Türkiye tiyatrosu çürüdü, küflendi, intihar etti; cesede dönüştü... Çürüyen cesedi akbabalar yemesin diye; tiyatro esnafı "matem suskunluğu" içinde, kıpırtısız bir eylemsizlikle, "sessiz çığlık" atıyor...
"Hepimiz Muhsin Ertuğrul'uz, hepimiz Batı hayranıyız, hepimiz halkın istemlerine yabancıyız..." sloganı eşliğinde, "matem suskunluğu" kuyusuna düşen tiyatro esnafı, "suskunluklarını dinlememizi" lütfediyor:
"Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde Sessiz Protesto
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları sanatçıları, 5 Mart (sanırız 'Nisan' yazılmalıydı - OYUN) (Yayınımızdan kısa süre sonra 'Mart', 'Nisan' olarak düzeltildi - OYUN) Perşembe günü 11.00’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesinin (sanırız 'Sahnesi'nin' yazılmalıydı - OYUN) yıkılmak istenmesini protesto amacıyla Harbiye’de bir araya geldi. Muhsin Ertuğrul maskesi takan Şehir Tiyatrolular adına sanatçı Erol Keskin’in basın bildirisi okuduğu protestoya yaklaşık 150 kişi katıldı. Tiyatrocular, basın açıklamasının ardından bir süre sessizce bekledi. Suskunluklarının 'matem suskunluğu' olmadığını belirten tiyatrocular, Şehir Tiyatroları’nın layık olduğu sanat ortamını yitirmesine izin vermeyeceklerini, bunun için sustuklarını belirttiler."
Kaynak:
http://www.tiyatrodergisi.com.tr/public/?nid=3243