23 Mart 2007 Cuma

Gerici tiyatro ayaklanması

İvedi bir durumla karşı karşıyayız!...

Olayın önemi ivedilik taşıdığından, şimdilik yorumsuz yayımlıyoruz:


BEYOĞLU'NDA HANGİ OYUN BAŞLIYOR !

BU BİR GREV KIRICILIĞI VE TİYATRO DÜNYASINA İHANET Mİ?


Şu an tarih 23 mart 2007/ saat 01:20 mail kutumuza apar topar bir e-mail düştü. Bu yangından mal kaçırırcasına hazırlanmış bir etkinliğin içeriğine geçmeden 2007 Dünya Tiyatro Günü öncesini hatırlatalım:

Bu yıl ilk olarak neredeyse 1 ay önceden Gençlik Tiyatroları Oluşumu:

"Artık salonlarda 27 Mart kutlaması istemiyoruz ve biz Dünya Tiyatro Günü'nü bu yıl sokaklarda kostümlerle, halka maskeler takarak kutlayacağız, tiyatroyu halka götüreceğiz"

şeklinde yeni bir tavır belirledi çıkış yaptı ve 25 Mart'ı Taksimde kutlama günü ilan etti. Bunun ardından AKM'nin ve Şehir Tiyatroları Harbiye Sahnesi'nin yıkım haberleri ile sarsılan tiyatro dünyası bugüne dek görülmemiş çabuklukta ve sayıda organize oldu tam 16 Tiyatro, sanat derneği yada kuruluşu bir araya geldi, buna sendikalar, sivil toplum kuruluşları destek verdi ve eşi görülmedik bir birliktelikle 25-26-27 mart tarihlerinde Hükümetin, belediyenin sanata karşı tavrını kınayacak, tiyatro salonlarının yıkımlarını protesto edecek, ama sanatçı duyarlılığı ile şarkılı, aryalı, oyunlarla bezeli, tiyatro gününü de kutlayacak bir organizasyon için seferber olundu. Bütün tiyatro dünyasını heyecanlandıracak kadar güzel bir kenetlenme başladı. Bu kez medyanın da tiyatrocuları görmezden gelmesi olanaksızdı. Buraya dek her şey iyi gelişti.

BÜTÜN TİYATRO DERNEKLERİ VE TİYATROSEVERLER KARANLIK AMAÇLI SALON YIKICILARA KARŞI KENETLENİRKEN APAR TOPAR BİR ORGANİZASYONA ALET OLANLAR BU KENETLENMEYİ KIRMAK MI İSTİYOR?

Ama işte bir saat kadar önce, apar topar hazırlanmış olduğunu düşündürten bir 27 Mart organizasyonunun, yine apar topar bir gün kala çekilmiş "aman etrafınızda herkese duyurun" ibareli gelen e-mailleri mail kutularımıza düşmeye başladı. Adeta grev kırıcılığı amaçlı, bunca tiyatro ve sanat örgütünün ortak eylemini gölgeleme amaçlı, medyanın tiyatroya oluşacak ilgisini gölgeleme ve kendine çekerek, medya ve halk ilgisini boğma amaçlı bir organizasyon yapılıvermişti.

Beyoğlu Belediyesi'nin yüksek hamiliğinde , desteğiyle (!) bir grup tiyatro insanı çok büyük bir şenlik yapmaktan söz ediyor, toplulukları katılmaya davet ediyordu. Eğer tek başına ele alınırsa "ne güzel işte onlar da yapsın, ne çok yerde, ne çok kitlesel tiyatro etkinliği yapılırsa, tiyatroya o kadar hizmet denilebilecek" bir görüntü olabilir.

Ama maalesef bu kadar basit düşünemiyoruz. Neden bunca yıl Beyoğlu'nu tiyatro kutlamalarıyla şenlendirmezken bu yıl ve neden 24-27 si arası? Neden bu ani apar topar girişim? Neden bunca yıl şenlikli şarkılı oyunlu gösteri yapılmamışken şimdi apar topar bu organize ediliyor?

Çok açık bellidir ki bu 16 tiyatro ve sanat derneğinin sivil toplum kuruluşları desteğinde yapacağı Karanlığa Karşı Sanat Cephesi etkinliklerini gölgeleme amaçlıdır, bir nevi grev kırıcılık amaçlıdır. Halkta ve medyada oluşacak ilgiyi bir adım ötedeki şenlikli belediye destekli diğer bir organizasyonla boğma amaçlıdır.

Bu apar topar duyuruları gönderen Damla Hacaloğlu ve bu organizasyonda görev alan diğer tiyatrocular belki sadece tiyatroya bir hizmet yada bir fırsat olarak bu organizasyona dahil oldu. Fakat bilerek yada bilmeyerek bu Beyoğlu Belediyesi markalı grev kırıcı oyuna düşmekte, sanat cephesindeki bu ilk kez görülen kenetlenmeyi baltalamaktadırlar.

Seçilen tarihler de düşünülünce Gençlik Tiyatroları Oluşumu'nun ve derneklerin ortak organizasyonunun etkinlikleri bu tarihlerin arasına alınmış ve bir gün önce davranarak medya ilgisi kendilerine kaydırılmaya çalışılmıştır. Ortak organizasyon belediye damgalı organizasyonun içine sıkıştırılarak adeta o da bunun bir parçasıymış gibi bir kamufle de sözkonusu olacaktır.

Neresinden bakarsanız bakın katılan sanatçılar ve topluluklar bu amaçta olmasa da geri planda sinsi bir tezgah mı var? sorusu kafalarda oluşmaktadır. Tiyatro ve sanat düşmanı yüzüyle gündeme gelecek anlayış destek verdiği bu muhteşem (!) tiyatro kutlamasını kendisine maske yapıp aslında ne kadar sanatsever olduğunu ispatlamaya çalışacaktır. Birileriyse belediyenin hazırlattığı dövizlerin altında yürüyüp, zahmetsiz, masrafsız tiyatro günü kutlamanın avuntusunu yaşayacaktır.

Nasıl bir kutlamadır bu "19 mayıs töreni gibi" ve askeri disiplinle tiyatro kutlaması? belediyenin yaptıracağı dövizler taşınacakmış, gruplar kendi dövizi altında disiplinli yürüyecekmiş, tek sıra halinde olunması gerekiyormuş. vs vs

Belediye her şeyi o kadar özendirici ve ayrıntılı düşünmüş ki sizin dövizlerinizi ve flamalarınızı bile onlar yaptırmaya hazır, yeter ki siz gelin. İşin en traji-komik yanı ise bu ne biçim bir tiyatro, ne biçim bir sanat gösterisidir dedirtecek resmi kalemden çıkma olduğunu düşündürten kutlama anlayışıdır. Şu satırlara bakarsanız bu bir sanat şöleni mi resmi bayram geçiti mi sanıyoruz bir karar verirsiniz. 24 Mart günü Taksim Meydanı'nda her grubun başına bu dövizler verilecek. Sonra gruplar alfabetik sıra ile tek sıra halinde geçide katılacak. Her grup kendisi kendi içlerinde nasıl tek sıraya gireceklerini ayarlasınlar lütfen. Bir Gruba ait olmayan kişilerde Bağımsız Sanatçılar adı altında katılabilirler. Amacımız asla sizin kutlamanız mı daha muhteşem bizim ki mi daha iyi yarışı değil. İstediği kadar katılımlı yada muhteşem olabilir. Hatta bu proje sanatçılar tarafından belediyeye sunulmuş olabilir. Fakat her yıl çok sayıda belediyeye böyle projeler sunulur ama neden bu yıl kabul görmüş?

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir AKP'li iktidar sanat kurumlarını yıkacağını alay eder gibi açıklarken, tiyatro sanatına darbe üstüne darbe vururken ve sanat düşmanı karanlık yüzünü gizleme gereği bile duymadan sergilerken, bu kadar tiyatro ve sanat derneği ilk defa bir araya gelmiş ve Türk Tiyatro tarihine geçecek bir girişimi başlatırken bir takım topluluklarımızın bu sanat kurumlarını yıkan karanlık iktidarın bir diğer temsilcileri ile kolkola bir karşı organizasyonu yapabilmesi düşündürücüdür.

Onlardan beklenen oluşan bu sanat cephesi içinde yer almalarıydı sanat düşmanlarının sunduğu elma şekerine tav olmak değil. Biz bu karşı grev gibi duran girişimi şiddetle kınıyor, bunun içerisinde bu oyuna dahil olanları tiyatromuzun bu zor günlerinde aldıkları bu gölgeleyici tavırlarıyla asla unutmayacağımızı açıklayarak bir kez daha düşünmeye davet ediyoruz. Biz inanıyoruz ki bu sanatçı dostlarımız bu niyetle yola çıkmadı bu niyetle bu organizasyona katılmadı. Ama onlar bu amaçta olmasalar da birileri bu amaç için bu organizasyonu desteklemekte yürütmekte bu çok açık. Onlara düşen Sanat dünyasının yanında zaten haftalardır ilan edilmiş ve hazırlığı süren ortak organizasyonda olmaktır.

ŞİMDİ İNADINA DAHA FAZLA KENETLENMENİN VE İNADINA BU MASKELİ KARANLIĞA KARŞI ÖZGÜR TİYATRO KUTLAMASINA SAHİP ÇIKMANIN ZAMANIDIR!

HERKESİ TİYATRO DERNEKLERİNİN VE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ ORTAK ORGANİZASYONUNA KATILMAYA BEKLİYORUZ

BU KONUDA SİZ DE GÖRÜŞ VE TEPKİLERİNİZİ YAZABİLİRSİNİZ

Kaynak:
http://www.tiyatrom.com/