2 Aralık 2007 Pazar

Gazeteci dediğin, özür dilemesini bilecek

Ekrem Dumanlı
3 Aralık 2007


Gazetecilik, hata yapmaya müsait bir meslek. Zaman dar, bilgi edinme imkânı kısıtlı, yanıltıcı faktörler çok... Bazen yanlışa, rekabet sebep olur, bazen haber kaynağınız.

Kimi zaman dikkatsizlik büyük bir hataya vesile olur; kimi zaman da doğru farz ettiğiniz genel bilgiler sizi yanlış yapmaya zorlar... Önemli olan, yapılan hatadan kamuoyu huzurunda dönebilmek, yayınınızdan dolayı mağdur duruma düşmüş, en azından hakkı yenmiş kişilerden özür dilemenizdir. Basın kuruluşları için özür dilemek bir kusur değil; tam aksine bir fazilettir. Daha da ilerisi; gazete okuruna karşı duyulan saygının ifadesidir ve özür dilemek, 'Ey okurum (ey seyircim) ben sana yanlış bilgi verdim, işin doğrusu daha önce söylediğim gibi değilmiş, bundan dolayı hem yanlışımı tashih ediyorum hem de senden affımı istiyorum' anlamına gelmektedir.

Dünyaca ünlü gazeteler her gün özür diliyor. Evet, yanlış okumadınız; dünya markası haline gelmiş gazeteler düzeltme işlemini her gün yapıyor. Yazılan yanlış isimlerden, kullanılan hatalı sıfatlar ya da unvanlardan, yer isimlerindeki hatalardan, bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanlış anlaşılmalardan vs. dolayı sürekli özür diliyorlar. Üstelik bu özür, ikinci sayfa gibi hemen herkesin çok kolay ulaşabileceği ve rahatlıkla okuyabileceği sayfalarda yapılıyor. Özür dilediği için okur nezdinde küçülmüyor gazeteler; tam tersine saygınlıkları artıyor, güvenilirlikleri tazeleniyor...

Özür dilemek veya dilememek...

(...)

Tıklayınız: Zaman