Ahmet Ertuğrul Timur
www.tiyatrom.com
21 Mayıs 2008
Merhaba
Biliyor musunuz dün ne düşündüm?
Eğer ben tiyatrom.com'u kapamamış olsaydım bile dün kapatmaya karar verirdim.
Neden mi?
Eğer tiyatro dünyası; kimdirler, necidirler, ne amaçla yayıncılığa başlamışlardır bilmedikleri kişilere ödül verebiliyorsa; hadi bırakın kim olduklarını bilmemelerini, daha henüz 2 aylık yayıncılığına bakıp ne kadar tutarlı, özverili yada kalıcı olduklarını bile bilmedikleri bir yayına ödül verebiliyorlarsa, ben bu tiyatro dünyasını şaşkınlıkla karşılayabilirim ancak. Ne kadar kolay her şey.
Ortaya çıkıp biraz parayı gözden çıkarıp hazır bir site yapıveriyorsunuz, sonra gönderilen mailleri haber yapıp yer veriyorsunuz. Oluyor bu size tiyatro sitesi, siz de hemen tiyatro yayıncısı sayılıp bağırlara basılıveriyorsunuz. Bunlar kimdir, necidir, daha önce neler yapmışlardır, bundan sonra neler yapacaklardır, sorgulamak yada "bu yıl bekleyip görelim bu istikrarı gösterirlerse seneye verelim" deseler belki anlarım. Ama bir Türk Tiyatrolar Birliği bannerı koydu diye ödül veriyorsalar, bence ödüllerinin değerini çok ucuzlatmış oluyorlar. Bu akşam baktım; Orhan Aydın da daimi yazarlar kadrosuna katılmış. Orhan Aydın saygı duyduğum ilerici, mücadeleci bir insandır. Ama Orhan Aydın'a şunu hatırlatmak isterim: Bu sitenin yani tiyatrooyun.org'un blogspotda yayınlanan tiyatrooyun.blogspot.com'la ilgili olduğu düşünülüyor. (İspatlayamıyacağım için öyle olduğu düşünülüyor yazdım.)
(Hilmi Bulunmaz'ın notu: Oysa kanıtlanması çok kolay. Örneğin bakınız: "Burak Caney (tiyatrooyun.org) huzurlarınızda!")
Acaba Orhan Aydın tiyatrooyun.blogspot'un kendilerinin Karanlığa Karşı Sanat Cephesi olarak düzenledikleri Harbiye gece yürüyüşüne karşı nasıl haberler yapmıştı hatırlamıyor mu? Bu önemli eylemi çok ağır dille suçladığını, bu eyleme katılanları koyun olarak nitelediğini unuttu mu? Bana ve onlara karşı yazılan ağır sözleri unuttu mu?
Ben ne tiyatrooyun.org'un tiyatrooyun.blogspotla aynı olduğunu ve Burak Caney adlı sanal şahısa ait olduğunu ispatlayabilirim ne de öyle olmadığını. Peki o siteye ödül ve destek verenler bunun tersini ispatlayabiliyor mu? Belki de onlar tanıyordur kimlerin çıkardığını ve güveniyorlardır. Belki de tanıdıkları ve güvendikleri için ödül vermekte ve orada yazı yazmakta sakınca görmüyordur. Belki de ne tanıyorlar ne de güvenmiyorlar ama sırf Hilmi Bulunmaz ve Coşkun Büktel'e olan kızgınlıkları ve öfkelerinden dolayı ise bu ödül yada yazı desteği bunun hata olduğunu söylemeliyim.
Evet Hilmi Bulunmaz ve Coşkun Büktel belki de en ağır eleştirileri bana ve Mustafa Demirkanlı'ya yaptı ve biz de zaman zaman sözün, mantığın bittiği yerde bizden fazlasını söyleme ve yapma cüretini gösteren bu siteye kısmen destek de verdik. Fakat ne kadar doğru yapmıştık derseniz, bana göre hataydı. Ya hiç cevap vermemek ya da cevap verilecekse bilinmeyen birinin cevabına günahına ortak olmak yerine, açıkça kendi mücadele ve kavgamızı vermek daha doğru olacaktı.
