Suya sabuna dokunmayan bir anlayışla kotarılan Açık Radyo'nun "Kuranderde Kalanlar" programı, bu hafta da Cem Kenar'ı konuk etti. "Sen, ben, bizim oğlan..." mantığının ötesine geçme niyetinde olmayan "Kuranderde Kalanlar"cılar, bugün (4 Aralık 2008) yine yarım saatlik ömrümüze kan doğradılar.
Sade suya tirit söylemle "ilerleyen" sohbette, dişe dokunan tek bir saptama vardı: "Bu yıl, sanki sezon hiç açılmadı." Cem Kenar'ın, kenarından da olsa tiyatro sezonunun açılmadığını duyumsatması, son derecede yerinde bir saptama olduğu için hoşumuza gitti. Sınıfsal ve siyasal bilinçten yoksun olduğu duygusu veren Cem Kenar, çözümlemesel irdeleme yapmak yerine, sanı ve kanılarıyla ördüğü saptamalarda bulunsa da, "Bu yıl, sanki sezon hiç açılmadı"ğını belirtmesi, konuşmanın tek olumlu yanıydı. O da beş saniyelik bir söylem olmanın ötesine geçemedi. Dediğimiz gibi, siyasal bilinçten yoksunluk, beraberinde tiyatral kararsızlığı da getiriyor.
"Yiğit Sertdemir ve Aslı Can Kortan’ın sunduğu" diye lanse edilse de, "Kuranderde Kalanlar", sadece Yiğit Sertdemir'in "sunu"suyla "yürüyor". Aslı Can Kortan, yalnızca gülme efekti oluşturuyor. Dolayısıyla; “tiyatroya iki farklı bakış arasında bir konuk” sloganıyla tanıtılmasına karşın, program, "tiyatroda bakışsızlık" olarak adlandırılabilir. Konukları da kendilerine benzeterek kararsızlaştıran "Kuranderde Kalanlar"cılar, yapay bir söyleşinin yollarını döşemenin ötesine gidemiyorlar.
***
Ayrıca bakınız:
“Kazmacıbaşı, Açık Radyo’da”
"30.000 YTL'lik çanakçı Nesrin Kazankaya"
"AKP ile uzlaşan Nejat Birecik konuşacak"
"Murat Karasu, Açık Radyo'da kapalı konuştu"
"Açık Radyo, tiyatroya da değiniyor(!)"
"Açık Radyo'da düzeysiz tiyatro söyleşileri"