5816 Sayılı Atatürk'ü Koruma Kanunu "Dünyada başka bir örneği İngiltere'de var olan kanun. Kraliçeye sadakat ve bağlılık kanunudur. Kraliçeyi eleştirmek suç sayılmaktadır."
(Kaynak: Ekşi Sözlük)
***
Atatürk'ü koruyan kanuna yaslanarak, kendilerini âdeta tılsımlı bir zırha büründüren Türk aydınları, ukalâlıklarını hâlâ sürdürebilme yüzsüzlüğünü gösteriyorlar. Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için, duygudan yoksun imgelerini halkın üzerine fışkırtırken, nörolojik yetersizliklerini Atatürk sözcüğünün beton renkli ruhsuzluğuna terk eden tatlı su solcusu aydınlar, halkın somut acılarına ortak olma isteği içerisinde olmadıklarından, onların söyledikleri düzeysiz sözler, hiçbir zaman için inandırıcı ve ivmelendirici olamıyor. Levent Kırca da, bu sentetik aydınlardan biri olduğu için, sürekli olarak gözlerini diktiği Atatürk fotoğrafının flu görüntüsünün etkisinde kalıyor. Oysa hayat, çok daha renkli akıyor. Levent Kırca gibi düşünsel miyop hastalığına tutulan aydınlar, Aydınlık Gazetesi'nin yapay dünyasında soluk alırlarken, kuvözdeki korunmaya muhtaç bebeklerden pek de rahat bir hayat sürdürmüyorlar. Levent Kırca'nın beton renkli sayıklamalarını, habervaktim.com sitesinden aktarıyoruz. Okuyunuz...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Levent Kırca'nın Seçim İtirafı!
Aydınlık'ta yazan Kırca, seçim gecesi yaşadığı hissiyatı ortaya döktü. Atatürk'ün resmine bakamadığını söyleyen Kırca, 'Yazıklar olsun' demekten de çekinmedi.
İşte Levent Kırca'nın Aydınlık Gazetesi'ndeki köşesinde kaleme aldığı cümleler:
"Seçim sonuçlarının ilan edilmeye başlandığı ilk yarım saat içinde durum aşağı yukarı anlaşılıyor, suratlarımız düşüyor ve yüzümüzde hafif bir morarma oluyor. Anlıyoruz ki Türkiye ameliyat masasında kalmış. "Çok yazık" diyorum kendi kendime...
Çıkan sonuca bak... Yazıklar olsun! Yazıklar olsun bize! Demek ki yeteri kadar koruyamıyoruz bize emanet edilen Cumhuriyeti. Duvarımda Atatürk resmi asılı. Başımı kaldırıp bakamıyorum yüzüne mahcubiyetten. "
(Kaynak: habervaktim.com)
