3 Kasım 2009 Salı

Bulunmaz Tiyatro Oyunculuk Bölümü çalışmalarına sadece iki kez katılan Çemberlitaş Anadolu Lisesi öğrencisi 15 yaşındaki bir gencin küçük bir denemesi

Sabri Locva (sağda), hem liseden ve hem de Bulunmaz Tiyatro'dan arkadaşı Uğur Özkan'la bir çalışma anında (Foto: Hilmi Bulunmaz)


Çaresiz bir kadın, doğmamış bir bebek ve bencil bir adam


Sabrican Locva
1 Kasım 2009


Hayat yaşanır; ama bu hayatı ya sen yaşarsın ya da sana başkaları yaşattırır. Başkalarının yaşattığı hayata asla müdahale edemezsin, karışamazsın, fikir beyan edemezsin; çünkü sen aslında yaşamıyorsundur.

Çaresiz Kadın'ın en mutlu olduğunu sandığı bir gün, ona yaşamak haram olmuştur. Yaşamanın ona haram olduğu o günkü bir telefon görüşmesi:

Çaresiz Kadın - Aşkım!

Bencil Adam - Efendim?

Çaresiz Kadın - Aşkım, müjdemi isterim.

Bencil Adam - Efendim?

Çaresiz Kadın - Aşkım, bugün annemle doktora gittik; çocuğumuz olacakmış, şu an çok sağlıklıymış…

(Çaresiz Kadın bunları anlatır; fakat Bencil Adam o kadar bencilleşmiştir ki, sevinmesi gereken bu güzel habere bile tahammül edemez.)

Bencil Adam - Tamam!

Çaresiz Kadın - Bu kadar mı?!

Bencil Adam - Ne olacaktı ki?

Çaresiz Kadın - Tamam!

(Çaresiz Kadın, telefonu kapatıp ağlamaya başlar. Yoğun bir çaba harcamasına karşın, bir türlü ağlamasını durduramaz. Çünkü bencil bir adamın kölesi olmuştur. Zâten epey zamandır çaresizdir, yaşamak için yaşıyordur şimdi. Tamamen hayatın akışına bırakmıştır kendini. Tam anlamıyla çaresizdir. Ama bilmediği bir umut doğmuştur hayatında.)

Aylardan şubat, güzel bir günün gecesi ve yine bencillik, yine çaresizlik ve geceyi kaplayan bir hüzünlü tartışma:

Çaresiz Kadın - Aşkım lütfen yapma böyle.

Bencil Adam - Ben bir şey yapmıyorum ki, sen yaptırtıyorsun!

Çaresiz Kadın - Benden neden kaçıyorsun?

Bencil Adam cevap verememiştir. Çünkü neyi, neden yaptığını o da bilmemektedir. Bencil Adam toplar her şeyini; 3 aylık bir çocukla başbaşa bırakıp gider Çaresiz Kadın'ı, düşüncesizce. Fakat kadın umutla bakar hâlâ hayata.

Ufak kardeşi saçma sapan sorular sorar; o gülerek cevap verir yaşadığı her olumsuzluğa rağmen:

Çocuk - Nereye gitti ki?

Çaresiz Kadın - (Gülerek) Bilmiyorum canım!

Çaresiz Kadın güler, ama içi ağlar. Karnındaki masumla hayat hâlâ devam ediyordur. Çaresizlik hâkim olmuştur artık hayatın her alanına.

Bir gece yarısı bir telefon gelir bilinmeyen bir numaradan; kim olduğu önemli değildir, çünkü hayat çaresiz kadına da, doğmayan çocuğa da bitmiştir artık. Yarın döneceklerdir İstanbul’a; fakat bu bilinmeyen telefon her şeyi değiştirir, çünkü arayan Bencil Adam'dır.