3 Nisan 2007 Salı

Karanlığa Karşı Karanlık Cephesi

Önce, sanal medyada yer alan bir "Davet" yazısını aktaralım:

"Karanlığa Karşı Sanat Cephesi’nden Davet

27 Mart Dünya Tiyatro Günü öncesi bir araya gelen ve 45 sanat kuruluşunun desteğini alan Karanlığa Karşı Sanat Cephesi sanatçıları, aydınları ve ülke insanını yeni bir eyleme çağırıyor.

Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nu sermaye çevrelerine pazarlamak için ihaleye çıkartılacağı 5 Nisan Günü saat 11.00 de gerçekleşecek eylemde İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları sanatçıları da 'Çığlık' adlı oyunlarını sokakta sergileyecekler.

Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu önünde 'Sahnelerimiz Yıkılamaz', 'Sanat Özgürdür Susturalamaz' sloganlarıyla gerçekleşecek eylem ihaleyi durdurma ve Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’u istifaya çağırma hedefiyle düzenleniyor."

Şimdi, yavaş yavaş sözcükleri ve içerdikleri kavramları açımlayalım:

Herşeyden önce, "Karanlık" sözcüğü ve içerdiği kavram net değil... Bu konuda ve bu alanda birikimi olmayan, "sıradan okur" için anlaşılması zor bir kavram...

Oysa bu sözcük yerine, "Kapitalizm" sözcüğü kullanılırsa, daha işlevsel olur ve daha net anlaşılır...

"Sanat Cephesi" ne demek?... Bu sözcükler yerine "Sosyalist Sanat Cephesi" sözcükleri kullanılırsa, daha işlevsel olur ve daha net anlaşılır...

"27 Mart Dünya Tiyatro Günü" ile "Karanlık"a (Kapitalizme) karşı cephe kurulamaz... UNESCO'nun türevi olan bir günle, ancak yapay ve sentetik muhalefet yapılabilir...

"45 sanat kuruluşunun desteğini alan" cephenin, haberin altına bu kuruluşların adını sıralaması gerekirdi... Bu haberi yayımlayanların, "bu 45 sanat kuruluşunun" adını istemeleri gerekirdi!...

"Birinci baskı"da fotoğrafsız ve "ikinci baskı"da iki (aynı) fotoğrafla yayımlanan haberin altına, çok dikkatle bakmamıza karşın, "okurun öğrenme hakkını hiçimseyen site" tarafından, bu kuruluşların adının yazılmadan haber yapıldığını görerek şaşkınlık yaşadık!...

"Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nu sermaye çevrelerine pazarlamak için ihaleye çıkartılacağı" hiç de usa uygun sözler değil. Ne yani, bu tiyatro sosyalistlerin elinden alınıp da sermayeye mi pazarlanacak?... Muhsin Ertuğrul Sahnesi ve AKM'nin halk yararına çalıştığına inanmanız, son derecede şaşılası birşey!...

"Sahnelerimiz Yıkılamaz", "Sanat Özgürdür Susturulamaz" sloganlarının hiçbir kıymet-i harbiyesi yok!... Sanat, hiçbir zaman saltık anlamda "özgür" olamaz...

"Atilla Koç'u istifaya çağırma hedefi"niz hayırlı uğurlu olsun... Ne güzel!... Atilla gidecek, Büyük İskender gelecek, dertler bitecek... Sosyalistlerin savunduğu "Emeğin İktidarı" da bir başka bahara ertelenmiş olacak...

Kaynak:
http://www.tiyatroevi.com/modules.php?name=News&file=article&sid=747