6 Eylül 2011 Salı

Böyle olur geri bıraktırılmış ülke burjuvazisinin eğlencesi!

Bir ülkedeki kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için, nasıl ki asker ve polise gereksinim duyulursa, halkın mışıl mışıl uyuması için "saz çalacak" müzisyenlere de gereksinim duyulur. Fazıl Say da, halkı mışıl mışıl uyutan müzisyenlerin başında gelenlerden biri...

Nâzım Hikmet'in "Akşam Gezintisi" şiirini, 2002 yılında sansürleyerek piyasaya sürecek kadar gözü dönmüş bir kapitalist olan Fazıl Say, şimdi de terbiyesizliği ile gündemde kalma çabasında...

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz


***

'Küfür edip kovdum özür dilemeyeceğim'


Say, kendisini küçük düşürmeye çalışan Nedim Hazar'a, küfür edip bardaktaki viskiyi fırlattığını kabul etti.

Nedim Hazar'ın eşi Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye temsilcisi Dr. Ulrike Dufner'le yaşadığı tartışmayla gündemde olan Fazıl Say'dan açıklama... Say, olayın sorumlusunun karşı taraf olduğunu ve özür dilemeyeceğini söyledi. İşte ünlü piyanistin açıklaması:

Geçtiğimiz Salı gecesi Burgazada'da dostlarımla yemek yerken, gece 02:00 civarında bir karı-koca gelip bitişikteki masaya oturdu. Restoran sahibi bizi tanıştırdı.

Kadını (Dr. Ulrike Dufner), Yeşiller'in Baden Wuttemberg eyaletindeki başarısından dolayı kutladım. Hatta, 'Almanya'da eskiden Yeşiller, Sosyal Demokratlar'ın küçük kardeşiydi; şimdi Sosyal Demokratlar, Yeşiller'in küçük kardeşi' diye espriler yapılıyor, seviniyorsunuzdur diye iltifatta bulundum.

Ama birkaç saniye sonra, Nedim Hazar, tatsız bir dille beni, görüşlerimi ve babamı eleştirmeye başladı. Cümleleri provokatif ve tahrik ediciydi, amacı küçük düşürmek ve sinirlendirmekti. Bunun üzerine masamdan kalkmalarını söyledim. Kalkmadılar ve adam provoke ederek konuşmaya devam etti. Çok sinirlendim ve adama yüksek sesle gitmelerini söyledim, 's...r git' diyerek tekrar ettim. (...) Adam bu sırada CHP ile ilgili laflar etti. Yanımda oturan Güvenç Dağüstün, hapisteki Soner Yalçın'ın ikimizin de dostu olduğunu söyledi ona. Adam bu cümleye tuhaf bir reaksiyonda bulundu. Bu tahrik karşısında sinirlenip onları kovdum, elimdeki viski bardağını adama boca ettim.

PET ŞİŞEYİ YERE ATTIM, VURMADIM

Akşam'ın haberine göre; Fazıl Say, Dr. Ulrike Dufner'in 'Pet şişe attı' iddiasına ise şöyle cevap verdi: Türkiye'yi hiç tanımadığını söylemek için yanına gittim. Kendisine vuracağımı iddia etmiş, ben hayatımda kimseye vurmadım, vuramam da zaten. Çünkü aynı ellerle ertesi gün konser verecek olan yine benim. Onlar gittikten sonra da sinirlenip bir pet şişeyi yere attım. Onlardan özür dilemeyeceğim, çünkü suçlular.

(Kaynak: Milliyet)