"Devletin malı deniz, yemeyen domuz!!!..."***
Tarih: 7 Ocak 2011
Saat: 10.03
Türkiye'nin en büyük kenti İstanbul'daki en büyük cadde İstiklâl'de bulunan en büyük kitapçılarından ve her türlü derginin satıldığı MEPHISTO'nun 249 06 87 nolu telefonunu tuşladım ve telefona bakan "sorumlu" ile aşağı yukarı aramızda şöyle bir konuşma geçti:
- Günaydın, Tiyatro... Tiyatro... Dergisi geldi mi?
- Geldi...
- Kapağında Genco Erkal fotoğrafı mı var?
- Evet...
- Ama o Aralık / 2010 sayısı!
- Doğru...
- Aralık ayının bitmesinin üzerinden bir hafta geçti!!
- ...
- !!!
***
1 - Ben, halkım, tüyü bitmemiş yetim vergi veririz.
2 - Maliye Bakanlığı vergi toplar.
3 - Abdullah Gül, cumhurdan en sorumlu kişidir.
4 - Recep Tayyip Erdoğan, yönetimden en sorumlu kişidir.
5 - Ertuğrul Günay, kültür ve turizmden en sorumlu kişidir.
6 - Lemi Bilgin, Devlet Tiyatroları'ndan en sorumlu kişidir.
7 - T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı D.T., reklâm verir.
8 - LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, D.T.'den reklâm alır.
9 - LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, hep geç yayınlanır.
10 - Ben, halkım, tüyü bitmemiş yetim, D.T.'yi geç izleriz.
11 - Etkinlikleri geç öğrenmemiz nedeniyle zarara uğrarız.
12 - Etkinlikler geç yayınlanması nedeniyle D.T. zarara uğrar.
13 - Lemi Bilgin, LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro...'yu çok sever.
***
Türkiye, garip bir ülke! Türkiye, doğru bir mantıkla yönetilemiyor!! Türkiye, kültür ve sanata yabancı bir mantıkla yönetiliyor!!!
Türkiye halkı, vergi verdiği devleti yönetenlere oy vererek, bu ülkenin garip bir biçimde yaşamasına ortak oluyor! Türkiye halkı, oy verdiği kişi ve partilerin yanlış bir mantıkla yönettiği ülkenin kaderine ortak oluyor!! Türkiye halkı, kültür ve sanata yabancı bir mantığa sahip kişi, kuruluş ve kurumları denetlemediği için, yanlış bir mantığın yerleşmesine ortak oluyor!!!
Türkiye halkının, doğruyu değil yanlışı, güzeli değil çirkini, iyiyi değil kötüyü yeğlemesinden, bu yanlışlığa, bu çirkinliğe, bu kötülüğe tutsak olmasından rahatsızlık duyanlar var!
Benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin verdiği vergilerle beslenen Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'nün LİNÇÇİ ve hiçbir zaman için tam zamanında yayınlanmayan tiyatro dergilerine reklâm adı altında avuç dolusu para (avanta, diş kirası, sadaka, sus payı) vermesinden rahatsız olanlar var!!
Devlet Tiyatroları'nın etkinlik programının izleyiciler tarafından okunmasını istediği ve hiçbir zaman için tam zamanında yayınlanmadığından, izleyicilerin D.T. etkinlik programlarını, etkinlik geçtikten sonra okumasından rahatsız olmasına karşın, içinde bulunduğu koşullar nedeniyle susmak zorunda kalan insanların dışında, bu gidişe "DUR" diyebilmek için, kendisini "ateş" içerisine atabilecek yüreğe sahip insanlar da var!!!
Sosyalist sanatçı Hilmi Bulunmaz'la gerçekçi yazar Coşkun Büktel'in sanatsal ifade olanaklarını imha etmek için bir LİNÇ KAMPANYASI başlatabilecek kadar gözü dönmüş kişi ve kuruluşlar, güçlerini, benden, halkımdan, tüyü bitmemiş yetimden değil, sırtlarını dayadıkları Devlet Tiyatroları'ndan alıyorlar. LİNÇ KAMPANYASI ana sponsoru LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi sahibesi LİNÇÇİ Gülhan Avşar'ın adamı LİNÇÇİ Mustafa Şükrü Demirkanlı, benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin verdiği vergilerle beslenen Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'nden reklâm adı altında avuç dolusu para (avanta, diş kirası, sadaka, sus payı) alamasa, zâten çıkması gereken zamandan günler, bazen haftalar sonra yayınladıkları dergileri, D.T'nin programını etkinlikler olup bittikten sonra duyurabildiği için, benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin verdiği vergilerin çarçur edilmesine neden oluyor!
Benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin vergileri toplayan Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı, oluşturulan bütçeden Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı'na yönlendirdiği paraların Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü üzerinden LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi başta olmak üzere LİNÇ KAMPANYASI sponsorlarına peşkeş çekilmesini görmek istemiyor mu? Sayıştay, bu duruma neden göz yumuyor?
Allah'tan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın başında Sayıştay eski Başkanı Servet Şamlıoğlu'nun kızı Ayşenil Şamlıoğlu var da, içimizde bir umut kırıntısı kıpırdıyor!!! (HB)
