8 Nisan 2009 Çarşamba

Coşkun Büktel
8 Nisan 2009


.......................Çetinkaya,

skandalları örtbas etme amacına kilitlenmiş yandaş çevrelerce ya mahçup bir suskunlukla gömülmeye ya da pişkinliğe vurup "sansür balonu" denilerek hafife alınmaya çalışılan "Yahya Kemal sansürü skandalı"na, gereken önem ve ağırlığı tanımak üzere,

..............."bir kez daha söz alıyor"


Günbegün İtibarsızlaştırılan Türkiye Tiyatrosunun Hal-i Pürmelali: Yahya Kemal Sansürü Skandalı

Feridun Çetinkaya / 8 Nisan 2009


(...) Rıfkı Demirelli’nin örnek bir tiyatrocu tavrı sergileyerek, sansüre, yalana, iftiraya karşı tanıklığını ve elindeki somut belgeleri ortaya koymasının üzerinden yaklaşık bir ay geçti.

Gerçekleri kamuoyundan gizlemeye çalıştığı, kamuoyuna ve tiyatroseverlere doğruları söylemediği kanıtlanan İBBŞT Genel Sanat Yönetmeni Orhan Alkaya, sessizliğe gömüldü ve hâlâ sessizliğini koruyor...

Tiyatro Eleştirmenleri Birliği (TEB), İstanbul Şehir Tiyatroları Sanatçıları Derneği (İŞTİSAN), Tiyatro Oyuncuları Derneği (TODER), Oyun Yazarları ve Çevirmenleri Derneği (OYÇED) ve bilimum tiyatro kamuoyu da bu tarihi skandal karşısında, tıpkı Alkaya gibi sessizliğe gömüldü ve hâlâ sessizliğini koruyor...

(Rıfkı Demirelli'nin Neden Fırtına Koptu ve Neden “Kendi Gök Kubbemiz” Çatırdadı başlıklı yazısının altındaki yorum bölümüne, konuyla ilgili duygu ve düşüncelerini yazma duyarlılığını göstererek, yürekli açıklamasından dolayı Demirelli'yi kutlayan Sayın Gılman Kahyaoğlu Peremeci’nin hakkını teslim etmeliyim. “Yahya Kemal Sansürü” konusundaki tavrını ve görüşlerini Bir Sansür Balonu başlıklı yazısıyla açıkça ortaya koyan, Tiyatro Dergisi Portalı yazarı Ömer F. Kurhan’ın da sansür iddialarına karşı sessiz kalmadığını söylemeliyim.)

Toplumu aydınlatma görevi atfedilen tiyatrocular ve meslek örgütleri bu belgeli, şahitli ispatlı sansüre ve rezalete tepki göstermeyerek bir kez daha sınıfta kaldılar.

Tıpkı video kaydıyla belgelenen Özdemir Nutku Skandalı’nda olduğu gibi, “Yahya Kemal Sansürü Skandalı”nı da görmezlikten gelip yok saymayı “uygun” gördüler. (...)


Çetinkaya'nın yazısını, Çetinkaya'nın sitesindeki özgün mizanpajıyla okumak için, lütfen...

TIKLAYINIZ!