5 Mart 2007 Pazartesi

Yargılı infaz yada Oyun içinde Oyun

"Oyun Tiyatro Dergisi" genel yayın yönetmeni, Gülsün Odabaş'tan bir e-posta geldi:

"HİLMİ BEY MERHABA ASLİNDA COK DÜSÜNDÜM SİZE CEVAP VERİP VERMEMEK KONUSUNDA AMA BEN SAGLAM ADİMLARLA YÜRÜMESİNİ SEVEN BİRİYİM ARKAMDAN ASLA KİRLİ LESLER VE LAFLAR BIRAKMAK İSTEMEM NİYET VE GÜVEN EN BÜYÜK PRENSİP KABUL EDERİM. VE SİZİN SİTENİZDEKİ YAZİYİ BİR ARKADAS SÖYLEDİ DAHA ÖNCE ADINIZI VE SİTENİZİ BİLMİYORDUM HABERDAR DEGİLDİM. AMA ARKADAS SAYESİNDE KÖTÜ BİR SEKİLDE TANISTIM SUNU BİLMENİZİ İSTERİM

SÖYLEMLERİNİZ COK GÜZEL BENDE ZAMANİNDA DEVRİMCİ MÜCADELE VERMİS VE COGU İNSANLAR GİBİ ÖRGÜTLÜMÜCADELEYİ BİR SEKİLDE BİRAKMIS BİRİYİM. BU LAFLARİ COK İYİ BİLİYORUM AMA SİZ ASLİNDA YARGİSİZ İNFAZ YAPTİGİNİZİ BİLİYORMUSUNUZ BEN DERGİ CİKARMAYA BASLADİGİM ZAMAN GÜNAY BEYİN ANISINA SAYGİSİZLİK YAPMAMAK İCİN ARKADASLARIYLA VE AİLESİYLE İLETİSİM KURDUM. ONDAN İZİN ALMISKEN SİZ KİM OLUYOR DA BANA BU LAFLARİ EDİYORSUNUZ. KESKE İNFAZ YAPMADAN ÖNCE BİRAZ ARASTİRSAYDİNİZ VEYA ARASAYDİNİZ BENİ BEN KİMSEYE RAKİP OLMAYA CALİSMİYORUM SADECE İYİ SEYLER YAPMAYA CALİSİYORUM.

OYUN TİYATRO DERGİSİ GENEL YAYİN YÖNETMENİGÜLSÜN ODABAS"

...

GÜLSÜN - HİLMİ DİYALOGU YADA OYUN İÇİNDE OYUN

Gülsün - Hilmi bey merhaba.

Hilmi - Merhaba Gülsün Odabaş.

Gülsün - Aslında çok düşündüm size cevap verip vermemek konusunda...

Hilmi - Ben hiç düşünmeden...

Gülsün - Ama...

Hilmi - Buyrun...

Gülsün - Ben sağlam adımlarla yürümesini seven biriyim.

Hilmi - Adımlarınızın sağlam olması sizi ilgilendiren bir konu. Beni, sağlam adımlarla yürüyen dergi çıkarmanız ilgilendiriyor!..

Gülsün - Arkamdan asla kirli leşler ve laflar bırakmak istemem.

Hilmi - "Arkamdan asla kirli leşler..." dediğinize göre, bir de "kirli olmayan leş" diye bir deyim varmış, sayenizde öğrendim; teşekkür ederim.

Gülsün - Niyet ve güven en büyük prensip kabul ederim.

Hilmi - Banka reklamı gibi oldu, ama neyse...

Gülsün - Ve sizin sitenizdeki yazıyı bir arkadaş söyledi.

Hilmi - Ne iyi ve duyarlı arkadaşlarınız var...

Gülsün - Daha önce adınızı ve sitenizi bilmiyordum, haberdar değildim.

Hilmi - Olur öyle şeyler...

Gülsün - Ama arkadaş sayesinde kötü bir şekilde tanıştım...

Hilmi - Sözünü böldüğüm için özür dilerim; tanışmadık, "tanıdınız"...

Gülsün - Şunu bilmenizi isterim;

Hilmi - Neyi?..

Gülsün - Söylemleriniz çok güzel...

Hilmi - Güzelliğinden öte, doğruluğu beni ilgilendiriyor.

Gülsün - Ben de zamanında, devrimci mücadele vermiş ve çoğu insanlar gibi örgütlü mücadeleyi bir şekilde bırakmış biriyim.

Hilmi - Demek ki, devrimci mücadele; askerlik gibi bir süreç anlaşılan... İnsanın kanı kaynadığı zaman, Nevizade Sokağı'na gidebilecek para bulamadığında, gidip yapılabilecek "dönemsel" birşey anlaşılan devrimci mücadele... Sayenizde neler öğreniyorum!.. Keşke bırakmasaydınız, örgütlü mücadele size yakışıyordu!..

Gülsün - Bu lafları çok iyi biliyorum...

Hilmi - Ben, çok iyi bildiğim kanısında olmadığımdan; 52 yaşıma gelmeme karşın, hala, devrimci mücadele vermiş insanları izliyorum...

Gülsün - Ama siz, aslında yargısız infaz yaptığınızı biliyor musunuz?..

Hilmi - Bilmiyorum... Yargılı infaz yaptığım kanısındayım... Ben; kişi, kuruluş, kurumları yargılamadan infaza götürmem...

Gülsün - Ben dergi çıkarmaya başladığım zam Günay Bey'in anısına saygısızlık yapmamak için arkadaşlarıyla ve ailesiyle iletişim kurdum.

Hilmi - İyi yapmışsınız!.. Yapı Kredi Yayınları da; Nazım Hikmet'in ailesiyle görüşerek, kitaplarını finans kapitalin vitrinine tutsak ediyor...

Gülsün - Ondan izin almışken siz kim oluyor da bana bu lafları ediyorsunuz?..

Hilmi - Ben, örgütlü mücadeleye inanan biriyim. "Bir şekilde bırakmış biri" değilim. Sosyalizmin; S. Günay Akarsu ve benim için, "ortak düş" olduğunu bildiğimden, sana bu lafları söylüyorum...

Gülsün - Keşke infaz yapmadan önce biraz araştırsaydınız?

Hilmi - Keşke, siz de, derginin adını "OYUN" koymadan önce, aylarca yapılan yayını (bir başka arkadaşınız sayesinde) görebilseydiniz...

Gülsün - Veya arasaydınız beni...

Hilmi - "Siz kim oluyor da bana bu lafları; ('veya arasaydınız beni') ediyorsunuz?"

Gülsün - Ben kimseye rakip olmaya çalışmıyorum.

Hilmi - Ben de rakip olmaya çalışmıyorum. Rekabet kapitalistler arası bir edimdir. Ben mücadele ediyorum. Hem de örgütlüsünden...

Gülsün - Sadece iyi şeyler yapmaya çalışıyorum.

Hilmi - Ben de, sadece doğru şeyler yapıyorum...