Şunu en baştan söylemeliyim: Ahmet Ertuğrul Timur ve Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın iddia ettiği ve iddia boyutundan bir milim ileri gitmeyen iftiraya pabuç bırakmıyorum: "Hilmi Bulunmaz, 'Fethullahçı'dır!"
Ben, Fethullahçı yada Fethullah destekçisi olmamama karşın, Fethullah Gülen'in düşüncelerine sıcak bakan Zaman Gazetesi'nin "susturulmak istenmesi"ne asla göz yumamam. Aşağıdaki yazıyı çok önemsiyorum!...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Neler kaybediyoruz neler?
Mümtaz'er Türköne
26 Aralık 2014
Sosyal medyada "özgürlüğü hak edenlere" selâm veren kadim dostum ve meslektaşım yüreğimi burktu.
Yıllar boyu üniversitede verdiği derslerde, "özgürlüğün hak edilmesine gerek olmadığını, insan olarak doğuştan zaten sahip olduğumuzu" anlattığından emin olabilirsiniz. Doğrusu da bu: sahip olduğumuz özgürlükleri doğuştan kazandık, onlar için bizi sorumluluk ve ahlak sınavından geçirmeye kalkanlara demokrasilerde pek rastlanmaz. Genellikle bu sınavları güç sahipleri icat eder. Güç sahibinin hakkını savunmak ise, gerçekten haklı iken bile çok zordur. Türkiye'de İktidar, devlet gücünü, imkânlarını ve araçlarını kullanarak topyekûn bir imha savaşı yürütüyor. Eşitsiz, adaletsiz, hukukun ve demokrasinin bütün temel prensiplerinin yok edildiği bir savaşı, sırf yolsuzlukların üzerini örtmek ve bu yaraya rağmen yoluna devam etmek için yürütüyor. Bir şekilde kendine bağladığı aydınları da bu topyekûn savaşta istihdam ediyor.
(Kaynak: Zaman)
Ben, Fethullahçı yada Fethullah destekçisi olmamama karşın, Fethullah Gülen'in düşüncelerine sıcak bakan Zaman Gazetesi'nin "susturulmak istenmesi"ne asla göz yumamam. Aşağıdaki yazıyı çok önemsiyorum!...
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Neler kaybediyoruz neler?
Mümtaz'er Türköne
26 Aralık 2014
Sosyal medyada "özgürlüğü hak edenlere" selâm veren kadim dostum ve meslektaşım yüreğimi burktu.
Yıllar boyu üniversitede verdiği derslerde, "özgürlüğün hak edilmesine gerek olmadığını, insan olarak doğuştan zaten sahip olduğumuzu" anlattığından emin olabilirsiniz. Doğrusu da bu: sahip olduğumuz özgürlükleri doğuştan kazandık, onlar için bizi sorumluluk ve ahlak sınavından geçirmeye kalkanlara demokrasilerde pek rastlanmaz. Genellikle bu sınavları güç sahipleri icat eder. Güç sahibinin hakkını savunmak ise, gerçekten haklı iken bile çok zordur. Türkiye'de İktidar, devlet gücünü, imkânlarını ve araçlarını kullanarak topyekûn bir imha savaşı yürütüyor. Eşitsiz, adaletsiz, hukukun ve demokrasinin bütün temel prensiplerinin yok edildiği bir savaşı, sırf yolsuzlukların üzerini örtmek ve bu yaraya rağmen yoluna devam etmek için yürütüyor. Bir şekilde kendine bağladığı aydınları da bu topyekûn savaşta istihdam ediyor.
(Kaynak: Zaman)