16 Temmuz 2007 Pazartesi

Sahnelerden kimsesizler evine...

Koşan ata yem veren egemenler, işe yaramadığında, "atları da vururlar"... Düzenin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için fiziğiyle, sesiyle katkıda bulunanları sadakalarla ödüllendiren düzenbazlar, düşen aktöre de çelme takarlar...

Önemli olduğu, yüreğimizi burktuğu, günümüz Türkiye tiyatrosunu özetlediği için, aşağıdaki haberi olduğu gibi aktarıyoruz:


Tiyatro ve seslendirme sanatçısı Çankaya, 7 aydır kimsesizler evinde yaşıyor. Sanatçının tek isteği var, tedavi olup en azından seslendirmeye dönebilmek...

20 yılını tiyatro sahnelerine ve radyolarda seslendirme yaparak geçiren 45 yaşındaki üniversite mezunu sanatçı Zafer Çankaya şimdi kimsesizlerin kaldığı Şefkat Der'de yaşıyor. Ankara Üniversitesi Tiyatro Bölümü mezunu Zafer Çankaya, 80'li yıllarda figüran olarak başlayıp profesyonelliğe adımını attıktan sonra 20 yıldan fazla sahnelerden kazandığıyla hayatını sürdürdü. Çankaya, 7 aydır kimsesizlerin ve ihtiyaç sahiplerinin kaldığı Şefkat Der'in evlerinden birinde barınıyor. Hastalığı nedeniyle özel hastanelerin kabul etmediği tiyatro sanatçısı Çankaya, Konya Numune Hastanesi'ne terk edildi. Hastaneden servise alınan ve tedavisine başlanan Çankaya'nın ayağında yanık ve daha önceden teşhisi konulmuş Sistemik Lupus Eritematozus (kronik sistemik) hastalığı olduğunu öğrenildi

"TEKRAR SAHNELERE DÖNME UMUDUYLA YAŞADIM"

Henüz öğrenciyken Ankara Devlet Tiyatrosu'nda figüran olarak çalışmaya başladığını belirten 45 yaşındaki Zafer Çankaya, "Profesyonel olarak ilk sahneye Rutkay Aziz'in tiyatrosunda çıktım. Mezun olmamın ardından bir çok özel tiyatroda çalıştım ama ağırlıklı sözleşmeli Devlet Tiyatrosu'nda çalıştım. Aynı zamanda Ankara radyosunda seslendirmeler yaptım. Adana Devlet Tiyatrosu'nda çalışırken 2001 yılında kronik sistemik denilen bir hastalığa yakalandım. Hastalıkla beraber çok sevdiğim tiyatro ve seslendirmeleri yapamaz oldum" dedi. Hastalığı atağa geçtiğinde bir bardağı bile kaldıramadığını anlatan Çankaya, "Benim hastalığıma yakalananların yalnız yaşamaması gerekiyor. Annem ve babam vefat etti, kardeşlerim ise beni kabul etmedi, sahip çıkmadılar. 7 aydır herkese yardım eden Şefkat Der'in kimsesizler evinde kalıyorum. Orada kendi bulaşığımı yıkamak için ocağı su koymuştum, kaynayan suda ayağımın üzerine döküldü ve yandı. Şimdi yerimden bile kalkamıyorum. Babamdan kalan 450 YTL maaşım var. Onunla geçiniyorum. Benim istediğim tedavimin yapılması ve tekrar sahnelere dönmek. Bugüne kadar tiyatroya dönme hayaliyle yaşadım. Cildimdeki bozukluklar nedeniyle sahneye dönemesem bile en azından seslendirme yapmak istiyorum" şeklinde konuştu.

tıkla: Net Haber