Bana göre Sayın Hilmi Bulunmaz hala diliyle, kalemiyle, tarzıyla ağır yazılar yazmaktadır. Sert muhalefet bazen sert bir dil gerektirebilir ama hakaret sayılabilecek dil kullanmadan da sert muhalefet yapılabileceğini düşünüyorum.. Bu anlamda Hilmi Bulunmaz'ı yine onaylamıyorum yine karşısındayım. Ama Bilinmez mi, yoksa Bulunmaz mı seçeneğine de mahkum olmamız gerekmiyor. Sayın Bulunmaz'a kızgınlık bir (yada birden çok) Bilinmez'i desteklemeyi haklı kılmıyor. Bizim bu siteye desteğimiz açık ve net şekilde olmuştur. Bir kez başlattıkları bir kampanyayı haber yapmak, bir kez temiz ve genel bir haber sitesi olma sözüne güvenerek diğer genel haber siteleri ile birlikte yer vermek, bir kez de açtıkları facebook protesto grubuna destek olmak şeklindedir. Ve bunlar da bir öfkenin tepkisi olarak yanlış olmuştur. Buna karşılık, bu sitenin bizimle irtibatlandırılma gayretleri olmuş va bu halen de sürmektedir. Sahte belgeler, sahte destekler tarzı söylemler, hatta artık hilelere varan bir takım girişimlerle. Okurları sıkmamak için teknik detaylarına girmeyeceğim; sahtecilikleri maalesef ki ispatlama şansımız da zaten yoktur ama en çok bilinen düşüncelerimizin hatta yazılarımızın alıntılanarak dile getirilmesine dek varan, mail şifrelerimizi kırma girişimlerine dek varan sahtecilikler; bu yaşanan kaos ortamında başımıza gelmiş olaylardır.
Bu vesileyle buradan sesleniyorum ki eğer tiyatrom'a olan sempatileri nedeniyle, sayın Hilmi Bulunmaz ve Coşkun Büktel'in tiyatrom'a yönelik eleştirilerini kendilerine dayanak yaparak o site içerisinde yada yakınında olan var ise, hata yapmaktadır. Tiyatrom farklıdır, tiyatronline farklıdır, tiyatrodergisi farklıdır tiyatrooyun farklı. Tiyatro dünyasından tamamen çekildiğimi ilan etmeme karşın, halen polemik malzemesi yapılmam yada tiyatrom'un kazandığı okur sayısını veya sempatiyi kendilerine devşirmek isteyenler olduğunu görüp üzülmekteyim. Bu nedenle her tür hileyi önlemek üzere, bu gece tiyatrom'u tamamen kapattım; sadece arama motorlarında geri planda arşiv sayfalar çıkacaktır. Bu da benim tiyatro üzerine en son yazım olarak bazı sitelere iletilecektir. Yer verirlerse okura ve tiyatro dünyasına ulaşacaktır. Bundan sonra polemikten, iftiradan, hakaretten, kullanılmaktan uzak tutulacağımı ümit ederek tiyatrom'u ana sayfasıyla tamamen, kullandığım mailimi, msn kaydımı tiyatro dünyasının bana ulaşma yolu olan her tür iletişim ortamını terk ettiğimi açıklamak istiyorum.
Tüm tiyatro dünyasının halen devam eden çokça sorunu varken, insanların suni bir önderlik peşinde suni kavgaların tarafı olmamasını arzuluyor ve yeterince düşünmeden atılan adımları şaşkınlıkla karşıladığımı belirtmek istiyorum. Bu anlamda dünü ve bugünü şaibeli olan tiyatrooyun.org sitesine verilen ödülü yanlış bulduğumu ifade ediyor, henüz netleşmemiş soru işaretleri varken, burada yazarlık yapılmasını da yadırgadığımı ifade etmek istiyorum.
Saygılarımla
Not: Bu bir günah çıkarma amaçlı yazı değildir; çıkarılacak bir günah var ise, bu benden çok başkalarına düşmektedir. Bu tiyatro yayıncılığının az çok verdiği tecrübeyle, bugün hata yaptığını düşündüğüm kesimlere, bir kez daha düşünmeleri amacıyla dost mektubu ve tiyatrom.com adının daha fazla kullanılmayıp maziye terk edilmesi içindir.
Ertuğrul Timur
Eski tiyatrom.com yayıncısı