Neslihan Kolaylı - ( 12/30/2008 )
Melih Anık...Şu kısacık hayatta bir Oyun Atölyesidir tutturmuşsnuz gidiyor.Meyva veren ağaç taşlanır hadi onu hepimiz biliyoruz.Peki bu çirkin benzetmeler,bayağı aşağılamalar neden acaba??Tabi eleştrin ama sanırım eleştrinin Türkçe de ki karşılığını benden daha iyi biliyorsunuzdur.Malesef soytarıları yanlış yerde arıyorsunuz:)Bu çirkin saldırıdan dolayı dilerim özür dilerseniz..Ne kadar zor ve yıldırıcı şartlara rağmen tiyatro yaptığımızı bilseydiniz sanırım keyiflerinin o kadar da yerinde olmadğını anlardınız.Sahne de ki 7 arkadaşımızı da kutluyorum.Ve hayatımda izlediğim en iyi oyunların çıktığı bu ’Atölye’ iyi ki var diyorum.Bir de aşağıladığınız Türk kadını olaral cevap vermek istiyorum:)Evet en çok bizler gülüyoruz oyunda...Kadınlar kendilerini aşağılayan espirilere değil aşağılamaya çalışan erkek zihniyetine gülüyor....Oyunda zaten bunun üstüne kurulu.Bize bizi dışardan gösteriyor:)Bilmem tiyatronun amacının bu olduğunu belki sizde biliyorsunuzdur...Son olarak Tiyatro Yöneticisi diye bahsettiğiniz hayatını tiyatroya adamış,bu uğurda çok seyden vazgeçmiş,onlarca genç oyuncuya tiyatronun kapılarının açmış;bu işi ticari amaçla en son yapacak ve belki de asla yapmyacak bir insanı böylesine karalamak size yakısmadı...Keşke tanıma fırastı bulsaydınız eminim çok utanırdınız...Saygılar..
(Kaynak: tiyatrodunyasi.com)