GÜNCELLEME:
Aşağıdaki link yazımda, Nâzım'ın şiirini okurken Ertuğrul Günay'ın bir ezber hatası yaptığını yazmıştım. Link verdiğim Zaman gazetesi röportajında dün görülmekte olan o ezber hatası, bugün görülmüyor. Anlaşılan Zaman çalışanları Hilmi Bulunmaz'ın ve benim (ya da belki başkalarının) uyarısından sonra röportajdaki hatayı düzeltmişler. Bu güzel bir şey...
Ne var ki, Zaman çalışanları, bu düzeltmeyi hiçbir açıklama yapmadan gerçekleştirdikleri için, aşağıdaki link yazımızı okuyanlar, hatanın sanki hiç varolmadığını, bizim "hata var" diyerek Zaman gazetesine iftira ettiğimizi sanabilirler. Okurlarımız, şundan emin olsunlar ki, biz doğru söylemiştik. Hata "vardı". Oradaydı. Hatanın şu anda görünmüyor olması, ortada bir iftiranın bulunduğunu kanıtlıyorsa, kesinlikle bilinmelidir ki, iftira eden "biz" değiliz.
Zaman gazetesinden uyarımız için teşekkür bekliyor değildik. Ama Zaman çalışanları, en azından, düzeltmeyi "sonradan yaptıklarını" açıklayan bir not düşerek, bizi (ya da eğer varsa başkalarını) yalancı durumuna düşürmekten sakınmalılardı. Böylesi, Zaman çalışanları gibi "kâmil" ya da (Ertuğrul Günay'ın kullandığı sözcükle) "nitelikli" insanlara, şüphesiz ki, çok daha yakışan bir davranış olurdu.
tıkla