Televizyon dizileri, iki reklam arasını doldurmak için kullanılan uyuşturuculardan biri. Bu uyuşturucunun şirin görünmesi için, estetik görünümlü insanlara gereksinim duyuluyor. Kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi adına yayın yapan televizyonlar, oyuncuların tercihinden değil, mecburiyetinden yararlanarak, halkın daha fazla uyuşmasını sağlıyorlar!...Kapitalizmin şirin görünmesini sağlayanlardan biri de Mehmet Ali Kaptanlar...
Mustafa Demirkanlı'nın sahibi olduğu Tiyatro... Tiyatro... dergisi, Mehmet Ali Kaptanlar'la bir söyleşi yaptı. İlgili bölümü sunuyoruz:
Özlem Özdemir - Tiyatroda olmak, televizyonda olmak, sizin için duygu karşılıklarını alabilir miyim?
Mehmet Ali Kaptanlar - Tiyatro yaşamın ta kendisi. Tiyatro kanlı canlı bir şey. O sahne yaşıyor ve istemezse seni atıyor. Televizyon ise bir şov dünyası. Ekranda da soluk alıyorsun ama arada başka bir şey var. Tercih ettiğim bir şey değil ama yaşam kaynağı olarak gerekiyor. Tiyatrodan ne yazık ki para kazanılmıyor, ben de elimden başka iş gelmediği için gene de oyunculuğun bir dalı olan kulvarlara gireceğim. Sinema yapmak istiyorum ama yönetmenler tiyatroya gitmiyor galiba.
(Kaynak: Tiyatro... Tiyatro... dergisi, Mayıs 2008, sf. 34)
