14 Aralık 2011 Çarşamba

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz, kendisini bir kaşık suda (1100 KİŞİLİK LİNÇ KAMPANYASINDA) boğmak isteyenlerden LİNÇÇİ Haluk Işık'ın yazısını okudu!

Bulunmaz, LİNÇÇİ Haluk Işık'ın yazısını okudu (Fotoğraf: Hilmi Bulunmaz)


Sözde "İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Danışmanlığı" yaptığı için kendini yazar sanan, Aydınlık Gazetesi'nde bir köşe kapıp sözüm ona "İtiraz Yazıları" döktüren, 1984 yılında girdiği Devlet Tiyatroları'na sattığı oyunlarla gününü gün eden, LİNÇÇİ MitosBoyut'tan çıkmış kitaplarına bakılarak oyun yazarı sanılan, 27 Mart'ta dünyaya gelmenin dışında tiyatroyla hiçbir göbek bağı bulunmayan LİNÇÇİ Haluk Işık, eline-diline doladığı beş para etmez imgelerle, hem kendini ve hem de Aydınlık Gazetesi okurlarını oyalama, yeni yetme okurların gözlerini boyalama dışında herhangi bir işe asla ve kesinlikle yaramıyor.

Yukarıdaki fotoğrafta görmüş olduğunuz Aydınlık Gazetesi'nin 14 Aralık 2011 tarihli, 14. sayfasındaki LİNÇÇİ Haluk Işık tarafından kaleme alınmış "İtiraz Yazıları" köşesinin başlığı: "Bildiğimiz Yerden"...

Dünyadaki herhangi bir koordinat noktasının neresini bildiğini bilemediğimiz LİNÇÇİ Haluk Işık, ilköğretim düzeyindeki bir çocuğun edebiyat aşkından bile çok uzakta olması nedeniyle, "Bildiğimiz Yerden"in neresi olduğunu doğru dürüst anlatamıyor.

Yazısının omurgasını, mesleksel ve sanatsal şovenizm duygusuna yaslayan LİNÇÇİ Haluk Işık, "İtiraz Yazıları" içeriğindeki sözüm ona yazısının daha birinci paragrafında bakınız neler zırvalıyor:

"Herkesin her şeyi bildiği demlerden geçiyoruz. Bu sağırlar sofrasının hâlâ yaşıyor olmasını, başka türlü nasıl açıklayabiliriz? Doğrusu, kimileri için hava hoş. Esen rüzgarı arkalarına aldıklarından, kokulardan uzak olduklarını düşünüyorlar. Oysa gerçek şudur ki, o sofranın en geveze, en pervasız ve sandalyeyi korumak kaygısıyla, en saldırgan üyesidirler. Zaman zaman bu konuyu yazılarımda işlediğim malum. Mühendisin doktorluğa, maliyecinin mimarlığa, bakkalın hakemliğe, hakemin hakimliğe pek meraklı olduğu bir ülkemiz var. O yüzden, adına sağırlar sofrası dediğimiz bugünlerde, uzmanlık azmanlık birbirine girmiş durumdadır. Doğrusu, bu anlamda bir kültürünüz yoksa toz duman içinde sözünüzün işitilmesi, kutuplarda ananas yetişmesi olasılığı kadardır. (Meğer yetişiyormuş ve ben eleştirdiklerimin yanına iliştiriliyormuşum!) İşlerin yolunda gitmemesinin en önemli nedeni, bence bu vahim tablodur."

Yukarıdaki anlamsız, basit, düzeysiz, yüzeysel söylem, LİNÇÇİ Haluk Işık'a ve onunla birlikte LİNÇ KAMPANYASI düzenleyen 1100 kişiye bir zarar vermez. Bir LİNÇ KAMPANYASI düzenleyebilecek denli gözü dönmüş kişiler, zâten bu anlamsız, bu basit, bu düzeysiz, bu yüzeysel söylemi bile hak etmeyecek anlamsızlıkta, basitlikte, düzeysizlikte, yüzeysellikte yaşayan kişiler olarak LİNÇ TARİHİ içerisindeki yerlerini sağlamca almış bulunuyorlar.

Ancak...

Aydınlık Gazetesi'ni bir halt sanan okurlar, bu anlamsız, bu basit, bu düzeysiz, bu yüzeysel söylemle yanlış düşüncelerle bezenip, yanlış dünya görüşüne sahip olabilirler.

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz