13 Nisan 2015 Pazartesi

LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi ve Mustafa Şükrü Demirkanlı'ya karşı!

T.C.
İSTANBUL
CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA


SORUŞTURMA NO: 2015/16815



KONU: Adliyeyi gereksiz yere meşgûl ederek, yapay suç üretene itiraz...


Benimle ilgili olarak gündeme gelen "herhangi bir yapay suçlama nedeni ile" karakolda ifade vermek yerine, hukuk eğitimi görmüş savcılara ifade vermeyi yeğlerim. Karakoldaki asayiş görevlileri, günlük olarak her vakit karşılarına çıkmış suçlulardan aldıkları ifadeleri kanıksamış olabildikleri için karakolda ifade vermekte müthiş zorlanıyorum... Her ne denli altına imza atmış olsam da ifadelerin "KOPYALA - YAPIŞTIR" mantığı içerdiği kanısındayım. Karakolda anlatamadıklarımı burada anlatmak istiyorum:


Sürekli olarak "Türkiye Tiyatro Tarihi"nin yanlış yazılmasına neden olan ve bu nedenle çok kötücül yayın yapmayı sürdüren Coşkun Büktel'in mi, Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın mı, "HİÇBİRİ"nin mi "DAHA YALANCI" olduğu yönünde bir anket yaptım ve bu ankete 642 kişi (%98) "Coşkun Büktel yalancı", 8 kişi (%1) "Mustafa Demirkanlı yalancı" ve 0 kişi (%0) "HİÇBİRİ yalancı" dedi... Böylesi mizah yüklü bir anketi bu denli ciddî boyutta savcılığa taşıyabilmek lâfın en hafifiyle "ADLİYEYİ GEREKSİZ YERE MEŞGÛL ETMEK"tir. Dosyanın özüne girmeden, "KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DÂİR KARAR" vermeli. Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nde yada Yargıtay'da olmasa bile, bu "dâvâ" Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde ciddî "tartışma" konusu olabilir.


Gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ve talep ederim. 13 Nisan 2015



HÜSEYİN HİLMİ BULUNMAZ



EK: Soruşturma dosyasına ciddî katkı sunabilecek bâzı resmî belgeler.