İkiliyi sürekli olarak uyarmamıza karşın, bu ikili, emekçi halk yararına, sosyal devlet yararına, tüyü bitmemiş yetim yararına hareket etmeyerek tiyatro kamuoyunu kendi küçük çıkarlarıyla sürekli meşgûl ediyorlar!...
Mesut Alptekin, sekiz yılı aşkındır Bulunmaz Tiyatro - İstanbul'un ciddî bir emekçisi olduğu için, kendisine çok geniş yetkiler verdik... Dün beni arayıp, yukarıda yayınladığım belgeyle ilintili olarak ciddî açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalarını, sadece telefon görüşmesiyle değil, e-posta, twitter kanalıyla da belirtince Mesut Alptekin'in gönderdiği işbu belgeyi yayınladım! Her ne kadar, al birini vur ötekine mantığıyla yaklaşsak da, bu belgeye göre, eğer bu belgeyi Mustafa Şükrü Demirkanlı kendisi silip atmadıysa Coşkun Büktel SANSÜR yapıyor! SIFIR SANSÜRCÜ Büktel!
Coşkun Büktel'in, "SIFIR SANSÜR... SIFIR SANSÜR..." dediği ân bile asla ve kesinlikle inanmadığımız için, onun yine SANSÜR yaptığını düşünüyoruz... Yine de, Mesut Alptekin'in onayından geçme koşuluyla, Büktel bize somut ve inandırıcı, yâni "açıkça, mertçe, Türkçe" belgeler gönderebilir, aslında Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın değil de kendisinin mağdûr olduğunu inandırabilirse yada en az Mustafa Şükrü Demirkanlı denli Mesut Alptekin'i inandırabilirse mağdûriyetini değerlendirebiliriz!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Demirkanlı, Coşkun Büktel'e açıkça, mertçe, Türkçe SANSÜRCÜ diyor!
