Kazım Şimşek
12 Mayıs 2008
11 Mayıs 2008 Pazar günü 15:00'de, Okmeydanı semtindeki Yüz Çiçek Açsın Kültür Merkezi'nde Sen Gara Değilsin oyununu oynadık.
O gün 14:00'de Bulunmaz Tiyatro'ya geldim; oyuncu arkadaşım Hüseyin Dinç ve hocam Hilmi Bulunmaz oradaydılar. Hemen, oyunda kullandığımız aksesuarları alıp arabaya bindik. Her zaman olduğu gibi, hocamız bizi kültür merkezine götürecekti. Hüseyin ve ben arabanın arka koltuğuna oturduk. Güzelce koltuklara yerleşmiştik ki, hocamın "Okmeydanı' na nasıl gideceğiz?" demesiyle, bir an koltuğumdan doğrulup saatime baktım; 14:10'du. Daha oyunun başlamasına 50 dakika vardı. İçimden "herhalde yetişiriz" dedim. Dolapdere'den aşağıya inip anayola çıktık. Okmeydanı'na doğru yola koyulduk. Okmeydanı tabelasını görünce saptık, ancak yanlış sapmışız; yoldan geçen insanlara "Okmeydanı'ndaki Şark Kahvesi'si nerededir?" diye sorduk. Çünkü YÇKM, Şark Kahvesi'nin yakınındaydı. Onların tarif ettiği şekilde yola devam ederken, diğer oyuncu arkadaşım Eser Bozan'a telefon edip kültür merkezinin yerini tarif etmesini istedim. Kendisi daha evvel kültür merkezine gitmişti. Sağolsun Eser arkadaşım öyle güzel tarif etti ki(!), Edirne' den çıkmadığımız için şanslıydık. Sonunda kültür merkezine ulaştık. Bizi içtenlikle karşılayan insanlar vardı. Oyunun başlamasına 10 dakika kaldığından, fazla sohbet edemeden, hemen giysilerimizi değiştirip dekor ve aksesuarları hazırlamaya başladık. İzleyiciler salonu doldururken, bizler de kendi aramızda oyunla ilgili son taktikleri birbirimize veriyorduk.
Oyunu güzel bir şekilde sunduk. İzleyicilerden kuvvetli alkış aldık. Oyundan sonra konuştuğumuz insanlar, oyunumuzu beğendiklerini söylediler. Bu da bizleri epey mutlu etti.
İzleyicilerimiz arasında hocamın eski öğrencisi, şimdi Levent Kırca Tiyatrosu'nda oynayan Bülent Demir de vardı. Bülent Demir, bizlerin oyununu beğendiğini söyledi.
Oyun sonrası tiyatromuza döndük. Geçen hafta tiyatromuzda oyunculuk çalışmalarına başlayan İlayda ve kuzeni Raşit yine gelmişlerdi. Hem de hocamızın kendilerine verdiği ödeve çalışarak. İlayda, Anton Chevkov'un Bir Evlenme Teklifi'ndeki Natalya rolünü ezberlemişti. Okuma provası yaptık. Ben Stepan Stepanoviç Çubukof'un, Hüseyin İvan Vasilyeviç Lomof' un repliklerini okurken, İlayda ezberden Natalya'nın repliklerini söyleyerek çalışmaya katılıyordu.
Her Pazar 18:00'de kendi yerimizde (Nazım Hikmet Sahnesi'nde) oynuyorduk. O gün de Pazar olduğuna göre, bir saat daha sahnede olmamız gerekiyordu. Okuma provası bittikten sonra, oyun öncesi hazırlıklara başladık. 18:00'de oyunumuzu bir defa daha sunduk. Böylelikle bizler için bir ilk oldu ve bir günde iki defa oyun oynadık.
Önümüzdeki günlerde Sen Gara Değilsin oyununa ikincisi katılacak ve Anton Chevkov' un Bir Evlenme Teklifi'ni de halkımızın önünde sergileyeceğiz. Bizler, yani Bulunmaz Tiyatro oyuncuları olarak, her geçen gün kendimize güvenimiz artıyor ve hocamızın bize duyduğu sonsuz güven sayesinde daha çok güzel işler yapacağımızı düşünüyorum.
(Kaynak: HAYATIMIN RENKLERİ)