3 Ağustos 2011 Çarşamba

Türk tiyatrosu, gündüz mumla oyuncu arıyor; daha çok ararsınız!

İnsan, eylemsiz yaşayamaz. İnsan, bir ağaç yada bir taş olmadığına göre, eylemsiz yaşayamaması, zâten doğal bir durumdur,

İnsan, toplumsal eylemlilik içerisinde devinirken, eğer kendisi ve toplum gereksinim duyuyorsa, bu eylemlilik süreci içerisinde, oyunculuk da yapar.

İnsan, sadece günlük işlerin gerektirdiği durumun dışına çıkıp, sinema yada tiyatroda oyunculuk yapmak isterse, çok çetin bir oyunculuk çalışmasından geçmelidir.

İnsan, herhangi bir kentsel mobilya üzerine yapıştırılmış basit bir "Oyuncu Arıyoruz!" duyurusuna bakarak oyunculuk serüvenine atılırsa, ya basit bir tiyatroda çalışan vasat bir işçi olur yada Kültür Bakanlığı çanağı yalayan bir tiyatroda köle olur.

İnsan, yukarıdakine benzer bir duyuruyu ciddiye almaya başlarsa, hem kendisini, hem tiyatro sanatını ve hem de tarihsel kazanımları hiçimsemiş olur. Birkaç gün önce Çemberlitaş'taki Fırat Kültür Merkezi önünde gördüğüm bu afişin fotoğrafını ancak şimdi yayınlamam mümkün oldu.

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz