20 Temmuz 2014 Pazar

Omuz omuza durduğumuz Kâzım Şimşek'in, Coşkun Büktel'le ilgili ilgisi!

15 Mayıs 2014 tarihinde, Prof. Dr. Nurhan Tekerek'in başkanlık yaptığı, Uludağ Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü tarafından düzenlenmiş "1. Ulusal Dramatik Yazarlık Çalıştayı" sürecine katılmama müthiş sevinen Kâzım Şimşek, ertesi günü Coşkun Büktel'in bana İFTİRA atmasına fazla üzüldüğü için apar topar yanıma gelerek, beni teskin etmek istemişti! Yanıma geldiğinde, teskin edilecek bir durum olmadığını, yine devrimci savaşımda bulunduğumu görünce büyük bir rahatlamaya giren Kâzım'la estetik sorunları konuşmuştuk...

Bir kez, "Hamdi Alkan / Selin Erdem" konusunda kapışıp, bağışladığım Büktel'i bağışlayıp bağışlamayacağımı ikirciklenerek soran Kâzım'a net bir yanıt vermiştim: "Hayır asla!..." Bu duruma üzüldüğünü ifade eden Kâzım Şimşek, kendisine bir görev vermememe karşın tamamen kendi istenciyle Coşkun Büktel'e telefon ederek durum hakkında bir sözcükle anlatmak görekirse; "kötü" demiş. "Kötü"den sonra Büktel, benim için, telefon edip kendisinden özür dilersem, beni bağışlayacağını söylemiş!

Ben, yukarıdaki paragrafta anlattığım ve tamamıyla Kâzım'ın istenciyle oluşan iletişimi duyar duymaz, Kâzım'dan özür dilerek: "HA SİKTİR!" çektim. Böylece, Kâzım, benim devrimci kararlılığıma yine tanık oldu!

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz