17 Ocak 2009 Cumartesi

Kültür Bakanlığı çanağı yalayıcısı, Kazmacıbaşı'nın yoldaşı, dizi oyuncusu, OYÇED yöneticisi, Skandallar Kralı Nazif'in kurduğu Münir Özkul Sahnesi!

Bizim saptayabildiğimiz kadarıyla, yaklaşık iki yıldır, Muharrem Buhara'nın Ben Sen Yok Biz Varız oyununu kendine malederek (Bakınız: "Nazif Uslu skandalı") salon salon pazarlayıp yazarın emeğini gasp eden Skandallar Kralı Nazif Uslu'yu masal kahramanı gibi lanse eden Emek Partisi destekli Evrensel gazetesi, emekçilerde sentetik duygu oluşumuna neden oluyor.

Nazif Uslu, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Kültür Bakanlığı çanağını yalamasına karşın, sahte kahraman pozlarında; ‘Devlet, sahnelerini yıkarken tiyatro sanatçıları, yoksunluklarına rağmen İstanbul’a yeni bir sahne kazandırıyor’ diyebiliyor. Oysa kendisi, sözde eleştirdiği devletten, tam 28.000 TL sadaka alırken, yerlere dek eğiliyor. (HB)


Tarihin tanığı salon


Memik Horuz
7 Ağustos 2007


‘Devlet, sahnelerini yıkarken tiyatro sanatçıları, yoksunluklarına rağmen İstanbul’a yeni bir sahne kazandırıyor’ diyorlar...

Aksaray’da yıllarca öğretmen örgütleri tarafından kullanılan bina, bir grup tiyatrocu tarafından yeniden tiyatroya kazandırılmaya çalışıyor. “İstanbul yeni bir tiyatro sahnesine kavuşuyor…” başlıklı çağrılarında salonun önce TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası), TÖS kapatıldıktan sonra TÖBDER (Türkiye Öğretmenler Birliği Derneği) olarak hizmet veren; 12 Eylül döneminde faaliyetlerden men edilerek kayyuma devredildikten yıllar sonra Ankara Birlik Tiyatrosu’nun (ABT) yeniden hayata kavuşturduğu binanın salonu olduğunu anlayınca heyecanlanıyor, hemen çağrıcılarla görüşmek için harekete geçiyoruz.

“İstanbul, 2010 Avrupa Kültür Başkenti ilan edilip projelendiriliyor, yasalar çıkartılıyor. Çıkartılan yasaların içerisinde sahnelerin yıkım kararları alınıyor, tüm bunlara karşın gerçek sanatçılar direniş gösteriyor. İşte bunlardan bir örnek; devlet kendi elleriyle sahnelerini yıkarken tiyatro sanatçıları, tüm yokluk ve yoksunluklarına rağmen İstanbul’a yeni bir sahne kazandırıyor” çağrısını yapanlarla buluşmamız zor olmuyor. Aynı gün, en son sevgili Gül ve Zeki Göker’i gördüğümüz salonda Münir Özkul Sahnesi’nden dostlarla buluşuyoruz.

Nazif Uslu, Deniz Atam ve kendi deyimiyle ‘sanatçı adayı’ bir gençle birlikte salondayız. İnanılır gibi değil; ortalık tarumar halde, duvarlardan, ikon ve koltuklardan bazıları kırılmış, yerdeki halıfleksler sökülmüş, eşyalar kırık ve darmadağın. Kulis bölümü hiç girilir gibi değil. Neden böyle olduğunu sorduğumuzda Nazif Uslu, ABT’den sonra -adı lazım değil parti yandaşı- birilerinin salonu kiraladığını, ‘tadilat’ adı altında Kültür Bakanlığı’ndan ödenek aldıklarını, kırıp döktüklerini ve hiçbir kültürel etkinlik yapmadıklarını anlatıyor.

Bir biletle bir koltuk yapılacak

Nazif Uslu, Mask Kara Tiyatrosu’nun Sanat Yönetmeni. Şimdi bir grup arkadaşıyla Münir Özkul Sahnesi’nin kurucuları arasında. İÜ Edebiyat Fakültesi’nin Felsefe Bölümü’nden mezun. Bir zamanların Şehir Tiyatroları’nda dramaturg ve oyuncu olan Uslu’nun yaşamı 12 Eylül dönemi yurtdışında geçmiş; çeşitli tiyatrolarda oyun yazarlığı, oyuncu ve yönetmenlik yapmış, bazı televizyon dizilerinde oynamış ve en son Beynelmilel filminde rol almış. Oyun Yazarları ve Çevirmenler Derneği’nin de Yönetim Kurulu Üyesi.

Salonun TÖS ve TÖBDER tarihindeki yeriyle birlikte, Türkiye devrimci mücadelesinde bir tarihi dönem olan ‘68’lerde devrimci önderlerden Deniz Gezmiş ve İbrahim Kaypakkaya’ların ve başka birçok önemli ismin burada forumlar yaptığına; eşit ve özgür bir toplum hedeflerini dile getirdiklerine vurgu yapıyor. ‘70’lerde de bu salonda tiyatro yapıldığını, en son ABT’nin yaptığını belirtiyor. Böylesine tarihi bir sahneyi sadece kendilerinin ve dayanışma içinde oldukları Mask Kara Tiyatrosu ile Beyaz Tebeşir Tiyatrosu’nun değil, bu yönlü çalışma içindeki diğer tiyatroların da kullanımına sunmanın mutluluğunu yaşıyorlar. Nurhan Uslu, Deniz Atam ve Emek Targan’la birlikte kurucular olarak tüm masrafları kendileri karşılıyor. Temizlik ve tamir işlerinden bazılarını kendi elleriyle yapıyorlar. Nazif Uslu, dostların dayanışmasına ihtiyaç duyduklarını, bu yönlü çağrılarına birçok yerden olumlu yanıtlar geldiğini, bunların somutlanmasına ihtiyaç olduğunu söylüyor. Örneğin Mask Kara Tiyatrosu, 11 Ağustos Cumartesi günü saat 21.00’de Nazım Hikmet Kültür Merkezi Açıkhava Sahnesi’nde oynayacakları “Yeşil Papağan Limited” adlı oyunun gelirini kendilerine aktaracak. Uslu, “Bir bilet parasıyla bir koltuğun tamir ettirilebileceğini hesapladık” diyor.

