Verimli dünya tiyatrosunun ortasındaki çölde bir çürük: Coşkun Büktel...

Tam yirmi üç saattir uyumayıp, çürük yazar Coşkun Büktel'in tiyatroya verdiği kalıcı rahatsızlıkları azaltarak, estetiği sağaltmaya çalışıyorum!... Yazının hemen başında, okuyuculardan bir kez daha özür diliyorum ki, Büktel'in tiyatroyu kirletmesine yardım-yataklık ettiğim için, üzgünüm!

Büktel, kargadan başka kuş, kendisinden başka çavuş tanımayan benci, bencil, benmerkezci ve tekbenci bir zavallı olarak, Türkiye tiyatrosunun tekerleğine takoz koyan ilkel bir varlık... Büktel, zavallı olarak yaşarken, yaşamı estetize edenlerin moralini bozabilmek için son derecede büyük bir kötücüllük üreticisi olarak tiyatro tarihindeki kapkara yerini alıyor...

Hiçbir dünya görüşü olmayan çürük yazar Büktel, entelektüel pozlarla karşımıza çıkıyor. Büktel, entelektüelliğin kırıntısına bile olmadığı gibi, arabesk bir evrene sahip. Kitaplarında hakaret içeriğinin dışında hiçbir öge barındırmayan Büktel, yeteneksizlik bataklığında debelenirken, hiç çekinmeden, Melih Anık'a "HAKARET" ederek, Mustafa Demirkanlı nedeniyle "YALAN" söylediği gibi, bana karşı da "İFTİRA" atabiliyor! 

Anık'ın kibarlığı, Demirkanlı'nın bıkkınlığı nedeniyle cezalandırılmayan Büktel benim devrimci tavrımı küçümsemenin karşılığını hızla ödüyor! 

Çürük yazar Coşkun Büktel'e karşı yürüttüğüm devrimci mücadelemin henüz yüzde birini kullandım. Dâvâlarımın azalmasıyla birlikte Coşkun Büktel'in üzerine sağanak hâlinde yağmaya kararlıyım! Şimdilik, küçük fırça darbeleriyle yetiniyorum... Bana "İFTİRA" atmanın bedeli tiyatro köyünü terk etmektir. Çürük Büktel'i sustuğu yere dek kovalayacağım! 

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz

***

Çürük ve zararlı yazar Büktel'in saçmalıklarını okumak için tıklayınız:

Türkiye tiyatro tarihinin en yırtık pırtık söyleşisini okumakta yarar var!...