soma Sulh Ceza Mahkemesi'nde başlatılan davaya itiraz ediyor ve bu davanın benim lehime BERAAT ile sonuçlanmasını istiyorum. 05/03/2012

Hüseyin Hilmi Bulunmaz

DELİLLER:
1) BİRİNCİ LİNÇ KAMPANYASI 
(Link: http://tiyatroyun.blogspot.com/2008/03/bir-iftirann-bataklk-anatomisi.html)
2) İKİNCİ LİNÇ KAMPANYASI
(Link: http://www.coskunbuktel.com/lincimzacilari.htm)