20 Aralık 2010 Pazartesi

LİNÇÇİ Savaş Aykılıç'ı piyasaya sürenler, LİNÇÇİ Savaş Aykılıç'ın "TRAGEDYA"ya "TRAGETYA" dediğini bildikleri için, bu sürüme hiç özen göstermemişler!

Oyun'un notu: Yazıdaki bariz yazım yanlışlarını kırmızı renkle belirginleştirip doğrularını yeşil harflerle biz yazdık. Kahverengi sözler, sosyalist sanatçı Hilmi Bulunmaz'a aittir!


***


Savaş AYKILIÇ


1966 yılının 28 şubat günü sabahı saat 10.30'da İstanbul'da Süleymaniye Doğumevi'nde dünyaya geldi. Annesi Güler (Özlem) Aykılıç, Yunanistan'ın Kumaneva bölgesinden 1922"de göç eden (muhacir) bir aileden ve babası Nusret ise yine 1922 yılında Yugoslavya-Köprülüden göç eden bir aileden geliyor.

İlk altı yıl Mecidiyeköy-Gülbağ’da, Fatih-Atikali'de geçti. Bu tarihten itibaren aile annenin memleketi olan Kırklareli'ye göçer. Baba burada kent dışındaki bir dere kıyısındaki Çağlayan Restaurant'ı işletmeye başlar. Beş kardeşin en büyüğü olan Savaş da balık tutmaktan,meyva toplamaktan ve avare dolaşmaktan arta kalan zamanlarında aşçı babasına garson olarak yardım etti.

Kırklareli’de Vali Faik Üstün İlkokulu’nu, Atatürk Lisesi’nde de orta okulu okudu. Aynı okulun lise ikinci sınıfında matematik ve İngilizce derslerinden sınıfta kaldı

Ve bir yıl beklemeli olarak okuldan uzakta kaldı. Bu sırada dede mesleği olan inşaatçılığı dedesi gibi mimar olarak değil de amele olarak denediği için olacak kariyer yapamayacağını görerek okumaya ve adam olmaya karar verdi.

O yıl Kırklareli’ye turne yapan Devlet Tiyatroları’ndan Saray Sineması’nda izlediği Oktay Arayıcı'nın (Oktay Rifat'ın) "Çil Horoz" oyunu ile ilk kez tiyatro ile tanıştı ve kalbi tiyatro için atmaya başladı.

Her yıl sadece yaz tatillerinde babaannesinin Mecidiyeköy’deki evine gelen Savaş, artık rüyalarına giren İstanbul’a dönmek için ailesini de ikna etti ve 12 yıl sonra ailecek tekrar İstanbul’a geri döndüler.

Sonunda lise, Eyüp-Otakçılar Lisesi’nde bitirilebildi. Bu okulda aldığı felsefe dersleri ve felsefe öğretmenin de etkisiyle 1984 yılında İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü kazandı. Bu bölümden de sıkılıp iki yıl okuduktan sonra ailesinden habersiz okulu bıraktı ve tiyatrocu olmaya karar verdi. Bu kararı almasında o yıl Beyoğlu’nda Küçük Tiyatro Sahnesi'nde (Küçük Sahne) izlediği Ferhan Şensoy’un "Şahları da Vururlar" oyunu çok etkili oldu. İçinden bir ses ona "-Bırak felsefe öğretmeni olmayı! Senin mutlu olacağın tek yer tiyatrodur!" demişti bu oyunda.

1985 yılında Bilsak Tiyatro Kursu'n (Kursu'na) başladı. Burada Cevat Çapan, Güngör Dilmen, Ahmet Leventoğlu (Ahmet Levendoğlu), Beklan Algan, Ayla Algan, Erol Keskin, Haluk Şevket, Taner Barlas, Macit Koper, Müge Gürman, Nihat İleri, Levent Öktem, Ahmet Güngören, Metin Deniz, Osman Senemoğlu gibi ustalardan oyunculuk, tiyatro tarihi, dekor, mitoloji ve semiyoloji (göstergebilim) dersleri aldı.

Bu kursun mezuniyet oyununda Müge Gürman'ın "Cadıların Macbeth'i" uyarlamasında oyuncu ve reji asistanı olarak çalıştı.

Kurs bir yıl daha uzatılınca ikinci yıl burslu okudu ve Beklan Algan'ın asistanlığını yaptı. Mezuniyet oyunu olak Beklan Algan’ın hazırladığı "Galilei ve Jandark-Evet mi Hayır mı" (Labirent I - Karar Anı) oyununda reji asistanlığı yaptı ve Galilei rolünü üstlendi.