Münir Özkul da bizim gibi

“Neden Münir Özkul” deyince, Nazif Uslu şu yanıtı veriyor: “Münir Özkul, ortaoyunu, geleneksel tiyatro ve sinema açısından önemli bir isim. O da bizim gibi Halkevleri’nden yetişip gelmiş, halk tarafından tanınıp sevilmiş biri. Filmlerinde yoksul ama onurlu bir işçi-emekçi baba, işçi sınıfının tutarlı bir üyesi karakterini canlandırıyor. Bu kişiliği toplumumuzun belleğine kazındı. İsim hakkı için ilgili kişilerle görüşüp onaylarını aldık.” Tiyatrodaki duruşlarını “sosyalist bir duruş” olarak tarif ediyor. Bu sezon sahnelemeyi düşündükleri üç oyundan en az biri, liberalizmi sorgulayacak. Uslu, “Herkesin, solcuların bile liberalleştiği bir süreçte liberalizmi masaya yatırıp insanlar neden liberal olur, solun liberali olur mu gibi soruları irdelemeye çalışacağız” diyor. Yeterli kadroya sahipler ama oyuncu ve oyuncu adaylarına da açıklar. Ayrıca çocuk ve büyük kategorilerde oyunculuk dersleri de vermeyi tasarlıyorlar.

Emek Targan tiyatro yapmaya, okulda ‘tiyatro yapma zorunluluğu’ olduğundan lisede başlamış. Bu, zamanla kendisi için aşka dönüşmüş. Dört yıl Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde öğrenim gören genç oyuncu, son dört yıldır da Deniz Atam’la beraber Beyaz Tebeşir Tiyatrosu’nda çoğunlukla oyuncu ve nadiren yönetmen olarak çalışıyor. Önceki yıl, iki ayda bir yayınlanan Tiyatral dergisini kurmuşlar, sıra sahneye gelmiş. Targan, “Eminim her tiyatrocu bir sahnesi, kendine ait bir alanı olsun ister. Bir de dışarıda kendi ideolojinizi tam ifade edecek koşullar bulamıyorsunuz” diyor.

AB’ye inat alternatif tiyatro

Deniz Atam da Emek’le aynı okuldan. Beyaz Tebeşir Tiyatrosu’nun yasaklamalara karşı tepkiyle bir çalışma yürüttüğünü, tiyatronun siyasal olmayan şeklinin bulunamayacağını, her şeyin politik olduğunu vurguluyor.

Atam, profesyonel olarak ilk oyununu Mask Kara Tiyatrosu’nda oynamış. Yayınların kültür sanat sayfalarında Tarkan ve benzerlerinin haberlerini okumak ve görmekten çok sıkıldıkları için Tiyatral dergisini kurmaya karar vermişler.

Tiyatro patronu olmak gibi bir niyetleri olmadığının altını çiziyor. Kendilerinin geçmişte yaşadıklarını yeni kuşakların yaşamamasına, lisedeyken tiyatroyla uğraşanların sonrasında bu alandan uzaklaşmalarına engel olmak istiyor. Burayı alternatif kurumlara açacak olmaları, kendisini heyecanlandırıyor.

Vedalaşmadan önce son sözü Nazif Uslu söylüyor: “İstanbul, Avrupa ilan etti diye ‘Kültür Başkenti’ olmuyor. O, tarihin derinliklerinden beri Bizans’ta, Osmanlı’da da kültürün başkentidir. Kültürlerin bir arada yaşadığı bir mozaiktir. İşçi sınıfının başkentidir. Avrupa Birliği’nin sırça köşkte sanat yapanlarla birlikte yürüttüğü, emperyalist bir kültürel bombardıman olan 2010 Projesi’nin gerçek yüzünü açığa çıkartmak için duyarlılık çağrısı yapıyoruz. Biz Aksaray’ın bu sokaklarındaki sahnemizden alternatif tiyatro yaparak buna bir duruş sergiliyoruz.” (İstanbul/EVRENSEL)

Emeğe saygı köşesi

Tarihe tanıklık eden salona verilen emeği, yeni sakinleri de sahipleniyor. Münir Özkul’a saygılarının belirtisi olarak bir sergi köşesi açacaklarını söyleyen Nazif Uslu, bir de anı anlatıyor: “Geçtiğimiz yıllarda Yön FM’de kültür sanat programı yaparken Zeki Göker’i programıma konuk etmiştim. Arabasıyla gelmişti. O zamanlar sanıyorum siyah bir şahin arabası vardı, onun da siyah bir mobil telefonu. Burayı temizlerken bulduk o telefonu. Biraz hırpalanmış. Salonumuzun bir köşesini Münir Özkul ve Zeki Göker için ayırıp oraya fotoğraflarını, bazı başka eşya, yazı ve haber kupürleriyle birlikte bu telefonu da koyacağız.”

İletişim için: munirozkulsahnesi@gmail.com (536) 286 06 16 (Nurhan Uslu)

(Kaynak: Evrensel)

***

Oyun'un notu: Nazif Uslu'nun Skandallar Kralı olduğunu öğrenmek için TIKLAYINIZ