Bu projede ben de vardım ve zâten tam olarak gerçekleşmemiş, doğaçlamaya dayalı bir çalışma olduğundan, bir "rol dağılımı" söz konusu değildi. Projenin doğaçlamaya dayalı bir çalışma olması nedeniyle, her oyuncunun "Galileo Galilei" olabilmesi söz konusu olabileceği gibi, hiçbir oyuncunun "Galileo Galilei" olmama olasılığı da vardı. Çünkü, bu çalışma klasik bir metin gibi değil, bir durumun kişiselleştirilmesi ve/ya bir kişinin durumsallaştırılması gibi bir mantıkla örgütleniyordu!

Ne ki o yıl Uluslar arası Tiyatro Festivali programına girmesine ve Aya İrini de (Aya İrini'de) oynayacağı ilan edilmesine karşın Beklan Algan’ın ciddi bir rahatsızlık geçirmesi üzerine oyun çıkmadı ve oynanamadı.

Nedim Saban çocuk Tiyatrosu'da (Beş Kafadarlar Tiyatrosu) Mehmet Ergen'in yönettiği "İki Portakal" adlı çocuk oyununda oyuncu olarak rol aldı.

Aynı yıl "Cadılar Macbeth"i ("Cadıların Macbeth'i") Müge Gürman’ın yönetiminde İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda provaya başladı. Savaş Aykılıç’ın v (ve) arkadaşlarının oynadıkları rolleri bu kez Devlet Tiyatrosu sanatçıları oynuyordu. Savaş Aykılıç da Bilsak’tan Önder Güvenç ve Kadir Çıtakla birlikte bu projede "Genç Cadılar" adı ile yer aldılar. Kader Cadıları adı verilen üçlü kompozisyondan birini oynayan oyuncu askere gidince bu rolü üstlendi. Böylece figüran kadrosundan tiyatro kariyerine başladığı ve bu oyunla prfesyonel olduğu rivayet edilir.

Bilsak Tiyatro Kursunun (Kursu'nun) Şehir Tiyatrosu kökenli öğretim üyeleri o yıl 1402'den beraat ederek görevlerine dönme hakkı kazanınca Beklan Algan’ın başkanlığında Şehir Tiyatrolarına (Tiyatroları'na) bağlı Tiyatro Araştırmaları Laboratuarı (T.A.L.) kurdular. Savaş Aykılıç da burada Hilmi Zafer Şahin, Sibel Aslan Yeşilay ve Şerif Erol ile birlikte asistan kadrosundan işe başladı. Laboratuvarın ürün çıkartmaması üzerine kendi kanatlarıyla uçmak ve tiyatro ürünleri vermek amacıyla buradan ayrıldı.

Savaş Aykılıç TAL’den sonra Tiyatro AB’yi kurdu ve Hamdi Alkan, Tuğrul Kaynak ve Deniz Arcak, Kaan Basmacıoğlu ile birlikte Ümit Denizer’in Oscar Wilde'nin (Oscar Wilde'ın) bir romanından uyarladığı "Mutluluklar Ülkesi" adlı çocuk oyununu oynadılar. Aykılıç burada "Demirci" rolünü üstlendi, oyunu yönetti ve oyuncuları bir araya getirdi. Bu oyun ile Bilsak'a, Ortaköy sahilindeki parka, Rumelihisarındaki (Rumelihisarı'ndaki) Ali Baba Çay Bahçesine (Bahçesi'ne), Kartal’a, Yalova’ya, İzmit Seka’ya ve Bodrum Kalesi’ne turne yaptılar, çeşitli tiyatro şenliklere konuk oldular.

1999 yılına gelindiğinde amatör tiyatro tarihinde belki de bir ilki gerçekleştirerek üç amatör tiyatroyu bir araya getiren Aykılıç Fransız Devriminin (Devrimi'nin) 200 (200. / 200'üncü) yıldönümü kutlamaları kapsamında Fransız Kültür Merkezi'nde Georg Büchner'in "Danton’un Ölümü'nü" sahneye koydu ve Robespierre rolünü üstlendi.

İsimsiz Oyuncular, Yıldız Üniversitesi Oyuncuları ve Jakoben Tiyatroları bu proje için bir araya geldi. İsimsiz Oyuncularının (İsimsiz Oyuncular'ın) kurucusu Nadi Ülger, "r"leri söyleyememenin ödülü olarak gittiği her yerde Fransız sanılmanın dayanılmaz cazibesiyle oyuna bir sürü sponsor buldu. Kostümler Fransız Kültür Merkezi’nden, dekor için gerekli kumaşlar Vakkorama’dan ve giyotin ise Şehir Tiyatroları’ndan tedariklendi.

Çocuk oyunu ekibinden (aynı zamanda Yıldız Ü.O. başkanı) Hamdi Aklan "Danton" rolünü üstlendi. Oyun o sezon haftasonları (hafta sonları) Fransız Kültür Merkezi’nin bahçesinde, açık havada oynandı ve Yıldız Üniversitesine (Yıldız Üniversitesi'ne) turne yaptı.

Bu sırada iki defa tiyatro konservatuvarına giren Aykılıç, sınavları kazanamadı. LİNÇÇİ Savaş Aykılıç, konservatuvara, hem de iki defa girmiş olduğuna göre, hangi sınavları kazanamadı? Vazgeçmek yerine daha da hırslandı. Bilsaktan (BİLSAK'tan) bir arakadaşları Dilek Güven’in önerisi üzerine A.Ü. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’ne başvurdu.

Tiyatro Bölümünde (Bölümü'nde) oyunculuk, oyun yazarlığı ve tiyatro tarihi ve kuramları olmak üzere üç ayrı dal vardı. Ve Savaş Aykılıçda (Savaş Aykılıç'da) da doymak bilmeyen bir bilgi açlığı ve hırs. Sonunda üç dalın sınavına da girdi ve üç dalın yazılı sınavını da kazandı. Oyunculuk sınavının mülakat bölümünde elenince yazarlıkta okumaya karar verdi. Bir daha da küserek ileri yıllarda oyunculuk sınavına girmedi. Zaten bunları düşünemeyecek kadar büyük bir sorumluluk altına girmişti.

Bir yandan okurken diğer yandan da para kazanmalıydı. Ve dört yıl boyunca Aykılıç Devlet Tiyatroları’nda yardımcı oyunculuk kariyerine başladı: “Bunu Yapan İki Kişi”, “Barbaros”, “Ayla Öğretmen”, “Sahibinin Sesi”, “Bir Şehnaz Oyun”. Ayrıca Ziraat Bankası Çocuk Tiyatrosu’nda “Musluk” oyununda eşi ile rol aldılar ve bu oyunla İzmir-Alaçatı Çocuk Tiyatrosu Festivali’ne katıldılar.

DT’de figürasyonlk (figüranlık) yaparken tanıştığı bir okoldaş (okuldaş) kondüvitin yüreklendirmesiyle radyo oyunları yazmaya başladı Aykılıç. İlk radyo oyunu “Kavuşmak” Ankara Radyosundan (Radyosu'ndan) reddedildi. Aynı oyun İstanbul Radyosu’nda kabul edildi ve yayınlandı. Bunu diğer radyo oyunları “Nef’i”, “Çanakkale Geçilmez”, ve altı bölümlük çocuk bahçesi “Korkusuzlar” takip etti.

1992 yılında ilk evliliğinden ilk kızı Selin Ceylan Ankara Üniversitesi Medikososyal Hastahanesi’nde (Ankara Üniversitesi Mediko-Sosyal Hastanesi’nde) dünyaya gelir.

Üniversiteler arası (Üniversitelerarası) Tiyatro Yarışması'da Ziraat Fakültesi'nde sahneye koyduğu Ferhan Şensoy’un “Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı” oyunu ile "En İyi Reji", En İyi Prodüksiyon” En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Bayan Oyuncu ödüllerini aldı.

Aynı yıl Türk Hava Kurumu Oyun Yazım Yarışmasında "Şehit Karınca" oyunu ile mansiyon ödülünü jüri üyesi Ergin Orbey’in ve sonraki yıl da "Ve Cevheri, Ve Hazerfan ve Legari" oyunuyla da birincilik ödülünü jüri üyesi Bozkurt Kuruç’un elinden alır.

Sevda Şener, Nurhan Karadağ, Ayşegül Yüksel, Metin And, Selda Öndül, Tahsin Konur, Turgut Özakman, Ülker Köksal’dan ders gören Aykılıç, tezini de vererek 23 yaşında girdiği Dil Tarihi Tiyatro Bölümü’nden dört yıl sonra 2003 yılında yirmi yedi yaşında mezun oldu. Tez danışmanı Sevda Şener’di ve tez konusu "Alternatif Tiyatro ve Ülkemizden bir örnek: Şehir Tiyatrosu -Tiyatro Araştırma Laboratuarı!"dır.

Aykılıç aynı yıl İstanbul Devlet Tiyatrosu’na sahne amiri kadrosuyla işe başlar ve halen bu görevini sürdürmektedir. Başta "Aşağıdakiler" ve "Kapıların Dışında" olmak üzere "Caligula" ve "Kral Lear" oyunlarında resmi sahne amirliği görvinin (görevinin) yanı sıra gönüllü olarak reji asistanlığı ve bazen de oyunculuk yapar. Kral Lear’de "Haberci"yi oynar. "Dans Eden Eşek" çocuk oyununda oyuncu aniden rolü bırakınca çıkar ve oyunu kurtarır. 23 Nisan haftası (Haftası) olduğu için o gün iki defa yapar bunu.

İstanbul’a geldiği yıl aynı zamanda senaristliğe de başladı. ATV’nin ilk günlük dizisi “Son Söz Sevginin”in senarist kadrosunda yer aldı. ATV’de yayımlanan “Şeytanın Göz Yaşları” adlı günlük dizinin yazım ekibinde yer aldı. Kanal D’de yayımlanan “Dokundur” adlı komedi programına skeçler yazdı.

1995 yılında Kültür Bakanlığının (Kültür Bakanlığı'nın) açmış olduğu “Hoşgörü konulu film öyküsü yarışması”nda “Dört Kitabın Manası” adlı eseri ile 2. ödüle layık görüldü. (Not: 1. ödüle layık eser bulunamamıştı.)

Cumhuriyet gazetesi'nde (Cumhuriyet Gazetesi'nde), Tiyatro-Tiyatro Dergisi'de (Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nde) , Milliyet Sanat ve Hürriyet Gösteri, Agon dergilerinde tiyatro tanıtım, eleştiri ve röportaj yazıları yayımlanmaya başladı.

1988 yılında Şehir, Devlet ve Özel (özel) tiyatrolardan bir grup arkadaşıyla (Hüsnü Demiralay, Tuğrul Kaynak, Türkan Kılıç, Hicran Yavuz, Kamil Korunan, Selma Bayraktargil, Eftal Gülbudak, Burhan Yılmaz) birlikte Tiyatro Kübele’yi kurdu. Aristophanes’in “Lysistrata” oyununu provaya başlayan ekip, zaman içinde Aykılıç’ın yönetiminde oyunu doğaçlamaların da yardımıyla Lysistrata’yı bir başlangıç noktası alarak yeniden yorumladı. Ortaya çıkan ürün bir saatlik bir gösteri ile Tiyatro Kübele’nin “Kübele” adlı oyunu olarak bir ilköğretim okulunda prömiyer yaptı. Okulda oynanan oyunun iki gösteriminden birini oyuncular arasında paylaşırken ikinci gösterinin parası okulun yaptırılacak deney odası için bağışlandı.

Oyun daha sonra Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği yararına derneğin Kocamustafapaşadaki (Kocamustafapaşa'daki) Halk Eğitim Merkezi salonunda gösterilerini sürdürdü. Ayvalığa (Ayvalık'a) maceralı bir turne yaptı. Uluslararası Denizli Amatör Tiyatrolar Festivali’ne katıldı ve o yıl festivalin en ilgi çekici oyunlarından biri oldu.

Denizli’de meydanda oyunu izleyenler arasında Antalya Büyükşehir Belediye Tiyatrosu (ABT)oyuncuları da vardı. ABT’nin kurucularından ve duayenlerinden Müfit Kayacan Aykılıç'a aynı oyunu Antalya’da koyması için davet etti.

Mükemmel bir yazar-yönetmen-oyuncu işbirliği ile ve doğaçlamalar ve hergün tekti (teksti) yeniden yazarak "Aşk Grevi" oyunu Kübele’nin temelleri üzerine Antalya’da yazıldı. Bu oyun Antalya’da tiyatronun ve tiyatro rekorlarının öncüsü oldu. Üst üste tam altı sezon sahnede kaldı. ABT bu oyun ile antik tiyatrolar turnesine çıkarak ilk defa Patara, Perge, Side, Demre-Myra, Kaş, Nemrut, Bergama, Pamukkale-Hiyerapolis’te sahne aldı. Antalyadaki (Antalya'daki) çevre köylere yapılan ücretsiz turnelerle oyun sadece ilk yıl yüz elli binden fazla izleyiciye oynandı. Yurtdışında Almanyada (Almanya'da) Nurunberg (Nürnberg) ve Oberdamstad’a, Bosna’ya ve Mısır Uluslar arası (Uluslararası) Deneysel Tiyatrolar Festivali’ne turne yaptı.

2000 yılından itibaren İstanbul Büyükşehir Belediyesi-Kültür A.Ş’ye bağlı Gösteri Sanatları Merkezi’nde “Rol ve Mimik” ile “Reji Bilgisi” dersleri vermeye başladı.

2001 yılında Almnya’da Frankfurt’ta yapılan BEKUTS 11. Gençlik ve Kültür Festivali’nin Tiyatro Bölümü’ne jüri üyesi olarak katıldı.

Aynı yıl Tiyatro Yazarları Derneği’ne önce üye, sonra yönetim kuruluna seçilerek genel sekreterlik görevine getirildi. Genel Sekreterlik döneminde “Özel ve Ödenekli Tiyatrolarda Repertuvar Politikası” ile “Nazım Hikmet’in 100. Doğum Yılı Kutlamaları”programlarını birincisini AKM Sinema salonunda ve ikincisini de İstanbul Devlet Tiyatrosu Taksim Sahnesi’nde gerçekleştirdi. Birinci programı kitaplaştırdı.

2002 yılında Tiyatro Kübele’de kendi yazdığı “Troya Geçilmez” oyununu Muammer Karaca tiyatrosunda (Tiyatrosu'nda) sahneye koydu.

2003 yılında Tiyatro Kübele’de kendi yazdığı “Bir Kılıç Bir Kalem Bir de kalp-Nef’i” oyununu Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde sahneye koydu.

Ankara’dan İstanbul’a döndüğü yıldan itibaren televizyonlarda dizi oyunculuğuna başladı. “Hastahane”de “Dr. Mikser”, ”Kaygısızlar”da “Alicengiz”, “Baba Evi”nde “Hakan”(6 bölüm), Çiçek Taksi’de “Kabadayı Behlül” (6 bölüm),” Sihirli Annem”de “Çapkınlık Perisi” (2 bölüm), ”Aliye”de “Komiser” (3 bölüm), “ rollerini üstlendi. “Ihlamurlar Altında”da, “Yasemince”de, “Ölümüne Sevda”, “Tehlikeli İlişkiler” vb. pek çok dizide misafir oyuncu olarak rol aldı.

2004 yılında okuldaşı ve meslektaşı , ikinci eşi Şengül Koparer ile hayatını birleştirdi.

Tiyatro Yazarları Derneği adına Recep Bilginer, Turan Oflazoğlu ile birlikte Bolu-İzzet Baysal Üniversitesi’nde yapılan Tiyatro Söyleşisi’ne konuşmacı olarak katıldı.

2005 yılında Tiyatro Yazarları Derneği Genel Başkanı Recep Bilginer’in vefatı üzerine yönetim kurulu tarafından Genel Başkanlık görevine getirildi. Halen bu görevini sürdürmektedir.

Aynı yıl Unesco - Uluslar arası (Uluslararası) Tiyatro Enstitüsü (ITI) Türkiye Merkezi Yönetim Kurulu’na seçildi. Halen genel sekreter yardımcılığı görevi sürmektedir.

Aynı yıl Türkiye çapında dörtbin (dört bin) beşyüz (beş yüz) ve İstanbul’da dörtyüz (dört yüz) elli üyesi bulunan Kesk'e (KESK'E) bağlı Kültür ve Sanat Sendikası İstanbul Şube Başkanı görevine seçildi. Halen bu grevi sürdürmektedir.

Aynı yıl on üç yıl aradan sonra ikinci kızı Başak dünyaya geldi.

Aykılıç, Sesam (SESAM) (Sinema Eserleri Sahipleri Birliği), Tobav (TOBAV), Kültür ve Sanat Sendikası ve Yazarlar Sendikası (Türkiye Yazarlar Sendikası) üyesidir.

Tiyatronline (www.tiyatronline.com) adlı internet sitesinin gönüllü editörüdür.

TİYATRO EĞİTİMİ :

Bilsak (BİLSAK) Tiyatro Kursları.
Şehir Tiyatrosu (İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları)Tiyatro Araştırma laboratuarı (Tiyatro Araştırma Laboratuarı).
Ankara Üniversitesi-Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü mezunu. (1993).

ESERLERİ :

Savaş Aykılıç-Toplu Oyunları 1.-Mitos Boyut. (Ah şu Büyükler -Ah Şu Büyükler-, Aşk Grevi)
Savaş Aykılıç-Toplu Oyunları 2.-Mitos Boyut (Bir Kılıç Bir Kalem Bir de Kalp-Nef'i, Troya Geçilmez, Kral Karun, Ksantos Trajedisi)

YÖNETTİĞİ OYUNLAR :

Beyaz Cehennem-Kartal Gençler Tiyatrosu.
Mutluluklar Ülkesi (Çocuk Oyunu). Yazan: Ümit Denizer.
Danton'un Ölümü. Yazan: Georg Büchner.
Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı. Yazan: Ferhan Şensoy.
Kübele. Yazan: Savaş Aykılıç.
Aşk Grevi. Yazan: Savaş Aykılıç.
Töre. Yazan: Turgut Özakman
Troya Geçilmez. Yazan: Savaş Aykılıç.
Bir Kılıç Bir Kalem Bir De Kalp (Nef'i). Yazan: Savaş Aykılıç.
Bir Gül Koşusu. Yazan: Üstün İnanç.

HAZIRLADIĞI TİYATRO ETKİNLİKLERİ :

"Özel Sektör ve Tiyatro İlişkisi" Paneli. İstanbul Tobav (TOBAV).
Katılanlar: Tamer Levent, Remzi Sözen, Ülkü Ayvaz, Enka temsilcisi.
"Tiyatroda yazar-yönetmen ve dramaturji" Paneli. -İstanbul Tobav (TOBAV).
Katılanlar: Güngör Dilmen, Ali Taygun, Murat Karasu, Hasan Anamur, Ülkü Ayvaz, Savaş Aykılıç.
"Tiyatro Söyleşisi" İstanbul Kitap Fuarı.
Katılanlar: Cevat Çapan, Zehra İpşiroğlu, Savaş Aykılıç.
"Ödenekli ve Özel Tiyatrolarda Repertuvar Politikası" Paneli. Tiyatro Yazarları Derneği.
Katılanlar: Firuzan Tercan, Şükrü Türen, Hilmi Zafer Şahin, Recep Bilginer, Müşfik Kenter, Gencay Gürün, Hadi Çaman, Orhan Kurtuldu, Hüseyin Sorgun.
"Doğumunun 100. Yılında Nazım (Nâzım) Hikmet Etkinlikleri Kapsamında Nazım (Nâzım) Anıları, Nazım'ın (Nâzım'ın) Oyun Yazarlığı, Nazım'ın (Nâzım'ın) Şiiri, Nazım'ın Kuvayi Milliye Destanı oyunundan bir bölüm (Metin Beyen), Nazım oyunundan bir bölüm (Tamer Levent). Tiyatro Yazarları Derneği.
Katılanlar: Müjdat Gezen, Refik Erduran, Recep Bilginer, Gülsüm Cengiz, Tuncer Cücenoğlu, Savaş Aykılıç, Ataol Behramoğlu. Cem Yalın'ı Anma Gecesi'nde Cem Yalın'ın Oyun Yazarlığı ve Dramaturji. İstanbul Sahnesi."Tiyatro Yazarlığı" Söyleşi. Bolu-İzzet Baysal Üniversitesi.
Konuşmacılar:Turan Oflazoğlu, Recep Bilginer, Savaş Aykılıç.
"Almanya Amötör (Amatör) Tiyatro Ödülleri". Bekuts, Frankfurt. Jüri Üyeleri: Haşmet Zeybek, Ali Aslan, Savaş Aykılıç.

(Kaynak: tiyatrobizbize.com)


***


Ayrıca bakınız: LİNÇÇİ Savaş Aykılıç, 16. yüzyılın ikinci yarısından beri ORATORYO (İtalyanca: Oratorio) olarak yazılan sözcüğü "OROTORYO" olarak yazmayı uygun gördü!

İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda sahne amirliği yapan, yazı yazma özürlü ve LİNÇÇİ Savaş Aykılıç, 2500 yıllık "TRAGEDYA"ya, "TRAGETYA" kostümü giydirdi!!